AA
BM, 13 Nisan'da İtalya'nın Cenevre kentinde "KDC'de çatışmalardan doğan insanlık krizini çözmek amacıyla" konferans düzenleyecek.
KDC Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Leonard She Okitundu, basına yaptığı açıklamada, KDC'den hiçbir temsilcinin Cenevre'deki toplantıya katılmayacağını söyledi.
Okitundu, "Hükümetimiz, ülkedeki krizin üstesinden gelmek ve çatışmalardan zarar gören vatandaşlara yardım etmek için kendi imkanlarını kullanacak." dedi.
Konferansta, KDC'deki krizin çözüme kavuşturulması için toplanması hedeflenen 1,6 milyar dolarlık miktarı abartılı bulan Okitundu, Devlet Başkanı Joseph Kabila yönetimindeki hükümetin krizden etkilenenlere yardımcı olmak amacıyla 18 ayda 100 milyon dolar harcama yapacağını ifade etti.
- BM raporuna tepki
BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK), Şubat 2017'de KDC'de devam eden şiddet olayları hakkında rapor hazırlamış, olayların "olağanüstü boyutlarda insani felakete yol açacağı" uyarısında bulunmuştu.
Raporda, yaşanan şiddet olaylarının büyük bir kısmını gasp, yağma ve tahribat dahil olmak üzere mülkiyet haklarının ihlali oluşturduğundan bahsedilmiş, ülkede insan hakları ihlallerinden doğan 4 bin 700 civarında fiziksel taciz, işkence, cinayet, keyfi tutuklama, zorla çalıştırma, zorla evlilik ve tecavüz olaylarının yaşandığı belirtilmişti. Ayrıca, 3 milyon kişinin yaşadığı Tanganyika bölgesinde şiddet olaylarının hızla yayılmasından dolayı 630 bin kişinin yerinden edildiği öne sürülmüştü.
KDC yönetimi, raporun gerçekleri yansıtmadığını ve ülkedeki krizin kritik düzeyde olmadığını savunarak BM'nin gerçekleri manipüle ettiğini iddia etmişti.
- Ülkedeki şiddet olayları
KDC'de iki kabile arasında üç haftadır devam eden şiddet olaylarında 60 kişinin hayatını kaybettiği bildirilmişti.
Ülkenin kuzeydoğusunda yer alan Ituri eyaletindeki Bunia kenti piskoposu Dieudonne Uringi, yaptığı açıklamada, Djugu yerleşkesinde Lendu ve Hema kabileleri arasında üç haftadır süren çatışmalarda 60 kişinin yaşamını yitirdiğini, 25 kişinin ağır yaralandığını söylemişti.
Öte yandan, ülkenin doğusu da yaklaşık 20 yıldır doğal kaynakların kontrolünü sağlamaya çalışan silahlı grupların saldırıları ve etnik grupların çatışmalarına sahne oluyor.