Maden Kanunu, TBMM gündeminde yerini aldı
ABONE OL

AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, "Birtakım siyasal nitelendirmelerle Türkiye'nin varlıklarını, bu millete, bu devlete ait olan varlıkları, madenciliği 'sömürge madenciliği' diye devlete, millete, hükümete hakarete yönelik bir söylem olarak kullanmak, hiç kimseye bir şey kazandırmaz, sadece kaybettirir." dedi.

TBMM Genel Kurulu'nda, enerji alanında düzenlemeler içeren Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.

Enerjinin siyasi bir konu olmadığını ifade eden Çalışkan, yasa teklifi görüşülürken muhalefetin dinlenmesini istedi.

MHP Antalya Milletvekili Abdurrahman Başkan da konuşmasında Mehmet Ali Yılmaz'a Allah'tan rahmet, ailesi ve sevenlerine başsağlığı diledi.

Maden şehitlerine de Allah'tan rahmet, ailelerine ve Türk milletimize sabır ve başsağlığı dileyerek, Erzincan İliç'te göçük altında arama çalışmaları devam eden madencilere bir an önce ulaşılması temennisinde bulunan Başkan, "İliç ilçemizde meydana gelen maden kazasıyla ilgili Gazi Meclisimizde kurulan ve bugün ikinci toplantısını gerçekleştirdiğimiz araştırma komisyonu olarak, elim kazayı tüm yönleriyle araştıracağımızdan herkesin emin olmasını istiyorum." dedi.

Başkan, görüşmelerine başlanan teklifin adı "Maden Kanunu" olsa da içeriği bakımından enerji alanında elde edilecek bağımsızlığı, Türk ve Türkiye Yüzyılı'nın temel gerekliliklerini içerdiğini vurguladı.

"SİYASİ BİR KARAR DEĞİL, YARGISAL NİTELİKLİ VE HUKUKİ BİR KARAR"

Teklifin tümü üzerinde söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, Şevkin'in, Antalya'daki teleferik kazasına ilişkin sözlerine, "İşinize gelmeyen hususlarda yargı kararlarını siyasi olarak nitelendirip bütün bir yargı camiasına, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin hukuk devleti vasfına bu tür bühtanlarda bulunmak, gerçekten milletimiz adına karar veren yargıyı rencide etmektedir, devletimizi rencide etmektedir, milletimizi rencide etmektedir." şeklinde yanıt verdi.

Yargısal süreçlerin kendi sistematiği içinde görüldüğünü belirten Akbaşoğlu, kazaya ilişkin idari ve adli soruşturmanın hemen başlatıldığını, yetkili ve sorumlu kişilere yönelik mahkeme kararıyla tutuklama kararı alındığını anlattı. Akbaşoğlu, "Olay bu kadar açıkken kendisinin siyasi sıfatı haiz olması münasebetiyle mahkemenin yargısal nitelikli kararını, teknik bilirkişi raporuna dayanan hukuki kararını 'siyasi' olarak nitelendirmek, yargıya iftiradır. Bu siyasi bir karar değil, bir mahkeme kararı; yargısal nitelikli ve hukuki bir karardır." değerlendirmesinde bulundu.

Akbaşoğlu, madencilik sektörüne yönelik eleştirilere değindi. Türkiye'nin topraklarının altında veya üstündeki varlıkların millete ve devlete ait olduğunun altını çizen Akbaşoğlu, ilgili mevzuat çerçevesinde ve süreçlerin idari ve hukuki denetimlere de açık bir şekilde her zaman hem kamuoyunun hem de ilgili mercilerin denetimiyle işletildiğini söyledi. Akbaşoğlu, "Bu konuda herhangi bir yolsuzluk, bir yanlışlık varsa hep beraber, buyurun, onun üzerine gidelim. Sistem kendi içinde işliyor. Birtakım siyasal nitelendirmelerle Türkiye'nin varlıklarını, bu millete, bu devlete ait olan varlıkları, madenciliği 'sömürge madenciliği' diye devlete, millete, hükümete hakarete yönelik bir söylem olarak kullanmak, hiç kimseye bir şey kazandırmaz, sadece kaybettirir." şeklinde konuştu.

"KÜRTLERİN DÜŞMANI, PKK-PYD/YPG VE ONLARA YATAKLIK YAPANLARDIR"

AK Parti Grup Başkanvekili Akbaşoğlu, yerel yönetimlere kayyum atanmasına yönelik bir takım eleştirilerin de Genel Kurulda dile getirildiğini aktararak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İçişleri Bakanlığınca Anayasa'da ve diğer mevzuatta tanımlanan yetkiler çerçevesinde belediyelerin terörden arındırılmasına yönelik kullanılan görevden uzaklaştırma yetkisi, haklarında uzaklaştırma tedbiri uygulanan ilgililer tarafından defalarca idari yargıda dava konusu yapılmış, yargı mercilerinin bugüne kadar verdiği kararlar İçişleri Bakanlığının görevden uzaklaştırma ve görevlendirme kararlarının hukuka uygun olduğunu göstermiştir. Belediyenin imkanlarını vatandaşa değil de dağa, teröre, gayrimeşru işlere ayıranların bütün bu konularda milletin çocuklarının parklarına, asfaltlarının sıcak asfalt şekline dönüştürülmesine, spor sahalarına, otoparklara ve birçok kütüphanelere, yurtlara dönüştürülerek hizmetlerin ortaya konulduğu herkesin malumu. Bunu orada yaşayan herkes görüyor, biliyor ve yaşıyor."

Akbaşoğlu, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in yerel yönetimlere liyakatle ve mülakatla personel alımı konusunda açıklamalarda bulunduğunu belirterek, "İstanbul'da, farklı illerde eş dost, ahbap çavuş ilişkisi, kardeşler, abiler, yakınlar her biri belediyede yetkili bir göreve getiriliyor. Bir kere de gelip burada onlarla ilgili değerlendirmelerinizi yaparsanız aslında kendi yaptıklarınızı AK Parti'lilere pas etmeye dönük bu yaklaşımınızdan belki vazgeçersiniz." ifadelerini kullandı.

Eski Sanayi ve Teknoloji Bakanı, AK Parti Bursa Milletvekili Varank'a yönelik bir takım iftiralar atıldığını da anlatan Akbaşoğlu, söz konusu ifadelerin geri alınmasını istedi.

CHP İstanbul İl Başkanlığında çekildiği öne sürülen para sayma görüntülerine ilişkin soruşturmaya da değinen Akbaşoğlu, "O para kuleleriyle hakikaten o sizin gündeme getirdiklerinizin misliyle büyük yolsuzlukların ortaya konduğu apaşikar bir gerçektir. Bu, yargıya intikal eden ve hakikaten ilgili yetkililerin, CHP'deki yetkililerin, o gün kurumsal avukatı olan beyefendinin 'Biz CHP'yle ilgili İstanbul İl Başkanlığına ait ödemeyi banka havalesiyle, banka yoluyla yapmıştık.' dediği halde bunun üzerine yatıp oradaki para kulelerinin kara para aklama mı yoksa gerçekten farklı farklı noktalarda mı değerlendirildiği yargısal incelemeler neticesinde mahkeme kararıyla ortaya konacaktır." diye konuştu.

İliç'teki maden kazasının araştırılmasına yönelik Komisyona ilişkin de Akbaşoğlu, Komisyonun çalışmalarını tamamlayarak, tavsiye ve değerlendirmelerini kamuoyuyla paylaşacağını söyledi.

AK Parti Grup Başkanvekili Akbaşoğlu, partisinin insanlığın dostu olduğunu dile getirerek, "AK Parti Kürtlerin dostu bir parti. Kürtlerin düşmanı, sözde 'kürdistan' adı altında büyük Ermenistan ve büyük İsrail için bir maşa olan, vekalet savaşı yapan PKK-PYD/YPG ve onlara yataklık yapanlardır." değerlendirmelerinde bulundu.

Akbaşoğlu'nun konuşmasına CHP ve DEM Parti milletvekilleri tepki gösterdi. CHP ve DEM Parti milletvekilleri ile AK Parti milletvekilleri arasında laf atmalar yaşandı.

Genel Kurulda teklifin tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.

TBMM Başkanvekili Celal Adan, düzenlemenin tümü üzerindeki görüşmelerin tamamlanmasının ardından birleşime ara verdi. Aranın ardından komisyonun yerini almaması üzerine Adan, birleşimi, 30 Nisan Salı saat 15.00'te toplanmak üzere kapattı.

  • tbmm
  • maden kanunu
  • Kanun Teklifi