DHA
Helenistik dönemin önemli yerleşim yerlerinden Olba Antik Kenti'nde, kazılar yılın 12 ayını kapsayacak şekilde Türk Tarih Kurumu'nun desteği ile sürüyor. Olba Krallığı'nın merkezi ve önemli ticaret merkezi olarak bilinen antik kentte çalışmalar, Ardahan Üniversitesi İnsani Bilimler ve Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Yavuz Yeğin başkanlığındaki geniş bir ekip tarafından yürütülüyor. Görkemli su kemeri, çeşmesi, antik tiyatrosu, manastırı, tapınak planlı görkemli mezar tipleri ile dikkat çeken antik kent, Helenistik Roma ve erken Hristiyanlık dönemlerinde dağlık Kilikya'nın en önemli yaşam merkezlerinden biri olarak kabul ediliyor.
Kazı Başkanı Dr. Yavuz Yeğin, Olba Antik Kenti'nin, Kilikya'nın önemli kentlerinden biri olduğunu belirterek, "Burada yaptığımız arkeolojik çalışmalarda çok eski çağlardan yerleşim izlerini bulabiliyoruz. Olba'ya ilgi, 19'üncü yüzyılın sonlarına doğru başlıyor fakat yabancıların ilgisi daha çok görsel belgeleme üzerine yoğunlaşıyor. Öte yandan Türk araştırmacılarının ilgisi de 2001 yılında şu an Hacı Bayram-ı Veli Üniversitesi'nde görevli olan hocam Prof. Dr. Ayşe Emel Erten'ın başkanlığında başlayan yüzey araştırmaları ve 2010 yılında başlayan arkeolojik kazılarla sürüyor. Bu kazılar, 2020 yılına kadar aralıksız devam etti ve Olba'da tarihi ve geçmişi ile alakalı çok önemli sonuçlara ulaştık. Söz konusu kentin tarihini özellikle elimizdeki arkeolojik verilere göre, günümüzden M.Ö. 5 bin 500 yıllarına kadar götürme olanağına sahip olduk. Bu sonuçlar, Kilikya bölgesinde kazısı yapılan bir kent için çok önemli ve yeni aslında. Çalışmalarımız şu anda hız kesmeden devam etmektedir" dedi.
Olba'nın bir Roma eyaleti olduğunu hatırlatan Yeğin, "Olba, Roma merkezi yönetiminin eyaletlere gösterdiği ilginin çok bariz ve somut bir örneğini temsil ediyor. Dağlık Kilikya'nın dağlık kesiminde yer alan ve geçmişi çok eskilere dayanan, sürekli yerleşimin izlerini takip edebildiğimiz, kendine has faunası ve florası olan bir antik kent. Kentte erken yerleşimin izlerini takip edebildiğimiz, arkeolojik küçük eserlerin ötesinde burada Helenistik Roma ve erken Hristiyanlık dönemlerinin çok kuvvetli olduğunu takip ediyoruz. Bunun da en güçlü kanıtları su kemeri, çeşme binası, tiyatro, yeni vadi içerisinde izlerini takip edebildiğimiz çeşitli form ve özelliklerdeki tapınak planlı mezar tipleri, erken Hristiyanlık dönemini yansıtan bir manastır. Bu manastır ile birlikte çok sayıda erken Hristiyanlık kilisesi, Olba'nın temel arkeolojik eserleri arasında yer alıyor" diye konuştu.
Bu yılki kazıların akrepolis ve manastırda yapıldığını söyleyen Yeğin, "Çalışmalar kapsamında Kilikya bölgesi için önemli sonuçlara ulaştığımızı söyleyebilirim. Bugüne kadar yeni yapı, yeni mezar tipleri ile kentin hidrolik su sistemi hakkında çok önemli bilgilere ulaştık. Olba ile diğer kentler arasındaki ekonomi, ticari ve siyasi hayat ve dini ilişkiler arasında önemli sonuçlara ulaştık. Olba Manastırı, Alahan Manastırı dışında kazısı yapılan tek manastırdır. Kilikya bölgesinde kazısı yapılan ve sonuçları bir fiil yayınlanan tek manastır olma özelliğini de taşıyor. Olba Antik Kenti'nin Kilikya kentleri arasında hak ettiği değere ulaşması en büyük amacımız. Bunun için de kentteki yapıların, özellikle kazısını gerçekleştirdiğimiz ve ileriki zamanlar da açığa çıkacak mekanların, kalıntıların, önemli yapıların, büyük anıtların restorasyon projelerini gerçekleştirmek en büyük projelerimiz arasında yer alıyor" ifadelerini kullandı.