AA
İsrail'in, Filistinlilere yönelik 7 Ekim 2023'te başlattığı saldırıların üzerinden bir yıl geçti. Soykırıma dönüşen saldırılarda bugüne kadar çok sayıda kişi hayatını kaybetti ve yaralandı.
Geride kalan bir yılda İsrail zulmüne tepkilerini her fırsatta dile getiren Türkiye'deki sivil toplum kuruluşları, 6 Ekim Pazar günü yurt genelinde Filistin'e destek yürüyüşleri organize etti.
"Direnişe selam, siyonizme lanet" sloganıyla düzenlenecek yürüyüşlerde, bir yıldır düzenlediği saldırılarla Filistin'de tarihin en büyük insanlık dramlarından birine neden olan İsrail'e tepki gösterilecek.
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail'in Filistinlilere karşı uyguladığı soykırımda birinci yılın geride kaldığını anımsatarak dünyanın gözü önünde işlenen cinayette bugüne kadar çoğunluğu çocuk ve kadınlardan oluşan 42 bin kişinin hayatını kaybettiğini belirtti.
Bunun kabul edilemeyeceğini ve insanlık açısından çok büyük bir imtihan olduğunu ifade eden Yalçın, dünyanın her yerinde haysiyet sahibi ve insanlık onuruna sahip çıkmak isteyen insanların İsrail zulmüne tepki gösterdiklerini bildirdi.
Filistinlilerin ortaya koyduğu refleksin bir vatan savunması olduğunu belirten Yalçın, şöyle devam etti:
"Sivil toplum kuruluşları olarak, her fırsatta Filistin ve Gazze meselesine sahip çıktık ve bunu en üst perdeden dillendirdik. Şimdi 6 Ekim'de, soykırımın yıl dönümünde Türkiye'deki tüm sivil toplum kuruluşları olarak, Filistin'e Destek Platformu adı altında herkesin ortak refleksini birleştireceği bir çerçeveyle 81 ilde tepkiler olacak ve yürüyüşler olacak. Bu destek yürüyüşünü Ankara'da, İstanbul'da, Türkiye'nin her yerinde organize ediyoruz. Hep beraber enerjimizi ortaya koyuyoruz. Bu vesileyle, insan onuruna, haysiyetine sahip çıkan ve duyarlı olan, çocukların, kadınların, savunmasız yaşlı insanların ölümüne tepki koyan tüm insanları soykırımın ve Gazze direnişinin yıl dönümünde İstanbul'da Üsküdar Meydanı'na ve Ankara'daki yürüyüşe bekliyorum."
Yalçın, Birleşmiş Milletler'in (BM) bazı mesajlarla konuyu gündemde tutuyor gibi yaptığını ancak İsrail'e ciddi bir yaptırım uygulamadığını belirterek, BM'nin kuruluşuna uygun şekilde davranması ve bu konuda inisiyatif alması gerektiğini dile getirdi.
Bu durumun, uluslararası kuruluşların bir imtihanı olduğunu ifade eden Yalçın, soykırıma karşı doğru düzgün tavır almazlarsa bu kuruluşların tamamen anlamını yitireceğini söyledi.
Yalçın, İsrail katliamlarının Lübnan ve Suriye topraklarına doğru yayıldığına işaret ederek buna asla fırsat verilmemesi ve insanların kendi topraklarında yaşama hürriyetine saygı duyulması gerektiğini vurguladı.
Türkiye'nin, İsrail'in bu zulmü karşısındaki tavrını da değerlendiren Yalçın, "Türkiye'nin ve Türkiye kamuoyunun İsrail'e karşı tavrını ve Filistin meselesinde mazlumları sahiplenmiş olmasını son derece kıymetli buluyorum. Türkiye'nin, İsrail'le ticareti ortadan kaldıran son yaklaşımları, Türkiye halkının boykot konusundaki yüksek hassasiyeti sonuç alan davranışlar." dedi.
Yalçın, Türk halkının, İsrail ürünlerine yönelik boykotunu devam ettirmesi gerektiğini belirterek bunun, Filistin'deki savunması insanlara karşı bir sorumluluk olduğunu söyledi.
Türkiye'nin, İsrail'e karşı ilave yaptırımlar da ortaya koyması gerektiğine de işaret eden Yalçın, "Çünkü İsrail, küstahlaşmış ve hiç kimseyi takmayan bir terör oluşumu olarak bölgenin tamamını ateşe vermek istemektedir. Buna karşı toplumsal refleksimizi de ortaya koymalıyız. Devlet de kararlı tutumunu devam ettirmeli ve alan daraltması yapmalıdır." ifadelerini kullandı.