Sponsorlukların en ünlü pîri Osmanlı’ydı

AVEA CEO’su Erkan Akdemir ile Antalya’nın seçkin otelleri ve golf sahaları ile öne çıkan turizm beldesi Belek’te söyleşi gerçekleştirdik. Akdemir, Avea’nın özel müşterilerine yönelik markası ‘Prime’ın isim sponsorluğunda düzenlenen turnuva sonrası sorularımızı cevapladı...

-Golf için zenginlerin ve elitlerin sporu denir. Avea bir kitle markası ama seçkin bir turnuvaya destek verdi.

Öncelikle ben Türkiye Golf Federasyonu üyesiyim. Evet golf için tesbitiniz doğru. Biz de bunu bilerek ‘Avea Prime’ın bu spora yakışacağını düşündük. Ama golf  Türkiye’de sanılanan aksine zavallı bir spor konumunda. 15 milyonluk İstanbul’da iki saha var, Ankara’da yok. Öte yandan popüler sporlarla karşılaştırdığımızda verilen destek çok cüzi seviyelerde. Oysa bu spor sözgelimi kayak değil. Golf gibi sporları ufak iteklemelere geniş yankı almak ve yaygınlaştırmak mümkün.

-Spordan sanata farklı alanlarda sponsorluklar yapıyorsunuz. Sizin bireysel olarak destek vermekten en çok keyif aldığınız alan hangisi?

Kesinlikle müzik. Çünkü bizzat benim de uğraştığım tasarımında katkıda bulunduğum bir alan. Popüler müzikten ziyade ‘Avea Sıra Dışı Müzik’ serisiyle dünyanın müziğini getiriyoruz.

-O konserleri siz de izlediğinize göre unutamadığınız, ‘İyi ki getirmişiz’ dediğiniz bir isim verebilir misiniz?

Bir isim vermeyeyim ama bazılarının gelmesi için bizzat ben de tercih edilmesi yönde görüş belirttim. Örneğin dünyanın en önemli udi sanatçılarından Enver İbrahim’i getirdik. Sadece 300 kişi seyretti. Ama İbrahim için onbinlerce kişi gelsin diye düşünmemiştik. Bunun yanı sıra bu ay sonunda Justin Timberlake’i de getiriyoruz ama O ayrı bir kategori...

-Golfün dışında futbolda da ciddi desteğiniz var sanırım...

Evet futbol ve basketbolda çocuklara yönelik yaptığımız işler çok değerli. Kulüplere forma sponsorluğu dışında çocuklara yönelik seçme çalışmalarımıza okul federasyonları ile ortak çalışma kapsamında bu sene Urfa’da başladık. Müthiş küçük yetenekleri görünce orada ne kadar doğru bir iş yaptığımızı anladım.

-Futbolda şiddet, Ülker gibi büyük sponsorların hevesini kırdı. AVEA’nın bu konuda çekincesi var mı?

Hayır. Aksine marka bilinirliğini artırmak adına o tür sponsorluklara ihtiyaç var.

-Bireysel sporcu sponsorluğu planlıyor musunuz?

Onu yönetmek uzun soluklu bir iş... Aslında olimpiyat sporcularına destek vermeyi arzu ediyorum... Ümit vaat eden sporculara dair geniş katılımlı sistematik bir çalışma olursa, o işin bir parçası oluruz.

Ticari ya da ideolojik kaygı ile destek olmaz

-Sermaye ile sanat sponsorluklarda buluşuyor. Ama parayla buluştuğunda ‘metalaşma’ da kaçınılmaz değil mi?

Sponsorluk katkısı çok değerli ama bu eleştirel bakışa da saygı duyarım. Ancak bir sanat ya da sanatçı üzerinden ticari kaygı ya da ideolojik bir beklentimiz olmadı, olmaz da. Sanatçı, daha rahat bir hayat sürmek değil maddi kaygıyı unutup işlerine odaklanmak istiyor. Mesela Osmanlı bilime, sanata ve alimlere destek vermeseydi emperyal bir devlet olabilir miydi?.. Şimdi modern dünyada destek özel sektörden bekleniyor. Biz de bulunun bilincinde olarak mümkün olan her anda destek vermeye çabalıyoruz.