'Çocuklar müze kültürünü öğreniyor'

Müzelerin kültür aktarımındaki payı ve toplum hafızasındaki yeri yadsınamaz. Bu nedenle müze bilincinin çocukluk çağından başlayarak yerleşmesi gerekiyor. Bu konuda örnek bir çalışma yürüten OKED, müze kültürünü başta çocuklar ve gençler olmak üzere genişletmek için harekete geçti. Müzelerde atölyeler de oluşturan dernek, tarihi koruma ve yaşatma bilinci oluşturmak amacıyla Müze ile Keşfediyorum projesini hayata geçirdi.

28 Aralık 2019 Cumartesi 07:00
Cumartesi Haberleri

MERVE YILMAZ ORUÇ



Okulöncesi Eğitim Kurumları Derneği’nin (OKED) T.C. İçişleri Bakanlığı Dernekler Dairesi, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü iş birliğiyle hazırladığı Müze İle Keşfediyorum projesi Ayasofya’dan başladı. Müze kültürünü, çocukları kapsayacak şekilde genişletmek, müzelerde gördükleri tarih varlıklarının benzerlerini atölyelerde uygulayarak öğretmek, koruma ve yaşatma bilinci vermek amacıyla başlatılan Müze İle Keşfediyorum projesinin ilk ayağı Ayasofya’da tamamlandı. 

Müzeler tarih, medeniyet ve kültürel değerlerin korunması, nesillere aktarılması açısından önemli kurumsal yapılar. Bu proje de çocuklarda ve gelecek nesilde sağlam bir müze kültürü oluşturmayı hedefliyor. Proje kapsamında öğrenciler, uzman bir rehber eşliğinde müzeyi gezdikten sonra atölyelere katılıyor. Öğrenciler yaş gruplarına göre; bilim, seramik, tezhip, masal, ahşap, drama, hat, cilt yapımı, minyatür, ebru ve oyun atölyelerinde hem eğleniyor hem de öğreniyor. Atölyeler, müzeleri çocuklar için unutulmaz bir yer hâline getiriyor. İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından seçilen, 6 ile 18 yaş arasındaki öğrencilere yönelik sürdürülen proje Haziran 2020’ye kadar devam edecek. 

Yaşayan kurumlar olmalı 

Müze ile Keşfediyorum Projesi’nin hedefinin tarihimize kapı aralayarak çocuk ve gençlerde kültürel mirasımızı tanıma, koruma, yaşatma bilincini geliştirerek kendisiyle ve tarihiyle barışık nesiller yetiştirmeye katkıda bulunmak olduğunu belirten OKED Yönetim Kurulu Başkanı Uzman Pedagog Sevgi Şahbaz, “Müzelerin kültür aktarımındaki payını ve toplum hafızasındaki yerini hak ettiği şekilde bulabilmesi, müze bilincinin çocukluk çağından başlayarak yerleşmesiyle doğru orantılıdır. Çocukları müzeye çekecek, hafızalarında iz bırakacak kültür aktarımının oluşması için, çocuğun müzede kendine özel bir alan bulması ve aidiyet duygusunun beslenmesi gerekiyor. Çocuklar izleyerek değil, yaşayarak, yaparak ve kendisinden bir şey katma imkânı bularak öğrenme sürecini aktifleştirebilir. Müze içerisinde çocuk ve gencin dahil oldukları etkinliklerin kültürümüz sanatımız ve tarihimize ait yaşam biçimi, anlayış kazandırma açısından önemini ve müzelerin yaşayan kurum olma niteliğini kazandırmayı hedefliyoruz.” şeklinde konuştu. 

Gezi kitapçığı yapılmalı 

Ayasofya’da başlayan etkinlikler İslam Bilim Tarih Müzesi, Türk İslam Eserleri Müzesi ve Ahmet Hamdi Tanpınar Edebiyat Müzesi’nde devam edecek. Ayasofya’da gerçekleşen etkinliklere çocukların yoğun katılım gösterdiğini belirten Şahbaz, “Öğrenciler atölyelerin devamı olup olmadığını öğrenmek istediler.” diyor ve ekliyor: “Çocukların ve gençlerin müze kültürünü içselleştirmeleri ve tarihleri ile bağ kurmalarını sağlamak için okul öncesi döneminden itibaren katılımda bulunacakları etkinlikler düşünüldü. Yaparak, yaşayarak öğrenmenin öneminden hareketle Ayasofya gezisi için bir gezi kitapçığı hazırlandı. Müze gezilerinde özellikle bu tür materyallerin ihtiyaç olduğunu gözlemledik. Gördük ki çocuk ve gençler tarihimizi kültür ve sanatımızı öğrenmeye çok hazır ve ilgililer. Yeter ki bu alanda nitelikli çalışmalar yapılsın.” 

Müzeler, eğitim kurumları haline gelmeli

Müze İle Keşfediyorum projesinde yer almaktan mutluluk duyduğunu söyleyen, Ayasofya Müdürü Tarihçi Hayrullah Cengiz; “Günümüzde müzeler, sadece eserlerin sergilendiği yerler olmaktan çıktı. Müze kültürünün geliştirilmesi, tarihi ve kültürel bilincin yerleşmesi için çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapan, ülke tanıtımına katkıda bulunan eğitim ve kültür kurumları hâline geldi. Biz de bu çalışmalara ev sahipliği yaparak, çocukların heyecanlarına ortak oluyoruz” diyor.

Atölyelerde çocuklar sanatla buluşuyor 

Cilt Atölyesi: Bu atölyede katılımcılara öncelikle yüzlerce yıllık geçmişi olan cilt sanatı, basit defter yapımı, kağıt ve dikiş bilgileri anlatılıyor. Ardından bütün katılımcılar aldıkları bilgiler ışığında üretkenliklerini de kullanarak kendilerine ait tek formalı (ortalı) bir defter oluşturuyor.

Seramik Atölyesi: Geleceğin seramik sanatçılarına ışık olması ümit edilen bu atölyede katılımcılara seramik sanatı ve malzemeleri, uygulama şekli ve uygulama alanları hakkında bilgi veriliyor. Sonrasında müzeyi gezen katılımcılar, müze binası ve tarihiyle ilgili öğrendikleri bilgileri elleriyle şekillendirdikleri bir obje üzerinden pekiştiriyor.

Minyatür Atölyesi: Bu atölyede katılımcılara yüzyıllar boyunca savaş, sefer ve şenliklerin, giyim-kuşamların ve örf ve adetlerin döneme ait renk unsurlarının günümüze taşınmasını sağlayan minyatür sanatı anlatılıyor. Katılımcılar, müze hakkında öğrendiklerini kendilerinin renklendirdikleri bir minyatür üzerinden pekiştiriyor.

Hat Atölyesi: Katılımcılara estetik ölçülere bağlı kalarak yapılan hüsn-i hat sanatı, malzemeleri, uygulama şekli ve uygulama alanları hakkında bilgi veriliyor.  Ardından müze binası ve tarihi hakkında öğrendiklerini kendilerinin renklendirdikleri bir hat ile kağıda aktarıyorlar.

Tezhip Atölyesi: Kelime anlamı altınla süslemek olan tezhip sanatı, malzemeleri, uygulama şekli ve uygulama alanları hakkında bilgi verildikten sonra müzeyi gezen katılımcılar, müze binası ve tarihi hakkında öğrendikleri bilgileri bir tezhip tablosu üzerinde uyguluyor.

Ahşap Atölyesi: Müzeyi gezen atölye katılımcıları şaküllü terazi, güneş saati, denge ağırlıklı mancınık, usturlab, pusula gibi kültür ve bilim mirasımıza ait objeler yapıyorlar. Bunun yanı sıra geleneksel çocuk oyunlarını yaşatmak ve yeniden canlandırmak için ebeveyn-çocuk atölyesinde ahşap topaç yapımı gerçekleştiriliyor. 

TARİHE BİR YOLCULUK 

Müze İle Keşfediyorum projesine katılan çocuklar bu geziden oldukça keyif aldı. Hem eğlendiler hem de öğrendiler. Ayasofya Müzesi’ndeki etkinliklere katılan çocuklara geziyle ilgili ne düşündüklerini sorduk.

Nergis Çimencan: İnsanların kendi kültürünü tanımasını sağlayan çok güzel bir projeydi.Birçok bilgi edindik.  Bu etkinlik hep devam etmeli. Etkinlik sürecinde bazen duygulandım bazen sevindim. Geçmişimizle bağlantı kurma fırsatı yakaladık. Gördüklerimizle tarihe seyahat ettiğimiz hissettim. 

Elif Ceyda Çelebi: Masal Atölyesi’ne katıldık. Önce hikâye dinledik. Daha sonra oradaki görevliler bize bilmece sordu. Cevabı salyangoz idi. Sonra yine hikâye dinledik. Ve taşlarla kendi hikâyemizi oluşturduk. Engelleri aşmak ile ilgili bir masal yazdık. Diğer arkadaşlarımız da farklı masallar oluşturdu. Herkese bu projeye katılmayı öneririm. 

Defne Kalyoncu: Masal Atölyesi’ne katıldım ben de. Çok eğlenceli geçti. Taş Masalları’nın yazarlarıyla tanıştık. Çok mutlu oldum. Ayasofya Müzesi’nde önemli bilgiler öğrendik.

Ahsen Tanış: Güzel bir projeydi. Hem müzeyi gezdik hem de etkinliklerde yer aldık. Biz kendi sınıfımız ile birlikte resim çizme etkinliğine katıldık. Ressam ablamız vardı orada. Kütüphane kapısını çizdim ben. Diğer sınıftan arkadaşlar taş boyama etkinliğine katıldı. Biz oradayken İl Milli Eğitim Müdürü geldi. Bizi tebrik etti. Çok faydalı bir proje. Devamı gelmeli.