Yeni Şafak
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avaza Zirvesi'nde Türkmen gazının Türkiye üzerinden Avrupa'ya nakledilmesi için hemen çalışmaya başlanması gerektiğine dikkat çekti. İlk kez 1996 yılında gündeme gelen dev proje için üç kez adım atıldı. Ancak her defasında engellendi. Proje bu kez Türkiye, Türkmenistan ve Azerbaycan'ın kararlılığıyla hayata geçmeye çok yakın...
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Türkmenistan Devlet Başkanı Serdar Berdi Muhammedov'un 3'lü mutabakatı, 26 yıllık bir rüyanın gerçeğe dönmesi için atılan ilk adım oldu. Proje hayata geçirilirse, Türkmenistan'ın milyarlarca metreküp doğal gazı Türkiye ve Avrupa'ya akacak.
Türkmen gazının Türkiye üzerinden Avrupa'ya taşınması projesi ilk olarak 1996 yılında gündeme geldi. O tarihte ABD, Türkmen gazının Hazar Denizi altından Bakü'ye, oradan da Gürcistan ve Türkiye üzerinden Avrupa'ya taşınmasını önerdi. Türkiye'nin de içinde yer aldığı heyetler, konu ile ilgili teknik çalışmalar yürüttükten sonra 1999'da Türkmenistan, Azerbaycan, Gürcistan ve Türkiye, İstanbul'da boru hattı inşası ile ilgili anlaşmalar imzaladı. Ancak Rusya ve İran'ın bu karşı çıkmasıyla proje fiilen rafa kalktı.
2006 yılında Rusya-Ukrayna arasında yaşanan doğal gaz krizi sonrasında Türkmen gazı bir kez daha gündeme geldi. Hazar'ın altından 100 km uzunluğunda olacak hatla Azerbaycan'a taşınması düşünülen gazın rotası da Tengiz-Türkmenbaşı-Bakü-Tiflis-Erzurum ve Avrupa olarak belirlendi. Ancak o dönem Rusya Devlet Başkanı olan Medvedev, kıyıdaş ülkelerin Hazar'ın paylaşımı konusunda nihai anlaşmaya varmadığını belirterek itiraz edince, proje bir kez daha rafa kalktı.
2011 imzaları bile atılan bir sonraki proje ise Türkmen gazının İran-Türkiye-Bulgaristan üzerinden Avrupa'ya nakli oldu. 4 bin kilometrelik bir hatla Avrupa'ya yıllık 30 milyar metreküp doğal gaz taşınması kararlaştırılan proje de ABD'nin İran yaptırımları nedeniyle hayata geçirilemedi. Bu projede, Türkiye ile Türkmenistan arasında teknik çalışmalar için imzalar bile atılmıştı.
2018 yılında Kazakistan, Azerbaycan, Rusya, İran ve Türkmenistan, Hazar Denizi'nin hukuki statüsüyle ilgili anlaşmayı imzaladı. Bu anlaşmanın ardından Türkmen gazı bir kez daha gündeme geldi. Azerbaycan, Türkiye ve Türkmenistan arasında teknik görüşmeler Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türkmenistan ziyareti ile siyasi iradeye dönüştü. 2030 yılına kadar adım adım hayata geçirilmesi öngörülen projeyle, yılda 80 milyar metreküp gaz üreten Türkmenistan'ın üretimi 65 milyar metreküp daha artıracağı belirtiliyor. Projenin gerçekleşmesi ile oluşturulacak hattan kademe kademe 30 milyar metreküpe kadar gaz taşınabileceği belirtiliyor.
Yeni Şafak'ın haberine göre, Türkmenistan'daki görüşmenin tarihi bir adım olduğunu söyleyen TESPAM-Türkiye Enerji Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi Başkanı Oğuzhan Akyener, "Önce üçlü mekanizma oluşturulacak. Bu üçlü mekanizma ilk önce, Türkmenistan hangi yıl, ne kadar gaz üretebilir, Ne kadar ihraç edebilir, sonra da bunu nasıl taşıyacağız, ne inşa etmemiz gerekiyor araştırması yapılacak. Türkmenistan'dan, Azerbaycan'ın şehrin yakınlarına olacak şekilde bir doğal gaz boru hattı için ne kadarlık bir hat yapılabiliyor? Bunların maliyeti çıkarılacak. Daha tam takvim belirlenmedi ama 2035'de adım atılması bekleniyor. Bu hat ile Türkmenistan mevcut doğal gaz ihracat kapasitesine
65 milyar metreküp ekleyebilir. Türkiye bundan her türlü kazanç sağlayabilir. Birincisi üretimde yer alabiliriz. İkincisi, ürettiğimiz gazı kendimize de alabiliriz. Üçüncüsü sevkıyatından para kazanırız. Dördüncüsü diplomatik anlamda güçleniriz. Türkmenistan'ın batı ucundan doğu ucuna kadar bin
100 kilometre uzunluğunda boru alt yapısı gerekiyor. Eğer biz yapmazsak Çin zaten Almanya'yla alakalı hamlelerini yapıyor. Türkmenistan için de aslında bulunmaz fırsat. Türkmenistan'da böyle bir alt yapı olursa Kazakistan ve Özbekistan'dan da gaz gelir" diye konuştu.
Hattın açılmasının Türkiye'yi bölgenin gaz merkezi yapacağını vurgulayan eski BOTAŞ Genel Müdürü Gökhan Yardım, "Türkmenistan dünyanın önemli doğal gaz ağına sahip. Avrupa, Rusya'yla Ukrayna Savaşı'ndan sonra Rus doğal gazı almayı kesti. Çok az bir miktar Orta Avrupa ve İtalya'ya gidiyor. O yüzden yeni, ucuz doğal gaz kaynaklarına ihtiyaçları var. İlk etapta Azerbaycan düşünüldü ama yatırım yapılması lazımdı. İkinci etapta Türkmenistan oldu. 2001 yılında Türkmenistan'la 16 milyar metreküp gaz alımı için anlaşılmıştı ama Hazar'ın statüsünden dolayı gerçekleşememişti. Eğer gerçekleşirse, Türkiye üzerinden Avrupa'ya rahatlıkla gider. Bu durum Türkiye'ye de büyük fayda sağlar. Avrupa'da gaz merkezi olma konusunda büyük adım atılmış olur" dedi.