Beşiktaş’ın üç puana mahkum olduğu bir maçtı. Siyah-Beyazlılar, Trabzonspor’un ilk on dakikadaki baskısını kırdıktan sonra oyun üstünlüğünü eline aldı. Kanatlardan ve ortadan rakip savunmayı delmeye çalıştı. Bu bölümde Talisca’nın geliştirdiği ataklarda Vagner Love iki fırsatı harcadı.
Cezalı Quaresma’nın yokluğunda Lens yine bir varlık gösteremedi. Tolgay ile Atiba ikilisi atağa çıkan değil, rakibi karşılayan bir anlayış içindeydi. Beşiktaş’ın defansın göbeğinde oynayan futbolcuları Medel ile Tosic, N’Doye ve Olcay Şahan’ın pozisyon bulmasına fırsat vermedi. Adriano ise uzun ortalarla Trabzon defansını baskı altına aldı. Genelde orta saha mücadelesi şeklinde geçen maçta Talisca’nın devre biterken gollük vuruşunu kaleci Onur başarılı bir şekilde engelledi.
İkinci yarıda “Şenol Güneş, Negredo’yu oyuna alıp forveti ikiye çıkarır mı?” diye düşündük. Ancak Güneş gole ihtiyacı olduğu dakikalarda Love’ı çıkartıp, Negredo’yu oyuna aldı. Adriano sakatlanıp Caner’in sol kanada geçmesi Beşiktaş’ı bu bölgede etkili kıldı. Trabzon’da ise Sosa ayakta kalmaya çalıştı. Okay Yokuşlu da ona eşlik etti. Abdülkadir çok etkili değildi. Yusuf’un yedek bırakılması da bana göre Rıza Çalımbay’ın hatasıydı.
Çalımbay, galibiyet için Yusuf ile Rodallega’yı oyuna aldı ama, hamleyi yapmakta geç kalmıştı, hemen ardından Beşiktaş’ın golleri geldi.
Beşiktaş gol için her şeyini ortaya koyarken, önce Caner sahneye çıktı. Ortasında Negredo topu indirdi. İspanyol futbolcunun asistinde Babel fileleri havalandırdı. Bu golden sonra sahada Beşiktaş’ı çok daha rahat gördük. Oyunu istediği gibi yönlendirdi ve maça hükmetti. İlk golün kahramanları zafer sayısını da hazırladı. Negredo’nun asistinde bir kez daha sahneye çıkan Babel öldürücü darbeyi vurdu. Bu galibiyet şampiyonluk yürüyüşünün ayak sesleri olabilir. Şenol Güneş ise bir kez daha oyunu ne kadar iyi okuduğunu gösterdi. Yaptığı değişikliklerle hem Çalımbay’ı mat etti, hem de Beşiktaş’ı zirve yolunda iddialı konuma getirdi.
