Suriye İnsan Hakları Ağı (SNHR) yayınladığı raporda, mayıs ayında Esed'in yargısız infazlarla 15'i çocuk, 11'i kadın ve 9'u erkek 96 sivili öldürdüğünü duyurdu.
24 sayfalık raporda, suikast ve infazların, özellikle Esed rejim güçleri ve İran destekli Şii milislerin elinde yaygın ve sistematik bir sindirme aracına dönüştüğü iddia edildi.
Esed ve Şii milislerin sivil yerleşimlere döşedikleri kara mayınlarına basan 39'u çocuk 105 kişi hayatını kaybetti.
SHNR'nin raporunda Rus, İran ve Esed rejiminin sivillere yönelik ayrım gözetmeksizin yaptığı hava saldırılarının devam etmesinin çatışmasızlık anlaşmasını ihlal ettiğini belirtti.
Ortadoğuhaber'in aktardığına göre Raporda, Esed rejiminin ve Rus müttefikinin Suriye'deki çoğu tıbbi tesisi hedef aldığı, bombaladığı ve tahrip ettiği defalarca belgelendiğine dikkat çekerek, Kovid-19 salgını nedeniyle Suriye vatandaşlarının ölümlerinin birincil sorumluluğunun Esed rejimine ait olduğu belirtildi.
Sağlık çalışanlarına suikastlerini arttıran Esed rejimi yaklaşık 3 bin 329 sağlık personelini infaz etti.
Suriye'nin kuzeybatısındaki İdlib, neredeyse iç savaşın başından bu yana muhaliflerin ve rejim karşıtı silahlı grupların kalesi niteliğinde bulunuyor. İç göçle nüfusu 4 milyona ulaşan İdlib'in merkezi, 2015'te muhaliflerin kontrolüne geçti. İdlib, rejimin en yoğun hedef aldığı bölgelerin başında geliyor.
Türkiye, Rusya ve İran'ın katıldığı, 4-5 Mayıs 2017'deki Astana toplantısında, İdlib ve komşu illerin (Lazkiye, Hama ve Halep vilayetleri) bazı bölgeleri, Humus ilinin kuzeyi, başkent Şam'daki Doğu Guta ile ülkenin güney bölgeleri (Dera ve Kuneytra vilayetleri) olmak üzere 4 "gerginliği azaltma bölgesi" oluşturuldu. Ancak rejim ve İran destekli teröristler, ateşkes ilanıyla durumun muhafaza edilmesinin kararlaştırıldığı 4 bölgeden 3'ünü Rusya'nın hava desteği sayesinde ele geçirdi ve İdlib'e yoğunlaştı. Rejim güçlerinin Eylül 2018'de askeri yığınağına hız vermesi üzerine, Türkiye ve Rusya, 17 Eylül 2018'de ateşkesi güçlendirmek için Soçi'de ek mutabakata vardı. Saldırılarına kısa bir süre ara verdikten sonra yeniden başlayan rejim güçleri, Mayıs 2019'da bölgeyi tümüyle ele geçirmek için kara operasyonu düzenledi.
Rejim ve destekçileri bu tarihten itibaren, Kefrenbude, Han Şeyhun, Maraatinüman, Serakib gibi büyük ilçelerin yanı sıra İdlib'in güneyi ve güneydoğusu, Hama'nın kuzey ve doğu kırsalı ile Halep'in güney ve batı kırsalında çok sayıda yerleşimi yoğun topçu ve hava saldırıları neticesinde ele geçirdi.
17 Eylül 2018'deki Soçi mutabakatından bu yana rejim ve destekçilerinin İdlib'e saldırılarında 1800'den fazla sivil can verdi. Ocak 2019'dan beri Türkiye sınırı yakınlarına göç edenlerin sayısı 1 milyon 767 bine ulaştı.