15 Temmuz hain darbe girişimini engellemeye çalışanlardan biri de İsmail Acur'du. O gece ilk olarak İstanbul Emniyet Müdürlüğüne, oradan Saraçhane'deki İstanbul Büyükşehir Belediyesine gitti.
Darbeci hainlerin karşısına dikilen Gazi İsmail Acur, kurşunların hedefi oldu. Acur, 8 yıldır boynunda kurşunla yaşıyor. Kurşun, şah damarı ile omurilik arasında olduğu için cerrahi müdahale yapılamıyor.
"ARALIKSIZ ATEŞ EDİYORLARDI"
Verilen mücadelenin gençlere örnek olmasını isteyen 15 Temmuz Gazisi Acur, o karanlık ve kanlı geceyi TRT Haber'e şöyle anlattı:
Cumhurbaşkanımızın meydanlara sokağa çıkın talimatlarıyla çıktık. Aralıksız ateş ediyorlardı. Yanımda vurulanlar, düşenler. Yani çok kötüydü. Baya yaralılar vardı. Geldik biz yaraları taşıdık.
Eşim aradı. "İsmail neredesin? Biz korkuyoruz, çocuklar korkuyor, neredesin?" O arada da telefon elimden uçtu. Telefonu arıyorum. Vurulmuşum o anda. Ondan sonra belki de telefon kurtardı işte. Karartı geldi gözüme. Attım elimin içine gözüm düştü.
"GÖZÜM DEĞİL, CANIM DA FEDA OLSUN"
Ben vatanım uğruna çıktım. Gözüm değil canım da feda olsun. Kurşun da boynumda. Geceleri yatamıyorum, sızı, ağrılar var ama vatanıma feda olsun. Tek gerçeğimiz, vatanımız, bayrağımızdır. Vatanımıza illa ki sonu ölüm de olsa vatanımıza sahip çıkacağız.
Biz nasıl biz bizden önceki nesilleri örnek aldıysak atalarımızı, onlar da bizi abilerini örnek alsınlar. Vatanımıza, bayrağımıza sahip çıksınlar. Ne olursa olsun. Tek kalıcı tek gerçek vatanımız. Vatanımıza canımız feda.