Putin, 24 yıl sonra gerçekleştireceği ilk ziyaret öncesinde Kuzey Kore basınına yazdı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 24 yıl sonra gerçekleştireceği ilk ziyaret öncesinde Kuzey Kore basınına yazdığı makalede iki ülke arasında Batı tarafından kontrol edilmeyen alternatif ticaret ve anlaşma mekanizmaları inşa edileceğini söyledi.

18 Haziran 2024 Salı 14:36
Dünya Haberleri

IHA



Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kuzey Kore'ye gerçekleştireceği resmi ziyaret öncesinde Kore İşçi Partisi'nin (WPK) resmi yayın organı olan Rodong Sinmun Gazetesi'nde bir makale yayınlayarak ikili ilişkilere ilişkin görüşlerini dile getirdi. Rusya ve Kuzey Kore dostluğunun uzun bir geçmişe dayandığını vurgulayan Putin, "Benim 2000 yılında Pyongyang'a yaptığım ziyaret ve Kuzey Kore Ulusal Savunma Komisyonu Başkanı Kim Jong İl'in ertesi yıl Rusya'ya yaptığı ziyaret, iki ülke arasındaki ilişkilerde yeni ve önemli bir dönüm noktası teşkil etmiştir" diyen Putin, "Kuzey Kore'nin şimdiki lideri Kim Jong-Un , kendisinden önceki liderler, seçkin devlet adamları ve Rus halkının dostları olan Kim Il Sung ve Kim Jong Il tarafından ortaya konan çizgiye güvenle bağlı kalmaktadır. Geçen yıl Eylül ayında Rusya'nın Vostochny Uzay Üssü'nde yaptığımız görüşmede buna bir kez daha ikna oldum" ifadelerini kullandı.

PYONGYANG'IN MOSKOVA'YA YÖNELİK DESTEĞİNE ÖVGÜ

Rusya ve Kuzey Kore'nin çok yönlü ortaklığı daha önce olduğu gibi şimdi de aktif bir şekilde geliştirdiğine dikkat çeken Putin, "Kuzey Kore'nin Rusya'nın Ukrayna'da yürüttüğü özel askeri operasyonları kararlılıkla desteklemesini, önemli uluslararası meselelerde bizimle dayanışma içinde olduğunu ifade etmesini ve BM'de ortak çizgiyi ve duruşu sürdürmesini takdirle karşılıyoruz" dedi. Destekçileri olan Pyongyang'ın "Batı grubunun" çok kutuplu bir dünya düzeninin kurulmasını engelleme hırsına kararlılıkla karşı çıktığını belirten Putin, ABD ve destekçilerinin amaçlarının Rusya'yı "stratejik yenilgiye" uğratmak olduğunu ifade etti.

"EŞİT DİYALOĞA HAZIRIZ"

Rusya'nın geçmiş ve gelecekle ilgili en karmaşık meselelerde dahi "eşit diyalog kurmaya" hazır olduğunun altını çizen Putin, "Kısa bir süre önce Moskova'da Rus diplomatlarla yaptığım görüşmede de bunu tekrar dile getirdim" ifadelerini kullandı. "Düşmanlarımız Kiev'deki neo-Nazi yönetimine para, silah ve istihbarat sağlamaya devam ediyor. Batı'nın sunduğu modern silah ve teknik ekipmanların Rusya topraklarına saldırmak için kullanılmasına izin veriyor ve onları cesaretlendiriyor" diyen Putin, "Ancak umutsuzca çaba sarf etmelerine rağmen, Rusya'yı baskı altına alma ve izole etme girişimleri hüsrana uğradı" görüşlerine yer verdi.

KUZEY KORE'YE DESTEK SÖZÜ

Putin, Kuzey Kore'nin ABD'nin on yıllardır süren ekonomik baskı, provokasyon, şantaj ve askeri tehditlerine rağmen kendi çıkarlarını etkili bir şekilde savunuyor olmasından memnuniyet duyduklarının altını çizdi. "Rusya, Kuzey Kore'yi ve onun kahraman halkını kurnaz, tehlikeli ve saldırgan düşmana karşı yürüttüğü bağımsızlık, özgürlük ve kalkınma mücadelesinde dün desteklediği gibi bundan sonra da her zaman destekleyecektir" ifadelerini kullanan Putin, "Ortak çabalarımızla ikili işbirliğini daha üst bir seviyeye taşıyacağımıza ve bunun da işbirliğinin geliştirilmesine, egemenliğimizin güçlendirilmesine, ekonomik ve ticari ilişkilerin derinleştirilmesine, insani yardım alanındaki bağların geliştirilmesine ve iki ülke vatandaşlarının refahının arttırılmasına katkıda bulunacağına inancımız tamdır" dedi.

Uluslararası ilişkilerin daha demokratik ve istikrarlı hale getirilmesi için yakın iş birliğine hazır olduklarını vurgulayan Putin, "Batı tarafından kontrol edilmeyen alternatif ticaret ve karşılıklı anlaşma mekanizmaları geliştireceğiz. Gayri meşru tek taraflı kısıtlamalara hep birlikte direneceğiz. Aynı zamanda Avrasya'da eşit ve bölünmez bir güvenlik mimarisi inşa edeceğiz" ifadelerini kullandı.

24 YIL SONRA KUZEY KORE'Yİ ZİYARET EDECEK

Kuzey Kore'yi 24 yıl aradan sonra ilk kez ziyaret edecek olan Putin'in 2 gün sürecek temasları kapsamında ülke lideri Kim Jong-Un ile bir araya gelmesi bekleniyor. İkilinin, savunma başta olmak üzere birçok alanda işbirliğini güçlendirmeye dönük kararlar alabileceği belirtiliyor.