Kardeşlik içtimai hayatın harcıdır
ABONE OL

Kur’an, müminlerin kardeş olduğunu, peygamber eşlerinin müminlerin anneleri bulunduğunu, ifâde ettiği gibi Allah Rasûlü de: “Ben size babanız mesâbesindeyim” buyurur. Bu durumda karşımıza Hz. Peygamber’in baba, ezvâc-ı tâhirâtın/Hz. Peygamber’in eşlerinin anne, müminlerin de bu anne-babanın çocukları oldukları büyük bir âile tablosu çıkar. İslâmî kardeşlik îmân ve rahmet-i ilâhiye sâyesinde oluşmuştur. Târihî süreçte kardeşlik, düşmanlık duygularını ortadan kaldırarak sosyal bir barış ortamı tesis etmiştir. Medîne’deki Evs ve Hazreç kabîleleri arasındaki târihî mücâdeleyi sona erdirerek onları kaynaştıran bu kardeşliktir. 

Kardeşlik duygusu inananlar arasındaki her türlü farklılığı, maddî üstünlüğü bir tarafa bırakmayı sağlayan ve yürek bütünlüğü içerisinde Allah’a yönelmeyi gerçekleştiren bir husûstur. Mevlânâ Mesnevî’sinde Medîne’deki Evs ve Hazrec kabîlelerinin İslâm öncesi döneme âid kin ve husûmetlerini “birbirlerinin kanını içecek can düşmanlığı” olarak tanımlamaktadır. Medîne’de Allah Rasûlü’nün: “Mü’minler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin.” ilâhî emrine imtisâlen gerçekleştirdiği muâhât, onların kinlerini ortadan kaldırdı. Onlar önce üzüm salkımındaki dâneler gibi kardeşliğin tesiri altında öğütüldüler ve bir oldular. 

Kardeşlik merhamet eksenlidir. Nitekim Hz. Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğunu belirten âyetten sonra Allah, müminlerin vasıflarını sayarken: “Onunla beraber olanlar, inkârcılara karşı çetin, birbirlerine karşı da merhametlidirler.” buyurur. Bir başka âyete göre kardeşlik içtimâî bir problem olan kırgınlık ve dargınlıkları izâleye çağıran önemli bir sosyal dinamiktir. Allah için kardeşlik cennet kapılarını açan, cehennem kapılarını kapatan ferâgat ve fedâkârlıktır. Çünkü dünyevî dostluklar dünyada kalır. Âhirete taşınan ise Allah için olan dostluklardır. Nitekim Allah Teâlâ takvâ ehlinin dostluğunun âhirette nasıl işe yarayacağını şöyle ifâde buyurur: “O gün takvâ ehli dışında bütün dostlar birbirlerine düşman kesilir.”  Böyle bir kardeşlik ve dostluk Hz. Peygamber’in kıyâmet günü hiçbir gölgenin bulunmadığı sırada Hakk Teâlâ’nın Arşı’nın gölgesi altında barındıracağını haber verdiği yedi gruptan birini teşkil eder. Onlar Allah için birbirini seven, bu sevgi üzere yaşayan ve bu sevgi ile ölen kardeşlerdir.