AA
Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ile "Kaplan Pençesi 2020 Tatbikatı"nı yerinde takip etmek üzere Aksaz Deniz Üs Komutanlığı'na geldi.
Komutanlıkta, Donanma Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu ve diğer yetkililer tarafından karşılanan Akar ve TSK komuta kademesi, Güney Görev Grup Komutanlığı Üs Savunma Harekat Merkezi'ne geçerek tatbikata ilişkin brifing aldı. Daha sonra personele hitap eden Akar, Deniz Kuvvetlerinin şanlı tarihinden aldığı güçle yapılması gereken ne varsa başarıyla yerine getirdiğini, bundan sonra da yerine getirmeye devam edeceğini ifade etti.
Akar, Türk Silahlı Kuvvetlerinin temel vazifesi olan egemenlik, bağımsızlık, milletinin güvenliğini sağlamak için yapılması gerekenleri kararlılıkla yerine getirdiğini belirterek, "Başta FETÖ, PKK/YPG, DEAŞ olmak üzere her türlü tehdit ve tehlikeye karşı 'ölürsem şehit, kalırsam gazi' anlayışı içinde mücadelemizi bugüne kadar sürdürdük, büyük başarılar elde ettik. Yine aynı kararlılıkla mücadelemizi sürdüreceğiz." diye konuştu.
Ege, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs'ta tüm sorunlara diyalogla, görüşmeler ve iyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde siyasi çözümlerin bulunmasından yana olduklarını vurgulayan Akar, şunları söyledi:
"Bununla ilgili yapılması gereken ne varsa yapmak için hazır olduğumuzu söyledik. Dün de bugün de aynı noktadayız. Konuşmalarla, görüşmelerle bu problemlerin çözülebileceğini, bunları çözmek için bize düşen neyse bunlara, diyaloğa hazır olduğumuzu söylüyoruz. Bir tarafta istikşafi görüşmeler diğer tarafta güven artırıcı önlemler çerçevesindeki görüşmeler, ayrıca Cumhurbaşkanımızın, NATO Genel Sekreteri ile mutabık kaldığı ayrıştırma usulleri görüşmelerinde var olduğumuzu, bunlara katılmayı arzu ettiğimizi, bunları görüşebileceğimizi söylüyoruz. Fakat maalesef komşumuz bu konuda son derece yavaş, isteksiz fakat diğer taraftan da bir o kadar özellikle basın yoluyla her türlü gerçek dışı iddialarda, taleplerde bulunmakta, gerçekleri saptırmaya devam etmektedir."
Türkiye’nin bu konularda her türlü açıklamayı yaparak gerçeklerin anlaşılması için gayret gösterdiğini ifade eden Akar, şöyle konuştu:
"Biz gerginlikten, gerginliğin tırmanmasından yana değiliz. Bir an önce barışın ve huzurun gelmesinden yanayız. Maalesef gerginliği tırmandıranlar komşumuz. Gerginliği artıranlar komşumuz, diyalogdan kaçanlar komşumuz. Bütün ellerinden geleni yapıyorlar fakat biz de diyoruz ki tüm bunlara rağmen elimizden geleni yapacağız ve hiçbir şekilde ülkemizin, milletimizin hak, alaka ve menfaatlerini çiğnetmeyeceğiz, hiçbir oldubittiye izin vermeyeceğiz, Türkiye'nin ve KKTC'nin içinde olmadığı hiçbir çözümün de çözüm olmayacağını herkesin bilmesi gerektiğini tekrar tekrar dile getiriyoruz."
- "Beyhude bir gayrettir"
"Komşumuz ne yapıyor?" diye soran Akar, "Komşumuz üç ayda 46 NAVTEX, 1 Ekim’den itibaren de Ege ve Doğu Akdeniz’de toplam 22 eğitim sahası ilan etti. Bunlardan sadece ikisini kullandı. Bunların iyi komşuluk ilişkilerinin karşıtı olduğunu da kendilerine bir kez daha hatırlatmak istiyorum." ifadelerini kullandı.
Bakan Akar, Türkiye ve Yunanistan arasında Ege ve Doğu Akdeniz'deki sorunlara işaret ederek "Bu sorunları bir şekilde Yunanistan'ın çekilip, bunun sanki Türkiye ile AB arasında bir sorunmuş gibi göstermeye çalışması gerçeklere tamamen aykırı. Sorun varsa, Türkiye ile Yunanistan arasındaki sorunlardır. Bu problemleri Türkiye-AB olarak göstermeye çalışıyorlar. Bu kesinlikle gerçekleri yansıtmamaktadır, beyhude bir gayrettir." dedi.
Dünyanın hiçbir yerinde 6 mil kara suyu, 10 mil hava sahası olmayacağını herkesin bildiğine ve bunu ABD’lilerin de ifade etmeye başladığına işaret eden Akar, şu açıklamalarda bulundu:
"Anlaşma yapılmış, bu anlaşmalara göre 23 adanın silahsızlandırılması... Gayri askeri statüde olması gerekirken bunlar silahlandırılıyor. Bunları kabul etmemiz mümkün değil. Oradaki 26 ada silahlandırılmış durumda. Anlaşmaya aykırı. Kim bozuyor anlaşmaları? Bunların bilinmesi lazım. Burada birtakım oldubittilerle birtakım yerlere varmaya çalışıyorlar. Türkiye'nin hak alaka ve menfaatlerini korumakta, kollamakta azimliyiz, kararlıyız ve buna da muktediriz."
- “Kararın yanlış olduğunu görmesini bekliyoruz”
Hulusi Akar, savunma sanayisi konusunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde yüzde 70'lere ulaşan yerlileşme ve millileşme oranına ulaşıldığını hatırlatarak, bunların daha ileri gitmesinin önemine değindi.
Bu konuda yapılması gereken ne varsa yoğun şekilde yapmayı sürdüreceklerini vurgulayan Akar, ABD'nin S-400'lere ilişkin yaptırım kararına yönelik şu değerlendirmelerde bulundu:
"CAATSA'nın hem komşumuz hem de müttefikimiz olan bazılarını sevindirmesini hayretle karşılıyor ve not ediyoruz. Bunun bilinmesi lazım. 1982'lerden itibaren bir hava savunma ihtiyacımız var. Bu ihtiyacımızı karşılamak için çeşitli çalışmalar yapıldı. 90'larda bu çalışmalar yoğunlaştı. Özellikle 2011'de Suriye'deki olaylarla birlikte bu ihtiyacımız arttı. Burada saklı, gizli bir şey yok. Her şey açık. Son derece şeffaf görüşmelerle, konuşmalarla bu tedarik süreci başladı, gerçekleşti. Şu anda muayene ve kontroller yapılmakta. Bizim siyasi, askeri, ekonomik ve teknolojik faktörler çerçevesinde yaptığımız planımız var. Bu plan çerçevesinde faaliyetlerimiz planlandığı şekilde devam etmektedir. Olaylara soğukkanlı şekilde baktığımızda ABD'nin bu aldığı kararın yanlış olduğunu görmesini ve bu karardan bir an önce dönmesini, bu kararın sadece Türkiye'yi değil aynı zamanda NATO ittifakını, aynı zamanda da ABD'nin buradaki birtakım çalışmalarını da olumsuz etkileyeceğini görmelerini bekliyoruz. Bu konuda biz aldığımız karar çerçevesinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz."
- Kaplan Pençesi 2020 Tatbikatı
Kaplan Pençesi 2020 Tatbikatı, Aksaz bölgesi ve Akdeniz'in uluslararası suları ile hava sahasında icra ediliyor.
Muharip Hava Kuvvetleri Komutanlığının kontrol ve yönetiminde, fiili uçuşlu ve atışlı olarak gerçekleştirilen müşterek tatbikatla, TSK'nın hava sahası kontrol usul ve yöntemleri ile koordinasyon usullerini deneyerek geliştirmek, yeni taktik ve yöntemlerin uygulanabilirliğini kontrol etmek amaçlanıyor.
Tatbikatta, 21 uçak, bir helikopter, bir fırkateyn, 2 hücum bot, bir yardımcı gemisi, İHA'lar ile çeşitli hava savunma sistemleri de görev alıyor.