AA
FETÖ, çeşitli kumpasların ardından nihai amacı olan devlet yönetimini ele geçirmek amacıyla 15 Temmuz 2016'da darbe girişiminde bulundu, kamu görevlileri ve vatandaşların karşı durmasıyla darbe girişimi bastırıldı. Darbe girişimi sırasında ülke genelinde 252 kişi şehit, 2 binden fazla kişi gazi oldu.
Henüz darbe girişimi devam ederken Cumhuriyet başsavcılıklarınca ülke genelindeki eylemlere ilişkin soruşturmalar başlatılarak, darbeciler ve örgütün elebaşı Gülen hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararları çıkartıldı.
Soruşturmalar kapsamında, darbe girişiminden önce kamera karşısına geçerek "haki renk cübbe" giyen ve örgüt mensuplarına "darbe" talimatını veren Gülen, hazırlanan iddianamelerde "1 numaralı şüpheli" olarak yer aldı. İddianamelerin mahkemelerce kabul edilmesiyle Gülen, firari olarak "1 numaralı sanık" konumuna geldi.
FETÖ'nün elebaşı Gülen, başkent Ankara'da açılan ve ülke genelindeki darbeye ilişkin eylemlerin yöneticilerinin yargılandığı Genelkurmay çatı davasında da sanık sıfatıyla yer aldı.
Aralarında sözde yurtta sulh konseyinin üyeleri eski orgeneral Akın Öztürk, eski tümgeneral Mehmet Dişli, eski tuğgeneral Mehmet Partigöç'ün de olduğu sanıklardan 17'si, 141'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum edilirken, Gülen'in de aralarında olduğu firari sanıklar hakkındaki dosyalar başka bir esasa kaydedilerek, yargılanmalarına başka bir dava dosyası üzerinden devam edilmesi kararlaştırıldı.
Darbe girişiminin "merkez üssü" olarak bilinen Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin davada da "1 numaralı sanık" olarak yer alan Gülen, FETÖ içerisinde "sivil imam" olarak nitelendirilen örgüt yöneticileri Adil Öksüz, Kemal Batmaz, Harun Biniş, Nurettin Oruç ve Hakan Çiçek ile savaş uçaklarıyla Ankara'yı bombalayan pilotlarla yargılandı.
Yargılama sonucu örgüt yöneticisi sanıklar Batmaz, Çiçek, Biniş ve Oruç ile eski asker 14 darbeci "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs", "Cumhurbaşkanı'na suikast" ve "kasten öldürme" suçlarından 79'ar kez ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırıldı. Gülen ve Öksüz ile firari diğer sanıkların dosyaları ise tefrik edildi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, FETÖ'ye ilişkin soruşturmalar, 15 Temmuz darbe girişimi öncesinde başlatılmıştı.
Örgüt hiyerarşisinde en tepede yer alan 73 FETÖ'cü hakkında Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın "1 numaralı sanığı", FETÖ elebaşı Gülen'di. Davanın sanıkları arasında eski Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, eski milletvekili İlhan İşbilen, kapatılan Zaman gazetesi eski İmtiyaz Sahibi Alaeddin Kaya ile terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen'in halasının oğlu Kazim Avcı'nın ve Gülen'in avukatlarından Abdülkadir Aksoy, avukat Ali Çelik ve iş adamı Dilaver Azim de yer aldı.
Rus Büyükelçi Andrey Karlov, 19 Aralık 2016'da katıldığı bir sergide polis memuru Mevlüt Mert Altıntaş'ın silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybetti, Altıntaş da polis tarafından vurularak öldürüldü.
Olaya ilişkin yürütülen soruşturmada, suikast emrinin FETÖ tarafından verildiği tespit edildi.
FETÖ elebaşı Gülen'in de aralarında bulunduğu 28 kişi hakkında açılan davada yargılamayı yapan Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi, suikastçı Altıntaş'ın örgütteki "abisi" Şahin Söğüt'ün de aralarında olduğu sanıklar hakkında mahkumiyet kararı verdi. Mahkeme, Gülen'in de aralarında bulunduğu 9 sanığın dosyasının ayrılmasına hükmetti.
Karlov suikastı davasının temyiz incelemesini yapan Yargıtay 3. Ceza Dairesi, 2023'te sanıklar hakkındaki mahkumiyet kararlarını onadı.
Dairenin kararında, "Darbe girişiminin başarısız olması nedeniyle bu eylem ile FETÖ tarafından ulaşılmak istenen aynı amaçların hedef alındığı, Rusya-Türkiye ilişkilerinin savaş düzeyine getirilmesi suretiyle yeni bir darbe girişimine zemin hazırlama amacını taşıdığı anlaşılmıştır." tespiti yer aldı.
Akademisyen Necip Hablemitoğlu, yıllar öncesinde, "Fetullahçılar Türkiye'nin yüz yüze olduğu en tehlikeli tehdit odağıdır" tespiti ve "MİT Müsteşarı olacağı" yönündeki duyumlar üzerine 18 Aralık 2002'de silahlı saldırı sonucu öldürüldü.
Olaya ilişkin hazırlanan iddianamede, "örgüt aleyhinde çalışmalar yapan Hablemitoğlu ile ilgili dönemin sözde 'Türkiye imamı' Mustafa Özcan'ın görevlendirildiği" tespiti yer aldı.
Örgütün elebaşı Gülen, "tasarlayarak öldürmeye azmettirmek" suçlamasıyla davanın sanıkları arasında yer aldı. Dava, Ankara 28. Ağır Ceza Mahkemesince görülmeye devam ediyor.