AA
Mustafa Kemal Atatürk imzalı kararnameyle 1937'de yöre halkına ekonomik gelir sağlanması amacıyla kooperatif kurularak üretimine başlanan ancak unutulmaya yüz tutan Tamzara dokuması, kadınların ellerinde canlandırılıyor.
Adını, tarihi Tamzara Mahallesi'nden alan, üretimi yıllar içinde zaman zaman kesintiye uğrayan dokuma, çeşitli kurumların çabalarıyla 2010 ve 2016'daki projelerle yeniden üretilmeye başlandı.
Türk Patent ve Marka Kurumundan 2019'da "coğrafi işaret" tescili alan Tamzara dokumasının marka haline getirilerek pazarlanması ve kadın istihdamına katkı sağlanması amacıyla bu yıl "Kadınlar Dokuyor Projesi" hayata geçirildi.
Proje kapsamında dokuma, tanıtım ve pazarlama, kooperatifçilik, dijital pazarlama ve e-ticaret konularında eğitim verilecek 50 kadının, katma değerli ürünler üreten, ürünü markalaştıran, ayakları üzerinde durabilen ve istihdama katkı sağlayan kadın kooperatifi kurarak kendi işlerinin patronu olması sağlanacak.
Şebinkarahisar Belediye Başkanı Şahin Yılancı, AA muhabirine, kadınların ekonomik özgürlüğe kavuşmasını önemsediklerini söyledi.
Uygulamaya koydukları 18 aylık projeyle bir yandan kadınların ev ekonomilerine katkı sağladığını ifade eden Yılancı, diğer yandan da Tamzara dokumasının yaşatılmaya devam edildiğini kaydetti.
Yılancı, Tamzara dokumasıyla ilgili, ilk olarak 2010'da Avrupa Birliği destekli bir proje uygulandığını belirterek, son uygulanan DOKA destekli projeyle gelinen noktada da Tamzara dokumasıyla ilgili nihai hedefe ulaşmak üzere olduklarını aktardı.
"Geçtiğimiz hafta kooperatifimizi kurduk, bu noktadan sonra ürettiğimiz ürünlerin ulusal ve uluslararası pazarlara ulaşması noktasında çalışmalar yapacağız. Sağ olsun kursiyerler ve kurs eğiticilerimiz gayretle çalışıyorlar. Güzel de ürünler ortaya çıktı, bu ürünleri artık tüketiciyle buluşturmak istiyoruz. Dokumayı tekrar gün yüzüne çıkararak üretiyoruz." dedi.
Yılancı, Tamzara dokumasının, kullanılan ipliğin kalitesi, keten ve pamuktan elde edilmesi, terletmeme özelliğinin yanı sıra el ürünü olmasından dolayı pazarda ciddi bir karşılığı olduğunu vurgulayarak, dokumanın yabancı ve yerli turistlerden ilgili göreceğini kaydetti.
İlk olarak birkaç firma aracılığıyla İstanbul pazarına girmek istediklerini belirten Yılancı, "İstanbul bu işin merkezi. Onun dışında e-ticaret yapan firmalar aracılığıyla bu ürünü tüketiciyle buluşturmak istiyoruz. Aslında pandemi nedeniyle bir tık yavaş ilerliyoruz. İnşallah önümüzdeki günlerde çalışmalarımıza hız vermiş olacağız." diye konuştu.
Kursiyerlerden Sibel Toy da yaptıkları dokumaları satarak kazanç elde ettiklerini belirterek, "Belediye ve DOKA desteğiyle bir kooperatif kurduk, projemiz daha yeni, ileride projenin oturmasıyla daha çok ekonomik kazanç sağlamayı hedefliyoruz." dedi.
Sibel Cağcağ ise Tamzara dokumasının adını duyurmak için kursa katıldığını anlatarak, "Günlük olarak şal, gömlek, çeşitli örtüler dokuyoruz. Bu işi inşallah ileriye götürmek istiyoruz. Kooperatif kurduk, inşallah her kadın el emeğinin karşılığını alır." ifadelerini kullandı.