AA
Karadağ, Serim'e yönelik iddialara ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Kerim Karadağ, TBMM Genel Kurulunda Emre tarafından müvekkili Serim hakkında önceden beri dile getirilen ve doğru olmadığı defaten kamuoyuna deklare edilen birtakım iddiaların tekrarlanarak müvekkilinin husumete maruz bırakıldığını ve kişilik haklarının saldırıya uğratıldığını belirtti.
Karadağ'ın açıklamasında, "Baştan ifade etmek gerekirse CHP İstanbul Milletvekili Yunus Emre'nin, müvekkil Yasin Ekrem Serim'in 'Halil Falyalı ile ortak şirket kurduğu" iddiası gibi, iftira niteliğindeki haberleri yapan gazeteciye açılan davanın kararında 'Halil Falyalı hakkında yakalama kararı bulunduğu tarihte hissedar olduğu' tespitinin yer aldığı iddiası da açıkça yalan ve iftira niteliğindedir." ifadesi kullanıldı.
Açıklamada, mahkemenin gerekçeli kararında yer alan davalının iddialarının mahkemenin hükmüymüş gibi çarpıtılarak TBMM kürsüsünden kamuoyunun yanıltılmasının, müvekkiline gerçekleştirilen saldırıların amacını gösterdiği belirtilerek, Serim'in mal varlığına ilişkin yapılan imalar ve ortaya atılan iddialar sebebiyle uzun zamandır kamuoyu husumetine maruz bırakılmaya çalışıldığı, bu sebeple ortaya atılan asılsız iddialar karşısında hukuki ve cezai yollara başvurdukları ve bu süreçlerin halen devam ettiği vurgulandı.
TBMM Genel Kurulundaki konuşmasında iddia ettiği konularda internette bir açıklama göremediğini öne süren Emre'nin, daha önce TBMM Dışişleri Komisyonunun toplantısında "Yasin Ekrem Serim'in avukatının basın açıklamasını okuduğunu" ifade ettiğine dikkati çekilen açıklamada Karadağ, ayrıca internette basit bir aramayla konuyla ilgili yaptığı açıklamalara ulaşılabileceğini belirtti.
Açıklamada, "Müvekkilim Yasin Ekrem Serim, bahsi geçen şahısla hiçbir şekilde şirket kurmamış̧, ortak ticari faaliyette bulunmamıştır. KKTC Girne Merkezli Northern Associates Trading Limited isimli şirket üzerinden müvekkilimin geçmiş yıllarda gerçekleştirdiği ticari faaliyetler, gerçeğe aykırı şekilde gösterilerek hukuksuz eylemler gerçekleştirdiği iddia edilmektedir. Her ne kadar bu eylemlerin müvekkil tarafından gerçekleştirildiği iddia edilse de olayın oluş biçimi dikkate alındığında basit bir gayrimenkul satışı karşılığında şirket hisselerinin devredilmesi hakkında olduğu anlaşılacaktır." ifadelerine yer verildi.
Karadağ, müvekkiline ait taşınmazın satışı amacıyla, şirkete ait olan taşınmazın 2020'de şirket hisselerinin bir kısmının devrinin sağlanması, ardından taşınmaz bedeline karşılık gelen hisselerin tarafına ödenmesiyle 4 ay sonra tamamı devredilmek suretiyle gerçekleştirildiğini vurgulayarak, satış işleminin de gayrimenkul satış hizmeti veren kişiler ve avukatlar vasıtasıyla gerçekleştirildiğine, müvekkilinin hayatının hiçbir döneminde bahsi geçen şahıs ve illegal kişi olarak anılan hiç kimseyle bir araya gelmediğine, hiçbir irtibatı ve iltisakının bulunmadığına işaret etti.
Açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
"Esasen bahsi geçen satış̧, taşınmaz satışına ilişkin olup şirkete bağlı bir taşınmazın satışı, şirket hisselerinin devri üzerinden yapılmıştır. Gayrimenkul satışı bittikten yıllar sonra şahıs hakkında çıkan haberler, o dönemde basında yer almamaktadır. Halihazırda araması, yakalaması, hakkında tutuklaması bulunan şahısların hisse devri, alım satım yapmaları da imkansızdır. Söz konusu iftira ve iddialar, kamu görevi yerine getiren müvekkilimin itibarını kamuoyu nezdinde zedelemekte ve ona duyulan güveni önemli nitelikte etkilemekte olduğundan bu ithamlar, ağızdan çıktığı andan itibaren geri dönülemez zararlara sebep olmuştur. Sözde soru gibi görünen fakat kamuoyunu tamamen yönlendirmek maksadıyla ortaya atılan ve kamuoyunda müvekkil hakkında 'illegal kişilerle bağlantılı' şeklinde algı oluşturmak maksadıyla dile getirilen iftira ve iddialar kabul edilemez niteliktedir.
Özetle ifade etmek gerekirse, şirkete ait taşınmazın satışı için bedeli ödenmesiyle birlikte derhal şirket hisseleri bahsi geçen şahsa devredilmiş̧ olup adı geçen illegal kişiyle müvekkilim arasında hiçbir ticari faaliyet, iş ilişkisi veya benzer hiçbir birliktelik olmamıştır. Bir gayrimenkul satışının yasa dışı kişilerle ortaklık olarak kamuoyuna servis edilmesi, açıkça suç teşkil etmektedir. Müvekkilimizin geçmişe dönük tüm işlemleri devlet kayıtlarında mevcut olup mal beyanı olarak da devlet kayıtlarında bulunmaktadır. Müvekkilimize yönelik saldırının maksadı, şahısla irtibatlandırmak suretiyle kamuoyunda müvekkil hakkında illegal kişi algısı oluşturmaktır.
Tüm asılsız haber ve iftiralara karşı yasal haklarımızı kullanmaya devam edeceğimizi ifade etmek isteriz."