Putin'in beyni SAVTEK Dergi'ye konuştu: Batı artık Türkiye'yi kaybetmekten korkuyor

SAVTEK Dergi Genel Yayın Yönetmeni Yusuf Alabarda'ya konuşan Putin'in beyni olarak bilinen Aleksandr Dugin, “Çatışmanın her iki tarafı için de onlar için, bizim için ve Batı için, Türkiye'yi kaybetmek çok acı verici olacaktır. Batı artık Türkiye'nin bir aldatmaca olduğunu düşünmüyor. Bence Türkiye'yi kaybetmenin çok tehlikeli olduğunu düşünüyorlar.” dedi.

1 Kasım 2024 Cuma 13:35
Dünya Haberleri





Putin'in beyni olarak bilinen Aleksandr Dugin SAVTEK Dergi Genel Yayın Yönetmeni Yusuf Alabarda'ya konuştu. Dugin Türkiye'nin yeni küresel düzende izlediği diplomasiyi değerlendirdi. Erdoğan'ın zeki bir lider olduğunu belirten Dugin, Batılı devletlerin artık Türkiye'yi kaybetmekten korktuğunu söyledi. Aleksandır Dugin'in gündeminde BRICS'e karşı artan ilgi ve ABD seçimleri de vardı. Dugin'in verdiği röportajın tüm detayları SAVTEK Dergisinin kasım sayısıyla okurlarla buluştu.

Rus Siyaset Bilimci Alaksandır Dugin Türkiye'nin diplomasi trafiği ve BRICS ile ilişkileri konusunda SAVTEK Genel Yayın Yönetmeni Yusuf Alabarda'ya konuştu. Dugin Erdoğan'ın çok titiz bir diplomasi yürüttüğünü söyledi. Rusya-Ukraya savaşında Türkiye'nin takdir edilecek diplomatik adımlar attığını belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın barışçıl ve tarafsız rolüne minnettar olduklarını söyleyen Dugin, "Mevcut durumda Rusya ve Türkiye arasındaki ilişkilerin her iki ülke için de çok önemli olduğunu düşünüyorum. NATO ülkesi olmaktan vazgeçmeyen Sayın Erdoğan'ın siyasetini çok takdir ediyoruz. Rusya ile tüm bağlarını koparmadı. Çok ama çok dengeli bir siyaset sürdürüyor. Bizim için Türkiye'nin mevcut çatışmada tarafsız olması ve dengeli bir tutum sergilemesi zaten yeterli. Bunu takdirle karşılıyoruz. Sayın Erdoğan'ın aşamayacağı bazı sınırlar olduğunu anlıyoruz ve tarafsız pozisyonunu koruyarak yaptığı şey için kendisine minnettarız. Bu da ilişkilerimizi daha da iyi hale getirme umudumuz açısından oldukça ciddi bir gerekçe. Kendisinin Rusya'ya ve bizim desteğimize güvendiğini düşünüyorum ve BRICS üyeliğine başvurma kararı çok zekice. Bu da onu zorluyor ve güçlendiriyor." dedi.

Putin'in beyni Dugin Batı'nın hem Rusya hem de İsrail konusunda Türkiye'ye yönelik baskısını da eleştirdi. Baskı devam ederse Türkiye'nin Batı'dan uzaklaşabileceğini bunun da batı tarafından göze alınmayacağını söyledi.

"BATI BASKILARINI SÜRDÜRÜRSE TÜRKİYE'Yİ TAMAMEN KAYBEDECEK"

Batı'nın Türkiye üzerindeki baskısını değerlendiren Dugin, NATO'nun ikinci ordusu Türk ordusudur. Devasa ve çok güçlü bir bölgesel oyuncu. Dolayısıyla Türkiye ile bu tarafsızlığa ve dengeli ilişkilere sahip olmanın bizim için bir mucize olduğunu düşünüyorum, bu da atomik güçlerin yaratılması ve Türkiye ile büyük ekonomik ilişkilerle tam olarak bu yeni fırsatları önümüze açıyor. Yani bizim için çözüm, sizin için de çözümdür. Ama eğer Batı, baskılarını sürdürecek ya da artıracak olursa, Türkiye'yi tamamen kaybedecek. Onlar için Türkiye'nin de tarafsız olması çözümdür çünkü daha az tarafsızlık Batı yönünde Türkiye'nin dengesini bozacaktır. Dolayısıyla Türk iç siyaseti, Türk uluslararası siyasetine dayanıyor ve bu da tarafsızlık ve denge anlamına geliyor. Yani Türkiye, çatışmanın her iki tarafı için de iyi ilişkilerin tadını çıkarabilir. Çatışmanın her iki tarafı için de onlar için, bizim için ve Batı için, Türkiye'yi kaybetmek çok acı verici olacaktır." şeklinde konuştu.

"TÜRKİYE'Yİ KAYBETMENİN ÇOK TEHLİKELİ OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORLAR"

Stratejist Aleksandr Dugin, ABD ve Batılı devletin bugüne kadar Türkiye üzerinde yaptıkları planlara da değindi.

Dugin, "Batı artık Türkiye'nin bir aldatmaca olduğunu düşünmüyor. Bence Türkiye'yi kaybetmenin çok tehlikeli olduğunu düşünüyorlar. Türkiye'yi az veya çok kontrol alanının dışında tutmanın kayıpları; çok daha radikal, köklü değişimler hariç Türkiye'nin yaptığı her şeyi kabul etmekten daha kötü sonuçlanacaktır. Dolayısıyla Erdoğan'ın bunu çok iyi anladığını ve çok güvenli bir pozisyonda hareket ettiğini düşünüyorum. Bu yüzden zaman zaman çok aldığı görülüyor. Ama bence o çok iyi bir siyasi lider ve sanıyorum Batı ile ilişkiyi kesme riski yok. Batı, Türkiye'yi Türkiye'nin ulusal çıkarlarına aykırı olan şeyleri yapmaya zorlayacak konumda değil. Dolayısıyla Batı, durumu olduğu gibi ve Erdoğan'ı da olduğu gibi kabul etmek zorunda." dedi.

"ERDOĞAN'I DEVİRMEYE ÇALIŞTILAR VE BAŞARISIZ OLDULAR"

Batılı küreselcilerin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı devirmeye çalıştıklarını ancak ve başarısız olduklarını söyleyen Dugin, "Bence batılı küreselciler Erdoğan'dan gerçekten nefret ediyor ama buna karşı bir şey yapamazlar çünkü kapasiteleri sınırlı. Erdoğan'ı devirmeye çalıştılar ve başarısız oldular. Kendisi her zaman farklı kesimlerden gelen saldırılar altında. Ancak o, gelenekçi biri. O egemen Türkiye'den yana ve şimdi darbe girişiminden sonra ordunun büyük desteğine sahip. Ciddi bir grup Kemalist de dahil olmak üzere Erdoğan, Amerikan derin devleti kadar kötü düşünmeyen Türk derin devletinin desteğine sahip." ifadelerin kullandı.

Dugin eski dünya düzenin artık geçerliliğini yitirdiğine dikkati çekti. Yeni ve çok kutuplu bir düzenin yaşanan krizlere çözüm üretebileceğini söyledi.

"BRICS Birleşmiş Milletlerin yerini alacak" diyen Dugin, "BRICS, insanlığın geri kalanının, batı hariç insanlığın yeniden örgütlenmesidir. BRICS içinde çözülmesi gereken ilk sorun, dolar sisteminin yerine çok kutuplu para biriminin getirilmesi. Dolayısıyla rezerv para tek kutuplu değil, çok kutuplu olmalı. Rezerv para biriminin emisyon hakkına sahip tek bir güç, tek bir medeniyete ait devlet ya da örgüt olmamalı. Dolayısıyla bu sorunu çözmemiz gerekiyor. BRICS'e katılan tüm ülkelerin grupları finansörden oluşuyor ve bu dolar emperyalizmini nasıl değiştireceklerini konuşuyorlar. BRICS'in bir süre sonra Birleşmiş Milletler Örgütü'nün yerini alacağını düşünüyorum. Çünkü BRICS, ortaya çıkan gerçek çok kutupluluğu yansıtıyor. Birleşmiş Milletler ise iki süper güçten oluşan eski Yalta dünya düzenini yansıtıyor. Ve biz artık süper güç falan değiliz. Yeni süper güçler ortaya çıktı. Dolayısıyla Birleşmiş Milletler ve Batı liderliğindeki demokrasiler ligi gerçeği yansıtmıyor. Tek kutuplu sistem, hâlâ tam olarak yerleşmiş değil ama çoktan eskimiş durumda. O nedenle BRICS'in tam da gerçek Birleşmiş Milletler'in olması gereken şey olduğunu düşünüyorum. Ve bence BRICS'in gelişiminde birbiri ardına gelen sorunları çözme yolunda atılacak son adım, Batı'yı BRICS'e davet etmek olacak." şeklinde konuştu.

VE ABD SEÇİMLERİ VE TRUMP'A SUİKAST İDDİASI

Aleksandr Dugin Trump'ın seçimleri kazanması durumunda yaşanacaklara ayna tuttu. Suikast iddiaları gündemdeyken ABD derin devletinin Trump'ı ortadan kaldırmak istediğini açıkladı.

Dugin ABD seçimleri ve Trump hakkındaki açıklamalarını şöyle sonlandırdı;

Trump'ın ikinci gelişi, ikinci dönemi, ilk dönem gibi sıradan bir şey değil, bir eğilim olduğu anlamına gelecektir. Ve eğer Amerikalı seçmenlerin çoğunluğu tarafından desteklenen bir eğilim varsa. O halde liberal küreselcilik sona ermiş demektir. Birleşik Devletler Trump'ı ortadan kaldırmaya çalışıyorlar.Çünkü Trump alternatif bir ideoloji.Bu ideoloji, Amerikan ideolojisi; Amerika'nın ulusal devlet olarak merkeze konulduğu ve çıkarlarının, tarihinin, kimliğinin, değerlerinin, derin devletin gündeminin tam tersi bir oluşum.Dolayısıyla Trump'ın bu kampanya sırasında ya da belki başkanlığa geldikten sonra öldürülmesi ya da başka bir şey olması çok mümkün, çok muhtemel.Çünkü bu iki dünya vizyonuyla ilgili: küreselci dünya vizyonu ile Trumpçı dünya vizyonu.Ve eğer Trump'ın dünya görüşü galip gelirse, bu küreselleşme döneminin sonu anlamına gelecek.Bu da liberal elitlerin çoğunluğu için bu ağın içine gömülü dünyanın sonu ve felaketi anlamına geliyor.Tacker Carlson ile bu yıl kış aylarında Moskova'da konuştuğumda, Trump'ın öldürülmekten çok korktuğunu söyledi.

* Dugin'in verdiği röportajın tüm detayları SAVTEK Dergisi'nin kasım sayısıyla okurlarla buluştu.