Hukukçu, şair, romancı, tiyatro yazarı olan Mithat Cemal Kuntay en çok yazdığı biyografilerle ün kazanmıştır ve bu ün de insanüstü çabasını kaleminin kıvraklığıyla birleştirmesi sayesinde kazanılan tamamen haklı bir ündür. Biyografi alanında yaptığı en kapsamlı ve en hacimli çalışmasıysa Namık Kemal üstüne olan araştırmasıdır. Binlerce belgeyi ve mektubu inceleyerek oluşturduğu bu kitabında bize Namık Kemal’i sadece bir şair olarak tanıtmakla kalmaz; onu vatanını seven bir Osmanlı aydını haline nasıl geldiğini, neredeyse hayatının her alanını belgeleyerek anlatır. Sevdiği yemeklerden, kullandığı giysilere, çektiği bütün o parasızlığa rağmen kullanmayı pek sevdiği pahalı yazı takımlarına varıncaya kadar hayatının önemli detaylarını gözlerimizin önüne serilir.
Benzerleri arasında eşsiz bir konumda bulunan 1750 sayfalık bu devasa yapıt Namık Kemal – Devrinin İnsanları ve Olayları Arasında adını kesinlikle hak etmekte ve belki de gelecek kuşaklara biyografik özellikli bir kitabın nasıl oluşturulması gerektiğine dair bütün ipuçlarını vermekte.
1750 SAYFA, TEK CİLT
Henüz 17 yaşındayken Sofya’da İstanbul’a gelen heyecanlı ve coşkulu bir gencin, ana tutkusu olan şiirden nasıl yavaş yavaş uzaklaştığını, önce iktidardakileri sorgulayan ateşli bir gazeteciye, ardından da ülkesinin geleceğini şekillendirmeye çalışan muhalif bir aydına dönüşme yolculuğunu bize tüm ayrıntılarıyla anlatıyor Mithat Cemal. O yıllar ki Osmanlının “hasta adam” olarak yatağında yattığı, üç kıtaya yayılmış topraklarının Avrupalılarca paylaşılma hazırlıkları içinde olduğu günlerdi. Bu çalkantılı süreç boyunca yaşananları mektuplar ve belgeler aracılığıyla yansıtıyor bize kitap. Meşrutiyet peşindeki dokuz arkadaşın kaçmak zorunda oldukları Avrupa’da geçirdikleri yıllar, affedilerek ülkeye dönmelerinin ardından gelen o sürgün, Magosa, Midilli, Rodos yılları her yönüyle okurun karşısına konuluyor.
Kitabın daha önceki üç ciltlik baskısıyla karşılaştırıldığında Alfa Yayınlarının bu 1750 sayfalık tek cildi çok daha kullanışlı. Ama sakın bu rakamlar gözünüzü korkutmasın. Mithat Cemal’in “biyografi yazarı” olarak kazandığı ün burada devreye giriyor. Kaleminin o kıvraklığı, dilinin akıcılığı önünüzdeki yüzlerce sayfanın yavaş yavaş erimesini sağlayacak güzellikte.