star.com.tr
15 Nisan 1969 Amerika Birleşik Devletleri için savaş sonrası Asya'daki en kritik günlerden biri yaşandı. ABD Hava Kuvvetlerine ait bir keşif uçağının, Kuzey Kore kıyılarında vuruldu ve bu saldırı 31 Amerikalının hayatına mal oldu. Amerikan askerlerinin ölümlerinin intikamını almak için Kongre'den gelen sert çağrılara rağmen, Başkan Richard M. Nixon, sonunda ikinci bir Kore Savaşı başlatmamak için misilleme yapmakta vazgeçti. Nixon, saldırıya karşı harekete geçmediyse de, yönetiminin bir operasyona karar vermesi durumunda bir dizi askeri seçeneği vardı.
15 Nisan sabahı, ABD Donanmasına bağlı bir 'EC-121M Warning Star' keşif uçağı (bugünün E-3 Sentry AWACS'ının öncüsü), Kuzey Kore kıyılarına gitmek üzere Japonya'nın Atsugi kentinden havalandı. EC-121M, Japonya Denizi üzerinde saat yönünde bir elips çizerek uçtu ve daha sonra analiz için Kuzey Kore sinyal istihbaratını topladı.
Kuzey Kore birlikleri, Güney Kore ve Amerikan birliklerine karşı çok sayıda sınır ötesi baskın yapmış ve ateş açmıştı ve ABD kuvvetlerinin, Kuzey Kore'nin sürpriz bir saldırı planlayıp planlamadığını önceden bilmesi gerekiyordu.
Göreve beş buçuk saat kala, Güney Kore'deki ABD radarları, hava üssünden kalkan iki Kuzey Kore Halk Hava Kuvvetleri MiG-17 Fresco savaş uçağı tespit etti.
O radarlardan kaybolduktan sonra, ABD kuvvetleri onları tekrar tespit etti ve ABD keşif uçağıtla bir kesişme rotasında olduklarını fark etti.
Amerikan sivil nakliye uçağından dönüştürülen uçak, otuz bir Deniz Kuvvetleri ve Deniz Piyadeleri personeli ile kısa bir süre sonra radardan kayboldu. Aramaya yardımcı olmak için bölgeye gönderilen Sovyet ve Amerikan savaş gemileri, iki ceset ve uçak enkazı parçaları bulacaktı.
ABD Kongresinden tepki sert oldu. Silahlı Hizmetler Komitesi Başkanı Temsilci L. Mendel Rivers yaptığı sert açıklamada, "Amerika için tek bir cevap olabilir: misilleme, misilleme, misilleme! Ne gerekiyorsa yapılmalı. Nükleer silahlar gerekiyorsa, bırakın alsınlar. Onlara istediklerini vermenin zamanı geldi.' ifadelerini kullandı.
Pentagon tarafından çeşitli şiddetlerde bir dizi zorlu askeri seçenek hazırlandı, başkan ve Ulusal Güvenlik Konseyi'ne sunuldu.
Kuzey Kore'yi, ABD uçaklarını vurduğu için cezalandırmak amacıyla, askeri hava limanlarına saldırı planı yapıldı. Dört uçak gemisi Enterprise, Kitty Hawk, Ranger ve Hornet; Okinawa, Japonya, Güney Kore ve Guam'dan gelecek taktik uçaklar... Pek çok hava saldırısı önerisi arasında, Wonsan Hava Üssü tutarlı bir hedefti ve ABD uçağını vuran MiG'lerin havalandığı üstü.
Kod adı Fractured Pine olan başka bir misilleme seçeneği, Talos karadan havaya füzelerle donanmış ABD Donanması kruvazörlerini içeriyordu. İki kruvazör Wonsan ve Sodong-Ni askeri hava limanları civarında, Kuzey Kore kıyılarında pozisyon alacak ve kalkan herhangi bir Kuzey Kore uçağını vuracaktı.
Kruvazörler, eşlik eden muhripleriyle birlikte, geceleri Kuzey Kore kıyı şeridine yaklaşacak ve sabahın erken saatlerinde üslerden kalkan tüm savaş uçaklarını vurmaya hazırlanacaklardı. Seçenek düşük riskli olarak görülse de, planlamacılar bunun Kuzey Kore'nin öngörülemeyen şekillerde misilleme yapmasına neden olacağını değerlendirdi.
En çarpıcı askeri seçeneklerden biri, Kuzey Kore askeri hedeflerine karşı misilleme saldırılarında B-52 bombardıman uçaklarının kullanılmasıydı. B-52 bombardıman uçakları, Kuzey Kore'deki hedeflere karşı düşük seviyeli bir gece uçuşu yapacaktı. Her biri beş yüz kiloluk Mk. 82 konvansiyonel yüksek patlayıcı bombalardan 108 adet taşıyacaktı.
Bombardıman uçaklarına Okinawa'ya dayalı tankerler tarafından yakıt ikmali yapılacak ve hedeflerine ulaşmaları altı saat sürecekti. Raporlar, Sovyet sınırına yakın B-52 bombardıman uçaklarının varlığının 'olumsuz tepkiye' neden olabileceğini kaydetti.
Son olarak, ABD'nin EC-121 krizi sırasında bölgedeki nükleer güçlerini alarma geçirdiğine dair kanıtlar var. USS Pueblo olayından sonra ABD ordusu, Kuzey Kore'ye karşı taktik nükleer silahların kullanılması için 'Freedom Drop' kod adlı bir nükleer acil durum planı hazırlamıştı.
Standart Entegre Operasyon Prosedürü'nün (SIOP) bir parçası olarak, ABD Hava Kuvvetlerine bağlı F-4D Phantom II avcı uçakları, Güney Kore'deki Kunsan Hava Üssü'nde B61 nükleer bombalarıyla donatıldı.
Dört F-4D, daha geniş bir nükleer çatışma için, Kuzey Kore'deki hedefleri vurmaya ayarlanmış, yirmi dört saat tetikteydi. NPR'de, kriz sırasında Kunsan'da görevli bir pilot, kendisine 'Kuzey Kore'dekş 'hedefini vurmaya hazırlan' denildiğini söyleyecekti... Pilot, geri çekilme emri gelene kadar, birkaç saat uçağında kaldı. Emirleri muhtemelen ihtiyatlı olsa da, olay krizlerin Amerika'nın geniş nükleer ağı boyunca nasıl dalgalandığını gösteriyor.
Sonunda, Nixon yönetimi barış güvercini olmasa da, misilleme yapmayı reddetti. Yönetimin içinde olduğu açmazı, Ulusal Güvenlik Konseyi için hazırlanan bir belgedeki şu sözler özetliyor:
"ABD'nin eylemi ne kadar ciddiyse, Kuzey Kore'nin karşı koyma ve gerilimi tırmandırma riski de o kadar büyük oluyor.'
Kısacası, Soğuk Savaş şiddetlenirken ve Vietnam Savaşı zaten devam ederken, Amerika Birleşik Devletleri Asya'da yeni bir savaşı göze alamazdı.
Bunun yerine Nixon, başka bir krizi önlemek, askeri eskort sağlayarak bölgedeki ABD keşif uçuşlarına devam edilmesine karar verdi.
Bu karar ABD'nin, istihbarat toplama görevine devam ederken, saldırılara karşı kararlılığını gösterdi.
Kyle Mizokami, The National Interest için kaleme aldığı makalede, 'Nixon'ın otuz bir Amerikalının hayatına mal olan korkakça, sebepsiz saldırıya tepkisi, kriz yönetimi ve tırmanıştan kaçınma için bir modeldi.' diyor.