Eðitimde deðiþim nasýl yönetilecek?
ABONE OL

Doç. Dr. Zeynep Arkan/ Ankara Hacý Bayram Veli Üniversitesi, Türkiye Maarif Vakfý Mütevelli Heyeti Üyesi

Dünyanýn altý kýtasýnda, elli iki ülkede, dört yüz kýrk iki okul, bir üniversite, yirmi üç eðitim merkezi ve otuz yedi yurt binasýnda yaklaþýk elli iki bin öðrenciye sunduðu hizmetler ile eðitim alanýnda Türkiye'nin dünyaya açýlan bir penceresi olan Türkiye Maarif Vakfý; yapay zekâ ve diðer teknolojik geliþmelere dair tüm bilinenleri yeniden sorgulatan, zihinlerde ufuk açan ve geleceðin inþasýnda öne çýkan görüþ ve deðerlendirmelerin sunulduðu III. Ýstanbul Eðitim Zirve'sini gerçekleþtirmiþtir. 17/18 Kasým tarihlerinde Ýstanbul Baðlarbaþý Kongre ve Kültür Merkezi'nde yapýlan programa, dünyanýn farklý ülkelerinden akademisyenler, eðitim uzmaný, öðretmen, okul yöneticisi ve Türkiye, Bosna-Hersek, Malezya ile Demokratik Kongo Eðitim Bakanlarý katýlmýþtýr.

Ýstanbul Eðitim Zirvelerinin ilki; 2021 yýlýnda zamanýn þartlarý neticesinde çevrimiçi olarak "Eðitimde Yeni Eðilimler ve Dönüþümler" temasý ile ve ikincisi; yine ayný Kongre Merkezi'nde yüz yüze "Okulun Geleceði: Pandemi Sonrasý Eðitimin Ýhtiyaçlarý "baþlýðý ile yapýlmýþtýr. Eðitim alanýnda küresel bir iþ birliði ve bilgi paylaþýmýnýn önemini vurgulayan, eðitimdeki son trendleri ve yenilikleri ortaya koyan, sektörün tüm paydaþlarý ile eðitimin geleceði üzerine kritik tartýþmalarý yürüten, alandaki deðiþimleri þekillendirecek stratejiler geliþtiren ve bu baðlamda eðitimde sürdürülebilirliði ve yenilikçi yaklaþýmlarý teþvik ederken ayný zamanda uluslararasý iþ birliðini ve kültürlerarasý anlayýþý da desteklemeyi hedefleyen Ýstanbul Eðitim Zirveleri ile Türkiye Maarif Vakfý, yürüttüðü faaliyetlerinin yanýnda uluslararasý eðitim camiasýný buluþturan ve alana yön veren bir aktör haline gelmiþtir.

SÜRDÜRÜLEBÝLÝR KALKINMA VE EÐÝTÝM

Bu yýl, "Eðitimde Deðiþimi Yönetmek" temasý ile gerçekleþtirilen III. Ýstanbul Eðitim Zirvesi'nin açýlýþý Cumhurbaþkanýmýz sayýn Recep Tayyip Erdoðan'ýn mesajý ile yapýlmýþtýr. Bu baðlamda Cumhurbaþkanýmýz; Türkiye'nin son yirmi bir yýlda bilim ve teknolojide ulaþtýðý nokta ile eðitimin küresel cazibe merkezlerinden biri olduðuna dikkat çekmiþtir. Ayrýca, Türkiye Maarif Vakfý'nýn faaliyet yürüttüðü tüm ülkelerde nitelikli insan yetiþtirmede önemli bir rolü olduðunu, hem FETÖ'nün sebep olduðu tahribatý giderdiðini hem de eðitimde fýrsat eþitliðine hizmet ettiðini vurgulamýþtýr. Açýlýþta söz alan Türkiye Maarif Vakfý Baþkaný Prof. Dr. Birol Akgün de vakfýn faaliyetleri hakkýnda bilgi vermiþ, Vakfýn amacýnýn kalýcý barýþý korumak ve BM 2030 Vizyon Belgesinde deklare edilen "Sürdürülebilir Kalkýnma Ýçin Kaliteli Eðitim" olduðunu belirtmiþtir. Zirve'nin açýlýþ konuþmasýný yapan Milli Eðitim Bakaný Prof. Dr. Yusuf Tekin ise; teknolojik geliþmeler ile açýkça görülen dünyadaki büyük deðiþime bir yandan ayak uydururken, diðer yandan Türkiye Yüzyýlý'nýn baþladýðý bu dönemde kendi toplumsal deðerlerimize dayanan, kendi tarihimizi referans alan yeni bir eðitim sistemi ve felsefesi inþa etmenin gerekliliðini dile getirmiþtir. Tekin ayrýca, iyi, merhametli, eleþtirel ve analitik düþünebilen, bedenen ruhen ve zihnen saðlýklý, kendinden sonrakilere sürdürülebilir dünya býrakan, erdemli insan felsefesi ile hareket eden Türkiye Maarif Vakfý'nýn; eðitim alanýnda uluslararasý etkinlikler ile öne çýkan kuruluþlarý bir araya getirerek dünyadaki tüm çocuklara hizmet edeceðini vurgulamýþtýr.

III. Ýstanbul Zirvesi üç panel ve üç oturumdan oluþmuþtur. Bunun yaný sýra açýlýþýn hemen ardýndan Eðitim Bakanlarý özel paneline yer verilmiþtir. Zira, eðitimde deðiþime öncülük etmek, toplumun geleceðini þekillendirme potansiyeline sahip dinamik ve dönüþtürücü bir çabadýr. Vizyoner liderlik, yenilikçi düþünce ve öðrencilerin geliþen ihtiyaçlarýna ve sürekli deðiþen dünyanýn taleplerine uygun bir eðitim ortamý yaratma taahhüdü gerektirir. Eðitimde deðiþime liderlik etmek, eðitimcilerin, politika yapýcýlarýn, ebeveynlerin ve öðrencilerin ilgili, kapsayýcý ve güçlendirici müfredat tasarlamak için iþ birliði yaptýðý bir iþ birliði kültürünü teþvik etmeyi içerir. Eðitimdeki deðiþim liderleri bu rolü benimseyerek daha eþitlikçi, ileri görüþlü ve küresel olarak rekabetçi bir toplumun önünü açarlar. Bu baðlamda, bu özel panel kapsamýnda moderatör Prof. Dr. Birol Akgün, eðitimde deðiþimin gerekliliði ve önemi üzerinde dururken, panelistlerin dikkatini bu deðiþimin neye benzeyeceði ve eðitimdeki deðiþime kimin ve nasýl liderlik edeceði konularýna çekmiþtir.

BÝLÝNÇLÝ KÜRESEL VATANDAÞLIK

Demokratik Kongo Cumhuriyeti Ýlk, Orta ve Teknik Eðitim Bakaný Tony Mwaba Kazadi; deðiþim fikrinin baðlamsallaþtýrýlmasý ve yerel topluluklarýn ihtiyaçlarýnýn anlaþýlmasýna deðinmiþ ve finansal ve kültürel ayrýmlar söz konusu olmadan tesis edilebilecek bir eðitim sisteminin eðitimde eþitliðin temeli olarak görülebileceðinin altýný çizmiþtir. Malezya Eðitim Bakaný Fadhlina Binti Sidek ise eðitimde deðiþimin kaçýnýlmaz olduðunu vurgulayarak, esas olanýn bu deðiþimi yönetmeyi öðrenmek olduðunu belirtmiþtir. Bu kapsamda, kültürel, dini ve sosyal çeþitlilik için geniþ bir vizyon ve kapsamý olan Malezya eðitim sistemine dikkat çekmiþtir. Bakan özellikle teknolojiden yararlanýrken insanlýða, insani baðlantýlara odaklanýlmasýnýn ve bilinçli küresel vatandaþlar yetiþtirilmesinin gerekliliði ve eðitim yoluyla gelecek nesillere verilmesi gereken mesajýn kardeþlik, barýþ ve insanlýk olduðunu sözlerine eklemiþtir. Bosna Hersek Saraybosna Kantonu Eðitim Bakaný Naida Hota Muminović de; süreçlere þeffaflýk getiren, eðitim sistemini sürekli izlemek ve iyileþtirmek için sonuç odaklý, veriye dayalý araçlarýndan yararlanabilme fýrsatý sunan teknolojideki deðiþimleri kucaklarken, geçmiþe kök salma ve tarihin doðru tarafýný seçmenin öneminin, deðerlere sahip çýkmanýn, korumanýn ve paylaþýlmasý gerektiðinin altýný çizmiþtir. Ayrýca, deðiþimi yönetmeyi öðrenebilen bir nesil yetiþtirmenin önemi üzerinde durmuþtur. Diðer yandan, deðiþimin hem aþaðýdan yukarýya hem de yukarýdan aþaðýya doðru olmasý gerektiðini vurgulamýþtýr.

Zirve'nin "Eðitim Paradigmalarý ve Felsefelerindeki Deðiþim" baþlýðýný taþýyan ilk panelinde; deðiþime yön veren teknolojik geliþmelerin eðitim sistemlerine entegrasyonu, öðrenen merkezli müfredat, kapsayýcý, kiþiselleþtirilmiþ öðrenme modelleri ve ortamlarý temalarý ele alýnmýþtýr. Bu baðlamda panelistler; eðitimi yönlendiren felsefe ve paradigmalarýn sabit kalmadýðýný, geleneksel paradigmanýn deðiþen dünyanýn taleplerini karþýlamakta zorlandýðýný, yeni trend ve toplumsal/ekonomik geliþme için yeni paradigmalarý kucaklamanýn gerekliliðini vurgulamýþtýr. Bunun yaný sýra, geleneksel yöntemlerden ayrýlarak dinamik ve öðrenci merkezli bir yaklaþýmý benimsemenin önemi dile getirilmiþtir. Bunlara ek olarak teknolojik geliþmelerin; öðretmen merkezli eðitim yerine eleþtirel düþünme, yenilikçi ve problem çözmeyi teþvik eden öðrenci odaklý paradigmalarýn almasýný saðlayabileceði ifade edilmiþtir. Bu geliþmeler 21. yy. zorluklarýna ve fýrsatlarýna rehberlik edecektir. Bilgi edinme ve beceri geliþtirmenin temelleri yeniden þekillenmektedir. Bu baðlamda eðitim; sadece akademik ve biliþsel baþarý deðil, ayný zamanda direnç, empati, sosyal beceriler, duygusal zekanýn da kazandýrýlmasý ve yaþamýn karmaþýklýklarýný yönlendirmektir, standart müfredatlarýn yanýnda her öðrencinin bireysel ilgi alanlarýnýn ve yeteneklerinin geliþtirilmesidir. Tüm bu yöntemlerin, öðrenciyi deðerlendirmede bütünsel bir görünüm sunabileceði belirtilmiþ, ancak öðrenci merkezli ve bütünsellik odaklý bir eðitim anlayýþýyla bilim ve teknoloji merkezli bir toplum elde edilebileceði vurgulanmýþtýr.

TEKNOLOJÝ ÜRETÝMÝNE GEÇÝÞ

Zirve'nin "Yarýnýn Eðiitm Dünyasýnda Teknoloji" baþlýklý oturumunda teknolojiye bakýþ açýsý ele alýnmýþtýr. Çok disiplinli bir çalýþma ortamý ve takým çalýþmasýna fýrsat tanýyan teknolojinin öðrencilerin ekipte çalýþabilme becerilerini güçlendirdiði, kendi güçlü yönlerini keþfettikleri dile getirilmiþtir. Sýnýf ortamýnda kullanýlan teknolojik aletlerin belli bir dengede olmasý gerektiði ve bu kapsamda öðretmenin önemli rolünden de bahsedilmiþtir. Bununla birlikte, geleceðin teknolojilerinin geçmiþin adaletsizliklerini sürdürdüðü, veri setlerinde hem ön yargý hem de eksik bilgilerin olduðu ve tüm topluluklarýn eþit derecede temsil edilmediði vurgulanmýþtýr. Bu ön yargýlar, bazýlarýna dezavantaj saðlarken diðerlerini avantajlý duruma getirmektedir. Ayrýca, yapay zekâ sistemlerinin bazen gerçek kullanýcýlara uygulanmadan önce savunmasýz gruplar üzerinde denenmesi de dikkat çekici bir konudur. Bu kapsamda, eðitimcilere düþen görev, öðrencilerin sadece tüketici deðil, ayný zamanda teknolojinin üreticilerine dönüþmeye ve dijital okur yazar olamaya teþvik etmektir. Dolayýsýyla Milli Teknoloji Hamlesi ve T3 vakfý gibi giriþimler son derece önemlidir. Böylelikle, yeni teknolojilere kolektif eleþtirel bakarak, zihinlerin dekolonize edilmesi ile ve otomasyon önyargýsýna sahip olmayarak ayný döngülerin tekrarlanmayacaðýnýn altý çizilmiþtir.

Zirve'nin "Türkiye Yüzyýlý'nda Eðitim" baþlýklý oturumunda Türkiye'nin son yüzyýlý dikkate alýndýðýnda eðitimde ortaya konan deðiþim ve eðitim sisteminin geliþmesinde öne çýkan önemli unsurlara deðinilmiþtir. Ayrýca, son yýllarda Türkiye'deki eðitim kalitesini artýrmaya yönelik politika ve stratejiler hakkýnda bilgi sunulmuþtur. Bu baðlamda, MEB tarafýndan hizmete sunulan ülke genelinde biliþim teknolojileri laboratuvarlarý, (STEM) eðitimi çerçevesinde müfredata eklenen mühendislik konularý, öðretmenlerin mesleki geliþim eðitimlerini alabilecekleri ve içeriklere ulaþabilecekleri Öðretmen Biliþim Aðý (ÖBA), Öðretmen, öðrenci ve veliler için EBA, Halk Eðitimi Merkezleri Biliþim Aðý HEMBA adlý dijital içerik platformlarý ve özel yetenekli öðrencilerin teknolojiyi etkin kullanmalarý için yapýlan "Bilim ve Sanat Merkezleri Yapay Zekâ Uygulamalarý Atölye Programý "vurgulanmýþtýr. Panelde altý çizilen bir diðer husus; Türkiye'nin yeni yüzyýlda eðitim reformu için ders sayýsýnýn ve konularýn azaltýlmasý, içeriklerin derinleþtirilmesi, çoklu kaynaklarýn kullanýlmasý ve öðretmene güven duyulmasýdýr.

Zirve'nin "Dijitalleþme Çaðýnda Eleþtirel Düþünme Yeteneðini Korumanýn Yolu: Ýnsan Kalabilmek" adlý II. Panelinde dijitalleþmeye karþý bakýþ açýlarý deðerlendirilmiþtir. Bu baðlamda önemli teknolojik geliþmeler karþýsýnda insani deðerlerin korunmasýnýn önemi vurgulanmýþtýr. Özellikle yapay zekâ baðlamýnda öne çýkan görüþlerde, yapay zekânýn düþman olarak deðil, öðretim ve öðrenme süreçlerinin ortaðý olarak görülmesi gerektiði belirtilmiþtir. Dijital araçlarýn tüm potansiyelinden en üst düzeyde ve verimli þekilde yararlanmak için öncelikle öðretmen rollerinin dönüþtürülmesinin elzem olduðu ve öðrencilerin teknolojiye olan ilgilerini yönlendirmek için öðretmen eðitimlerinin de yeniden yapýlandýrýlmasý gerektiðinin altý çizilmiþtir. Ayrýca, dijitalleþme çaðýnda eleþtirel bir zihniyet ve kültürün geliþtirilmesi ve korunmasý stratejileri ele alýnmýþtýr.

Zirve'nin en çarpýcý sunumlarýndan biri ana tema konuþmasýný yapan Dr. Charles Fadel tarafýndan yapýlmýþtýr. Yapay zekâ (AI) hakkýnda hiçbir bilgisi olmayan kiþiler için bile oldukça sade, kolay anlaþýlýr bir þekilde gerçekleþtirdiði ve dijital okur yazarlýðýn önemine sýk sýk deðindiði konuþmasýnda Prof. Fadel; AI kullananlarýn kullanmayanlarý geçeceðine, iþ ortamlarýnda daha avantajlý olacaklarýna deðinmiþtir. AI kullanýmýnýn eðitime dahil olmasý ile Eðitim mühendisliði kavramýnýn da gündeme geldiðini belirten Prof. Fadel; bu kavram ile eðitim alanýnda da mühendislik alanýnda kullanýlan yöntemler, süreçler ve mühendislik araçlarýnýn uygulanmasýný kastettiðini belirtmiþtir. Buna ek olarak; AI yönetme becerisini araba kullanma yeteneði gibi tanýmlayarak, öðrenmeye eriþimde sürücünün yürüyen kiþiden daha hýzlý olacaðýný ifade etmiþtir.

Zirve'nin "Toplumsal Deðiþimler ve Sürdürülebilirlik, Okul Mimarisi ve Mekânýn Öðretici Rolü" baþlýklý III. Panelinde; okul mimarilerinin öðrenme üzerindeki önemli rolü ele alýnmýþtýr. Bu baðlamda, okullarýn fiziki yapýlarýnýn etkileþimli öðrenme ortamý saðlamalarýnýn önemi üzerinde durulmuþtur.

III. Ýstanbul Eðiitm Zirve'sine ayrýca, Türkiye Maarif Vakfýnýn faaliyet yürüttüðü kýrk beþ ülkeden altmýþ üç okul yöneticisi ve öðretmen katýlmýþtýr. Bu yöneticilerden bazýlarý "Okul Yöneticileri Oturumuna" katýlmýþ ve okullarýnda yaptýklarý uygulamalarý ve tecrübelerini paylaþmýþtýr.

Tüm bunlara ek olarak; Zirve kapsamýnda "Eðitimde Ýyi Örnekler" baþlýðý altýnda seçilen uygulamalar ve Maarif Okullarýnda yürütülen bir yarýþma kapsamýnda deðerlendirilen fotoðraflar ödüllendirilmiþtir.

Ýstanbul Eðitim Zirveleri, göçler, teknolojik geliþmeler, doðal afetler, küresel baðlamda ortaya çýkan çeþitli siyasi, ekonomik, kültürel sebepler ve pandemi gibi süreçlerine tüm dünyanýn tanýk ettiði bir duruma baðlý olarak meydana gelen deðiþimin eðitim üzerindeki etkilerine odaklanmýþtýr. Bu çerçevede çözüm sunacak stratejiler ve atýlacak adýmlar konusunda farklý perspektifler sunmuþtur. Bu kapsamda III. Ýstanbul Zirvesinin temel hedefi; teknoloji alanýnda öne çýkan geliþmelerden direkt olarak etkilenen eðitim sistemleridir. Bu sistemler, bu deðiþimden nasýl etkilenmiþlerdir, dijitalleþme çaðýna nasýl entegre olmuþlardýr, bu süreçte nasýl bir yöntem izlemek gereklidir? Zorluklarla nasýl baþ edilecektir? Hem tüm teknolojik potansiyelden yararlanýp hem de öz ve insani deðerleri korumak mümkün müdür? Ýki gün süren paneller ve oturumlar bu sorulara cevap aramýþ ve farklý bakýþ açýlarý ile katýlýmcýlara gerçek bir zihinsel þölen sunmuþlardýr. Bununla da kalmayýp, eðitimin tüm paydaþlarý için uygulamaya konabilecek görüþler ve tecrübeler de dile getirilmiþtir. Teknolojik geliþmelerden olumlu/olumsuz yönlerden etkilenen eðitim sistemlerine, atýlabilecek adýmlar ve alýnabilecek politik kararlar baðlamýnda katký sunulmuþtur. Ayrýca, teknolojik deðiþimle baþ edebilmek, öðrenci ve öðretmeni bu deðiþime adapte etmek, geliþtirmek ve dijitalleþmeden çaðýn gereklerine uygun bir þekilde yararlanabilmek için farklý perspektifler sunulmuþtur. Bu baðlamda öne çýkan vurgu, gittikçe ilerleyen teknoloji, artýk "tek bir köy haline gelen dünya" baðlamýnda küreselleþme ve bunlara baðlý olarak deðiþen toplum ve evrilen eðitimdir. Tüm bunlarý göz önünde bulundurarak yeniden deðerlendirilmesi gereken, en temelinden paradigmasýndan ve felsefesinden baþlayarak yeniden ele alýnmasý gereken eðitim sistemleridir. Bu baðlamda, yeni paradigmaya uygun öðrenci odaklý müfredat, bu çerçevede yapýlandýrýlmýþ öðretmen eðitimleri, ölçme deðerlendirme teknikleri de öne çýkan unsurlardýr. Ayrýca, teknolojinin eðitimle iliþkisini kurmak, gerektiðinde güncellemek, etkileri konusunda bilinçli ve farkýnda olmak ve dijital okur yazarlýðýn artmasý da dijitalleþme çaðýnda farkýndalýðýmýzýn olmasý gereken hususlardýr. Son olarak, panellerde dikkat çeken bir diðer konu, öðrenme ortamlarý ve bunlarýn özellikle pedagojik etkileridir. Tüm dünyada hýzla yayýlan farklý mimarideki öðrenme ortamlarý, çeþitli açýlardan öðrenmeyi desteklemektedir. Pedagojik destek baðlamýnda dikkate alýnmasý gereken bir özelliktir. Ayrýca, okulda uygulanan eðitim modeli ile okulun fiziksel yapýsýnýn uyumlu olmasý elzemdir.

Sonuç olarak III. Ýstanbul Zirvesi, tema baðlamýnda rehberlik edecek, stratejiler geliþtirecek, eðitimde ufuk açacak görüþlerin sunulduðu bir etkinliktir. Deðiþimin etkilediði eðitimde ortaya çýkan ihtiyaçlarý tespit etme ve bu baðlamda oluþan boþluðu doldurma hedefi taþýmaktadýr. Bunun yaný sýra, politika yapýcýlar, akademisyenler, öðretmenler, öðrenciler ve eðitim sektörünün tüm paydaþlarý için görüþ alýþveriþinin yapýldýðý, ortak çalýþmalar için adýmlarýn atýldýðý ve disiplinler arasý ortak aðlarýn kurulduðu bir platform olmuþtur. Tüm katýlýmcýlar hem Türkiye Maarif Vakfý'nýn dünyanýn her yerinde sürdürdüðü eðitim hizmetlerine tanýk olmuþ hem de eðitme dair filizlenen ümitleri ile ayrýlmýþlardýr. Türkiye Maarif Vakfý geleneksel hale getirdiði, kurumun her aþamadaki tüm birimlerinin sarf ettikleri çaba ve emek ile ortaya koyduðu Ýstanbul Eðitim Zirvelerinin VI. için hazýrlýklarýna baþlamýþtýr.