AA
Karadeniz Teknik Üniversitesince (KTÜ) düzenlenen Bilim, Kültür, Sanat Haftası etkinlikleri kapsamında Atatürk Kültür Merkezi'nde gençlerle bir araya gelen Gezeravcı, Türkiye'deki gençlerin her daim altın değerinde potansiyeli bulunduğunu söyledi.
Gençlere ilham kaynağı olacak bir görevi alınlarının akıyla gerçekleştirdiklerini ifade eden Gezeravcı, "Memleketimizin 100 yıllık tarihinde gerçekleştirdiğimiz bu görevle bu memleketin parlak zekalı insanlarının ortaya koyduğu bilimsel deneyleri orada alanında özgün çalışmalar olarak tamamlamaktan son derece mutluyuz." ifadesini kullandı.
Gezeravcı, 2018 yılında Türkiye Uzay Ajansı'nın kurulduğunu hatırlatarak, tarihten gelen tecrübe eksikliğine rağmen 2 yıllık bir hazırlığın ardından uzay alanında yeni hedefler konulduğunu vurguladı.
Bu alanda ülke evlatlarının nice başarılar yaşayacağını vurgulayan Gezeravcı, şöyle devam etti:
"2026-2028 yılları arasında kendi ülkemizde yapmış olduğumuz bir roketi kendi sistemimizle aya ulaştırmayı planlıyoruz. Halihazırda yapmış olduğumuz hazırlık süreçlerinde oraya erişebilecek bir roketimiz ve bu alanda buna etki sağlayacak sistemimizle ilgili çalışmalarımızın büyük kısmı tamamlanmış vaziyette. Bizim niyetimiz dünyanın atmosferinden emniyetli şekilde çıkardığımız roketin kendi etrafında ve dünya etrafında dönen ayda spesifik bir noktaya sert iniş yapması, çaktırılması. Buradan çıkan tecrübeyle hemen ardından üzerinde bir faydalı yükle, bilimsel bir üniteyle ay üzerine yumuşak iniş yaparak ayda planlanan yine 2026'yı başlangıç kabul edecek şekilde başlayacak olan bilimsel çalışmaların platformunda hak sahibi olmak."
"FARKLI UZAY PLATFORMLARI VE UZAY İSTASYONLARI KURMAK NİYETİNDEYİZ"
Gezeravcı, bir diğer önemli hedefin Uzay Limanı Programı olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:
"Bizim insani uzay misyonumuz da dahil bugüne kadar göndermiş olduğumuz uyduları malumunuz bu alanda faaliyet gösteren platformların olduğu ülkelerden şu ana kadar gönderdik. Ülkemiz savunma alanında halihazırda uzayın resmi limiti 100 kilometreyi aşan roketleri yapabiliyor. Ülkenin savunma sanayinin artık kabuğuna sığmaz bir noktaya geldiği bu zamanda artık kendi ihtiyacımızı görecek, uzay alanında çalışma yapmak isteyen başka ülkelerin de ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde bugün yapmış olduğumuz yatırımların karşılığını alacak farklı uzay platformları ve uzay istasyonları kurmak niyetindeyiz. Bu alanda ülkemiz zaten belli adımları attı. Devlet büyüklerimiz tarafından uygun görüldüğünde bununla ilgili detayları sizlerle paylaşıyor olacağız."
Türkiye'nin yerli ilk haberleşme uydusu Türksat 6A'nın temmuz ayında uzaya gönderileceğine değinen Gezeravcı, "İstatistikler önemli. Öz güvenimizi pekiştiren somut veriler. Bu alanda bizi 11'nci ülke durumuna sokuyor. Birleşmiş Milletler'e kayıtlı 193 ülkenin arasında bu uydunun fırlatılmasıyla 11'nci ülke oluyoruz, bu alanda kendi yerli imkanlarıyla bu faaliyeti gerçekleştirebilen." diye konuştu.
Alper Gezeravcı, savunma sanayisinde kullanılan bileşenlerden cep telefonlarına kadar her üründe GPS'in büyük önemi olduğuna dikkati çekerek, "GPS olmadığında elinizdeki telefonların bir işlevi kalmıyor. Dolayısıyla bu alanda da bağımsız, tamamen kendi kontrolünde olan haberleşme üniteleri, navigasyon sistemleriyle bu süreçleri yürüten ülke olmamız yolunda çalışmalar yürütülüyor." dedi.
Gezeravcı, 5 yaşından itibaren pilot olmayı hayal ettiğini dile getirerek, "İş uzay konusuna geldiği zaman internette, sinemalarda insanlı uzay misyonlarıyla ilgili bir şey gördüğümde durup bir adım geri atılıyordu ve boyun bükülüyordu. Çünkü benim zihnimde o güne kadar insanlı uzay misyonları başka milletlerin çocuklarının hayaliydi." ifadesini kullandı.
Konuşmasının ardından Gezeravcı salondaki öğrencilerin sorularını yanıtladı.