Rekortmenlerin tercihi İmam Hatip

BAŞARILI ÖĞRENCİLERİN TERCİHİ

Başarılı öğrencilerin tercihi olan Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdürü Mithat Tekçam, kontenjanının artmasına rağmen okulun yüzde 1’lik başarı diliminde olan öğrencilerce tercih edilmesine dikkat çekti. Tekçam, şunları söyledi: “180 öğrencimiz arasında 500 tam puanlı öğrencilerimiz de var. Okul taban puanı 419.46. Bu yüzde 1.2-1.3’lik dilime denk geliyor. Türkiye’nin 42 ilinden, İstanbul’un 19 ilçesinden öğrencimiz bu sene okulumuzu kazandı. Okulumuza yerleşen en yüksek puanlı öğrenciler arasında ilk 10’da İstanbul’dan öğrenci yok. Yaşadıkları şehirde ya da Türkiye’de istediği her okula gidecek puanları varken, Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi’ni tercih ettiler ve kontenjanımız tamamen doldu. Nakille gidenin yerine de daha yüksek puanlılar geldiği için taban puanımızda düşme olmuyor. Okulumuz Fen-Sosyal proje okulu. Hazırlık+4 yıl eğitim verilen okulumuzda IGCSE ve IB diploma programları da uygulanmaktadır. Bu hafta açıklanan IGCSE sınav sonuçlarına göre öğrencilerimiz yüzde 100 başarı gösterdiler. Ulusal ve uluslararası projelerde birinciliklere imza atıyoruz.”

ELİMİZDEKİ MODELİ DÜNYAYA TANITMALIYIZ

ARGETUS Araştırma Danışmanı, ilahiyatçı ve sosyolog Erol Erdoğan, kamuoyunda oluşturulmaya çalışılan algının aksine imam hatip liselilerin sınavlarda ve uluslararası projelerdeki başarılarına dikkat çekti: “İmam hatipleri tercih eden gençler ve aileler her yıl artıyor. Okulların sınav, eğitim, sanat, sosyal alanlardaki başarıları da artarak sürüyor. Son dönemlerde açılan proje esaslı imam hatipler, bu okulların başarısını daha da arttıracak. Bu aynı zamanda ailelerin İHL’leri daha çok tercih etmesini sağlayacak. İmam Hatipler, kendilerinden ve modellerinden kaynaklanan eksikleri biliyorlar. Bu farkındalık önemli ve kıymetli. İmam Hatiplerle ilgili herkes, sorunların azaltılması için çalışıyor. İmam hatiplerde yaşanılan sorunların çözümü için çalışmak, Türk eğitim sistemi için çalışmak anlamına gelir. Bir okul türündeki iyileşme diğer okullara da fayda sağlar ve modelleme imkânı verir. İmam hatip liseleri, Türk eğitim tarihinde bize ait olan özgün modellerdendir. Eğitim Enstitüleri, Öğretmen Okulları da öyleydi… Türkiye, imam hatip okullarını özgün bir model olarak dünyaya tanıtmalıdır. Elimizdeki özgün modelin farkında olmalıyız.”

İHL hem Türkiye hem İslam alemi için stratejik bir proje

ÖNDER İmam Hatipliler Derneği Başkanı Halit Bekiroğlu, İHL’lerdeki öğrencilerin hem nicelik hem de nitelik olarak daha da arttığına dikkat çekiyor. Bekiroğlu, batılılaşmayı yanlış anlayan kesimlerin Türkiye’de sürekli İHL’leri hedef aldığını ama önyargılardan uzaklaşılıp konunun bir eğitim meselesi olarak görülmesi gerektiğini söylüyor.

NİCELİK DE NİTELİK DE ARTTI

“İmam hatiplileri siyasi bir konu değil, eğitim modeli olarak değerlendirelim. Tüm liseliler içindeki İHL oranı yüzde 50 gibi bir algı oluşturuluyor. Ya da ‘İmam hatipler boş kaldı, çöktü’ deniyor. Oysa bu 28 Şubat sürecinde yüzde 10’du, geçen yıl 13’tü. Bu yılki tercihlerle birlikte yüzde 16 olacağını sanıyoruz. Bu nasıl bir başarısızlık?” diyen Bekiroğlu, “İHL, hem Türkiye hem İslam dünyası için stratejik bir proje. Çünkü sadece dini eğitim değil, pozitif bilimler de öğretiliyor.” şeklinde konuşuyor.

28 Şubat’tan bu yana gelinen süreci çok önemli bulduğunu ifade eden Halit Bekiroğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Liselere geçiş sınavında Adana’dan bir kızımız birinci oldu. Hem lise hem üniversiteye giriş sınavlarında, İmam Hatipli Türkiye birincilerini daha fazla göreceğiz. Bunu diğer okullardan birinci çıkmayacak anlamında demiyoruz. İmam hatipli ve İmam hatipli olmayan ayrımı olmayacak. Her şey doğal akışında gerçekleşecek.

HAYATA HAZIRLIYORUZ

Biz çocuklarımızdaki akademik başarının yanı sıra, onların bilim ve teknoloji, sanat, spor, dil gibi alanlarda da başarısını önemsiyoruz. Bu yıl Arapça kampı düzenledik, önümüzdeki yıl buna İngilizce, Fransızca, İspanyolca ve Rusça kampları da eklenecek. Çocuklarımıza, farklı yetenekleri doğrultusunda başarı yaşatmak istiyoruz. İmam hatipleri gereksiz yere hep siyasi boyutta tartışıyoruz, eğitim açısından değil.

TOPYEKÜN KALKINALIM

Eğitimde ve kültürde eksiklerimizi fark ediyor ve itiraf ediyoruz. Bunun farkında olmak çok önemli, çözmeye yönelik hamlelere odaklanmayı önemsiyoruz. Eğitim için sadece YÖK ve MEB, bürokratlar ve akademisyenlerle değil veliler, işadamları, sivil toplum örgütleri ile de çalışmalıyız, hayat boyu öğrenme modeline dönüştürmeliyiz. Böylece hem manevi hem de ekonomik ve teknolojik sorunlarımızı çözüp top yekun kalkınırız.

ÖTEKİLEŞTİRMEYELİM

İmam hatip meselesinde kontenjan tartışması ve imam hatiplileri diğer öğrencilerle yarıştırarak ötekileştirme yarışına girersek hem Türkiye hem İslam dünyasına zarar veririz. Bu, her türlü aşırılığa karşı, pozitif eğitim yapılan İslam dünyası içinde stratejik bir proje”