AA
Kurum, İLBANK Sosyal Tesisleri'nde düzenlenen "100 Günlük İcraat Programı Basın Buluşması" programıyla Başkent'teki medya temsilcileriyle bir araya geldi.
Ordu'da yaşanan sel felaketine zarar gören vatandaşlara "geçmiş olsun" dileklerini ileten Kurum, yaralılara da acil şifalar diledi.
Bakanlığa ait ekiplerin sel felaketinin yaşandığı bölgede sahada olduğuna ve gerekli çalışmaların Valilik koordinasyonunda yapıldığına işaret eden Kurum, Ordu Valisi Seddar Yavuz ile bizzat görüştüğünü söyledi.
Kurum, "Gerekli tedbirleri devletimiz anında inşallah alacak. Biz de Bakanlık olarak vatandaşlarımızın bu zarardan en az etkilenmesi noktasında üstümüze düşenleri hızlı bir şekilde yerine getireceğiz. Cuma günü de biz bakanlık ve bağlı kuruluşlarımızla birlikte orada orada olup, hasar tespitleri sonrasında yapılabilecek ne varsa bunları hızlı bir şekilde yapma gayreti içerine gireceğiz." diye konuştu.
- "Sektöre uzak değilim"
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle kurulan yeni kabinenin Çevre ve Şehircilik Bakanı olduğunu hatırlatan Kurum, "Sektöre çok uzak değilim, sektörün içinden gelen biriyim. İnşallah bu sistemle birlikte hızlı karar alan, sahada hızlı uygulamalar yapan bir yapı içerisinde bakanlığımız çalışacak. Önceliğimiz insan, çevre, devlet olacak. Akabinde vatandaşlarımıza hızlı hizmet etmek adına alınması gereken kararları yine hızlı bir şekilde alacağız." ifadelerini kullandı.
Bu konuda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan 100 günlük eylem planı içerisinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığına ilişkin 39 madde olduğunu anımsatan Kurum, bu maddelere ilişkin detayları hazırladığı sunumla anlattı.
- Kanal İstanbul Projesi
Bu maddelerden ilkinin Marmara ile Karadeniz'i birbirine bağlayacak, "Kanal İstanbul Projesi" olduğunu aktaran Kurum, şöyle devam etti:
"Bu asrın projesi diyeceğimiz İstanbul'a ve ülkemize değer katacak çok önemli bir proje. 43 kilometre uzunluğundaki kanalın her iki tarafında yatay mimarinin hakim olduğu, 4 katı geçmeyen, içinde fuar, üniversite alanlarının ve üniversite alanlarının içinde her türlü eğitimin, araştırmanın, Ar-Ge çalışmasının yapılabileceği mekanlar, sosyal donatı anlamında, çocuklarımızın, gençlerimizin yaşlılarımızın vakit geçireceği, zaman harcayacağı aklınıza gelen ne varsa bunların da içinde barındırıldığı inşallah modern iki şehir kurma arzusundayız.
Bu, şehirde yeni bir nüfus değil, daha çok İstanbul'un içindeki hasarlı diyebileceğimiz veya yıkılması gereken binaların rezervi noktasında kullanılacak konutlar olacak. Bu kapsamda ilk 100 gün içerisinde 1/100.000 ölçekli planlarımızı hızlı bir şekilde hazırlayacağız ve alt ölçekleri 1/25.000, 5000, 1000 ölçekli planları da yine süreç içerisinde hızlı bir şekilde hayata geçirmeye çalışacağız."
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak, ihaleyi yapacak olan Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile bir protokol yaptıklarını anlatan Kurum, "Bu protokol çerçevesinde biz bu arazi üretimini yapacağız, Ulaştırma Bakanlığımız da inşallah çok yakın zamanda buranın ihalesine çıkıyor olacak." dedi.
Bunun içinde yat limanları, marinalar, yeşil alanlar olacağına değinen Bakan Kurum, "Örnek şehircilik diyeceğimiz bir şehircilik anlayışıyla İstanbul'a ve ülkemize değer katacak bu projeyi hayata geçirmeye çalışacağız." değerlendirmesinde bulundu.
- İmar Barışı'nda vatandaşlara ve Belediye başkanlarına uyarı
Kurum, 100 günlük eylem planı içerisinde İmar Barışı'nın da yer aldığına işaret ederek, "İmar Barışı'na 3 milyon 780 bin vatandaşımız müracaat etmiş, 1 milyar 350 milyon lira para ödenmiştir." dedi.
Başvuruların 31 Ekim'de, imar barışı bedel ödemelerinin ise 31 Aralık'ta sona ereceğini hatırlatan Kurum, burada ciddi bir talep olduğunu, yıl sonuna kadar da hem birçok vatandaşın bu projeden faydalanacağını hem de kamuya, devlete ve kentsel dönüşüme de fon ayırmış olacaklarını ifade etti.
İmar Barışı'nın 2017 sonuna kadar yapılan projeleri ilgilendirdiğinin altını çizen Kurum, "Su anda hemen hemen tüm ekiplerin sahada tespitleri yapıyorlar. 2017 sonrasında yapılan kaçak yapılara ilişkin tespitlerimizi yapıp, İçişleri Bakanlığımıza, Valiliklerimize bildiriyoruz, bunların yıkımını da gerçekleştiriyor olacağız." şeklinde konuştu.
Vatandaşlara kaçak bina yapmamaları konusunda ve buna müsaade eden belediye başkanlarına uyarıda bulunarak, şunları kaydetti:
"Bu yeni bina yapma kanunu değil, bir imar barışı. 2017 sonuna kadar yapılan binaları ilgilendiriyor. Şu an yeni bina yapmaya müsade eden bir yasa, barış değil, dolayısıyla bunları yapanlar, bunlara izin verenler hakkında Bakanlığımız olarak yapılması gereken neyse bunları süreç içerisinde yapacağımızı ve bunlara müsaade edenlere de en sert şekilde cevaplarımızı vereceğimizi herkesin bilmesini istiyorum. Bütün teftiş ve İl Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü elemanlarımız sahada, bunların tespitlerini yapıyoruz, tutanaklarını tutuyoruz. Hem savcılık noktasında hem de valilik ve İçişleri Bakanlığı noktasında gerekli bildirimleri yaptığımızı bilmelerini istiyorum. Bu mana da buna Belediye Başkanlarımızın müsaade etmemesini de hasseten rica ediyorum."