14 Mayýs seçimleri ve yurt dýþý oylarý
ABONE OL

Dr. Hacý Mehmet Boyraz / Dýþ Politika Araþtýrmacýsý

Türkiye 14 Mayýs'ta tarihi bir seçime gitti. Cumhurbaþkanlýðý hükümet sistemine uygun olarak ayný gün hem cumhurbaþkaný seçimi hem de 28'inci dönem milletvekilliði genel seçimi gerçekleþti. Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) ilan ettiði sonuçlara göre yüzde 35,6 oy alan ve 268 milletvekili çýkaran AK Parti genel seçimi önde tamamladý. Cumhur Ýttifakýnýn dört partisi de toplamda 322 milletvekiliyle yüzde 49,4 oy alarak Millet Ýttifakýna yaklaþýk 15 puan fark attý. Böylece 2028'e kadar parlamentoda milleti temsil edecek irade kesinleþmiþ oldu.

Cumhurbaþkaný seçiminde ise tüm algý operasyonlarýna ve anket manipülasyonlarýna raðmen Cumhur Ýttifakýnýn adayý Recep Tayyip Erdoðan, yüzde 49,5 oy aldý ve ilk turda seçilmenin tam manasýyla eþiðinden döndü. Rakipleri Millet Ýttifakýnýn adayý Kemal Kýlýçdaroðlu ile ATA Ýttifakýnýn adayý Sinan Oðan da yüzde 50'nin üzerinde oy alamadýðý için cumhurbaþkaný seçimi 28 Mayýs'ta gerçekleþecek ikinci tura kaldý. Ýlk turdaki sonuçlara ve kamuoyundaki hâkim algýya dayanarak Erdoðan'ýn 28 Mayýs'ta yeniden seçilerek 5 yýl daha milletine hizmet etmesi bekleniyor.

Katýlým oraný yüzde 53

Gerek genel seçim sonuçlarý gerekse cumhurbaþkanlýðý ilk tur sonuçlarýna göre yurt dýþý seçmen kütüðüne kayýtlý yaklaþýk 3,5 milyon seçmenin 1,8 milyonu yani sadece yüzde 53,8'i sandýða gitti. Yurt içindeki katýlým oranýnýn yüzde 88,8 olduðu düþünülürse yurt dýþýndaki katýlým oranýnýn nispeten düþük kaldýðý söylenebilir. Yine de görünen o ki yurt dýþý oylarý, her iki seçimin sonucunu belirlemede önemli bir rol oynadý.

Konuya dair detaylý bir analiz yapmadan evvel belirtmek gerekir ki cumhurbaþkaný seçimi için yurt dýþýnda kullanýlan geçerli oylar doðrudan Türkiye'deki oy havuzuna dâhil edilerek hesaplanýyor. Milletvekili seçimi içinse YSK'nýn yayýnladýðý 136 sayýlý genelgenin 10'uncu maddesine göre yurt dýþýnda kullanýlan geçerli oy sayýsý, nerede kullanýldýklarýna bakýlmaksýzýn Türkiye'deki seçim bölgelerine aktarýlýyor ve bölgelerin seçmen sayýlarýna orantýlý biçimde daðýtýlýyor.

YSK'nýn açýkladýðý sonuçlara göre gümrük kapýlarýnda ve 73 ülkedeki yurt dýþý temsilciliðinde oy kullanan 1,8 milyon seçmenin yüzde 44,4'ü AK Parti'ye ve yüzde 23,5'i CHP'ye oy verdi. Cumhurbaþkaný seçimi içinse 1,8 milyon seçmenin 1 milyonu yani yüzde 57,4'ü tercihini Erdoðan'dan yana kullandý. Kýlýçdaroðlu ise yurt dýþý oylarýn sadece yüzde 39,5'ini alabildi. Dolayýsýyla yurt içinde olduðu gibi yurt dýþýndaki yarýþý da Erdoðan ve AK Parti ilk sýrada tamamladý.

Ayrýca Erdoðan; yurt dýþýnda en çok seçmenin bulunduðu Avrupa ülkelerinden Almanya, Fransa, Hollanda ve Belçika'da yüzde 65'in üzerinde oy alarak tarihi bir baþarýya imza attý. Bu sonuçlar, yurt dýþýndaki seçmenin tüm kara propaganda faaliyetlerine karþýn Cumhurbaþkaný Erdoðan'a güvendiðine ve AK Parti'ye büyük bir teveccüh gösterdiðine iþaret ediyor. Daha önceki seçimlerde de tecelli eden bu durumu, Erdoðan ve AK Parti açýsýndan sürpriz bir geliþme olarak görmemek lazým. Zira bu baþarýnýn ardýnda uzun bir hikâye var.

Erdoðan'a teveccühün sebebi

Yurt dýþýndaki seçmenin Erdoðan'a ve AK Parti'ye gösterdiði teveccühün ardýndaki sebepleri altý baþlýk halinde yorumlayabiliriz. Bu baðlamda öncelikle Erdoðan'ýn, baþbakan olarak göreve geldiði 2002'den beri diasporadaki Türk toplumuna her zaman yakýn ve samimi bir ilgi gösterdiðine deðinmek gerekiyor. Zira Erdoðan, kendisinden önceki çoðu liderin aksine yurt dýþýnda yaþayan Türkleri, hiçbir zaman bir oy ya da döviz deposu olarak görmedi. Tam tersine Avrupa ülkelerine yaptýðý hemen her ziyarette "gurbetçi" kesimle ya da onlarý temsil eden sivil toplum kuruluþlarýnýn yetkilileriyle bir araya gelerek rûberû temas kurdu. Erdoðan bu temaslarýnda yurt dýþýndaki Türklerin yaþadýðý sorunlarý dinledi ve bu sorunlarýn aþýlmasý için gerekli adýmlarý attý. Netice itibariyle Erdoðan'ýn yurt dýþýnda yaþayan Türklere gösterdiði ilgi ve onlarla kurduðu iliþki zamanla samimi bir gönül baðýna dönüþtü. Öyle ki Erdoðan, ne zaman Almanya gibi güçlü bir Türk diasporasýnýn bulunduðu ülkelere gitse orada yaþayan Türklerin sevgi seliyle karþýlaþtý. Ýlgili ülkeleri yöneten siyasetçileri bile zaman zaman þaþýrtan bu ilgi, yurt dýþýnda yaþayan Türklerin Erdoðan'a olan samimi sevgisini ve güçlü desteðini göstermesi bakýmýndan somut bir örnektir.

Ýkinci olarak Erdoðan, özellikle Avrupa ülkelerinde Türklere uygulanan ayrýmcý politikalara karþý tepkisini yüksek bir sesle dile getirmekten hiç geri durmadý. Baþbakan olarak göreve baþladýðý ilk günlerde bile Erdoðan, kasten varlýklarý görmezden gelinen ve haklarý çiðnenen Türk toplumuna öz kimliklerine sahip çýkmalarý için sýk sýk "Asimile deðil entegre olun" çaðrýsýný yaptý. Erdoðan, yurt dýþýndaki Türklere yönelik ne zaman ayrýmcý bir gündem oluþsa ya da olay yaþansa her zaman destek açýklamasý yaparak onlarý yalnýz býrakmadý. Yurt dýþýndaki Türkler özelinde güçlü bir aidiyet ve güven duygusu yaratan bu yaklaþým, Erdoðan'a ve AK Parti hükümetlerine dair olumlu bir imaj yarattý. Hakeza Erdoðan, gerek baþbakanlýðý gerekse cumhurbaþkanlýðý dönemlerinde Türkiye'nin haklarýný ve menfaatlerini korumaya yönelik sergilediði dik duruþla yurt dýþýndaki Türklerin beðenisini ve takdirini kazandý.

Kurumsal projeler

Üçüncü olarak Erdoðan liderliðindeki AK Parti hükümetleri, yurt dýþýndaki Türklere yönelik birçok kurumsal projeye imza attý. Bunlarýn baþýnda günümüzde Kültür ve Turizm Bakanlýðýna baðlý olarak faaliyetlerine devam eden Yurt Dýþý Türkler ve Akraba Topluluklar Baþkanlýðý (YTB) geliyor. 2010 yýlýnda Erdoðan liderliðindeki 60'ýncý hükümet, 5978 sayýlý kanunla YTB'yi kurmuþ ve bu yeni teþkilata öncelikle yurt dýþýnda yaþayan Türklere yönelik çalýþmalarý koordine etme görevini verdi. YTB de yurt dýþýnda yaþayan Türklerin sorunlarýný çözme ve anavatanlarýyla olan baðlarýný diri tutma amacýyla birçok projeye imza attý. YTB öncülüðünde Türk diasporasýna yönelik hayata geçirilen her proje, yurt dýþýndaki Türklerin anavatanlarýyla olan baðýný koruduðu gibi içindeki bulunduklarý topluma asimile olmalarýnýn önüne geçti.

Dördüncü olarak Erdoðan, özellikle Avrupa ülkelerinde yaþayan Türk toplumunun sorunlarýný çözebilmek ve taleplerine karþýlýk verebilmek için bu kesimin Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde temsil edilmesine her daim önem verdi. Bu noktada sadece 14 Mayýs'ta gerçekleþen genel seçim neticesinde parlamentoya girmeye hak kazanan Ýstanbul Milletvekili Zafer Sýrakaya ve Konya Milletvekili Meryem Göka gibi iki AK Partili ismin diasporadaki Türk toplumunu temsil ettiðini hatýrlatmak gerekiyor. Dolayýsýyla Erdoðan, yurt dýþýndaki Türk toplumuna gösterdiði yakýn ilginin yaný sýra onlarýn anavatanlarýnda siyasi temsillerine yönelik de somut adýmlar attý.

Beþinci olarak Erdoðan liderliðindeki AK Parti hükümetleri, yurt dýþýndaki Türklere yönelik birçok kolaylýk getirdi. Diplomatik temsilciliklerin sayýsýndaki artýþ hiç þüphesiz bunlarýn baþýnda geliyor. Öyle ki Türkiye; son 20 yýlda 80'den fazla yeni dýþ temsilcilik açarak ABD, Fransa, Çin, Rusya ve Ýngiltere'nin ardýndan dünya genelinde en fazla yurt dýþý temsilciliðine sahip ülke haline geldi. Özellikle Avrupa ülkelerinde açýlan yeni konsolosluklarla ilgili bölgelerdeki Türklerin iþleri yerinde ve daha hýzlý görülmeye baþlandý. Bununla birlikte Türkiye'deki emeklilik, miras, üniversiteye giriþ, vatandaþlýk, yatýrým, emlak ve gümrük iþlemleri gibi konularda getirilen kolaylýklar; yurt dýþýnda yaþayan Türkleri memnun ettiði gibi Erdoðan'a ve AK Parti hükümetlerine olan teveccühlerini de artýrdý. Bu açýdan yurt dýþýndaki seçmen, 14 Mayýs'ta yaptýðý tercihlerle kendisine yönelik geliþtirilen baþarýlý projeleri görmezden gelmediðini bir kez daha göstermiþ oldu.

Altýncý olarak 14 Mayýs seçimlerine giden süreçte AK Parti, yayýnladýðý seçim beyannamesinde yurt dýþýndaki Türklere yönelik somut ve ayaðý yere basan vaatlerde bulundu. Daha önce yapýlanlar gelecek açýsýndan bir teminat olarak görüldüðü için bu vaatlerin her biri, yurtdýþýndaki seçmen nezdinde inandýrýcý bulundu ve kabul gördü. Spesifik olarak yurt dýþýndaki Türklerin yüzünü güldürmeye yönelik belirlenen vaatler arasýnda ön plana çýkanlarsa þöyle:

* Ýhtiyaç görülen bölgelerde dýþ temsilcilik ve gezici konsolosluk sayýsýnýn artmasý,

* Yurt dýþý borçlanmasý yoluyla emekli olanlara yurt dýþýnda tam zamanlý çalýþma hakkýnýn saðlanmasý,

* Yurt dýþýnda yaþadýklarý ülkelerde askerlik yapanlarýn ikili anlaþmalar çerçevesinde askerliklerinin Türkiye'de tanýnmasý,

* Yurt dýþýnda yaþayan vatandaþlarýn Türkiye'deki TOKÝ projelerine dâhil edilmesi,

* Geçici ithalat kapsamýnda Türkiye'ye getirilen araçlarýn 730 günlük kalma süresini tamamladýktan sonra tekrar Türkiye'ye getirebilmesi için yurt dýþýnda en az 185 gün kalma süresinin 30 güne düþürülmesi,

* Yurt dýþýndan getirilen mobil cihazlarýn Türkiye'de kayýtsýz kullaným sürelerinin yurt dýþýnda yerleþik vatandaþlar için 120 günden 180 güne çýkarýlmasý,

* Türklerin yoðun yaþadýðý bölgelerde faaliyet gösteren yurt dýþý temsilciliklerinde YTB müþavirliklerinin açýlmasý ve

* Yurt dýþýndaki vatandaþlara yönelik hizmet sunan kamu kurumlarýnda yurt dýþýnda doðup büyüyen gençlerin istihdam oranýnýn artýrýlmasý.

Netice itibariyle yurt dýþýndaki seçmenin 14 Mayýs'ta Erdoðan'a ve AK Parti'ye gösterdiði teveccüh bir rastlantý ya da sürpriz deðildir. Anavatanlarýndan uzakta yaþamak ya da çalýþmak zorunda kalan Türklere yönelik bugüne kadar Erdoðan'ýn gösterdiði samimi yaklaþým ile liderliðini yaptýðý AK Parti hükümetlerinin hayata geçirdiði ve hayata geçirmeye söz verdiði faydalý projeler, doðal olarak 14 Mayýs'taki seçimlerin sonuçlarýnda belirleyici olmuþtur.

Son olarak 14 Mayýs'ta yurt dýþýndaki sandýklardan çýkan sonuçlara dayanarak 28 Mayýs'ta gerçekleþecek cumhurbaþkanlýðý seçimi ikinci turuna dair bazý öngörülerde bulunmak mümkündür. Bu baðlamda yurt dýþýndaki Türk vatandaþlarýnýn ilk turda gösterdikleri ilgiyi ikinci turda da göstermeleri bekleniyor. Bununla birlikte ikinci tura katýlým oraný büyük ihtimalle ilk turdaki katýlým oranýyla hemen hemen ayný olacaktýr. Yani cumhurbaþkanlýðý seçimi ikinci turuna yurt dýþýndan katýlým oranýnýn yüzde 55'in üstüne çýkmasý düþük bir ihtimal olarak görülüyor. Daha önemlisi yurt dýþýndaki seçmenin 14 Mayýs'ta gösterdiði iradeyi tekrar ederek 28 Mayýs'ta yeniden ve çok daha güçlü bir þekilde Cumhur Ýttifakýnýn adayý Erdoðan'a oy vereceði öngörülüyor. Daha açýk ifadeyle Erdoðan, ikinci turda yurt dýþý oylarýn yüzde 60'ýný rahatlýkla alacak gibi gözüküyor.

[email protected]

  • 14 mayýs seçimleri
  • yurt dýþý oylarý
  • hacý mehmet boyraz