AA
15 Temmuz darbe girişiminde yaşananları AA muhabirine anlatan Ala, bunun "Türkiye'yi, Suriye ve Irak'a çevirmeye yönelik bir ihanet projesi" olduğunu vurguladı.
Türkiye dışındaki servislerin, istihbarat örgütlerinin, devletlerin Türkiye içerisinde kullandıkları FETÖ maşasıyla ülkeyi bir bataklığa sürüklemek istediklerini dile getiren Ala, şöyle konuştu.
"17-25 Aralık'ta da aynı şeyi yapmaya çalıştılar, orada başarılı olamayınca 15 Temmuz'da bu sefer darbe teşebbüsü denemeye kalktılar. 17-25 de bir darbe teşebbüsüydü. Burada Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın dirayetli ve cesaretli liderliğiyle ve milletimizin onun arkasında duran ferasetiyle mesele çözüldü ve Türkiye uçurumun kenarından alındı. Bunu çok iyi anlamak lazım. Türkiye'nin nasıl bir maliyet ödeyeceği konusu hiç unutulmamalıdır, eğer böyle bir şey başarılı olsaydı."
Meseleyi, "Türkiye içerisinde aslında darbecilerin bu millet ve liderinin işbirliğiyle alınan sonucu görünce bundan sonrası için cesaret edemeyecekleri" kanaatiyle irdelemek gerektiğini ifade eden Ala, "Dünyada bu yöntem örnek oldu ve daha geçenlerde Bolivya'da darbe teşebbüsü oldu ve yine orada da aynı yöntemlerle millet sokağa çağrıldı, görevden almalar oldu ve darbe başarısız oldu. Ondan önce Afrika'da yine bazı ülkelerde darbe girişimleri böyle bastırıldı. Yani dünyaya bir örnek darbeyi önleme yöntemi bıraktı Türkiye." dedi.
15 Temmuz gecesi yaşananları aktaran Ala, şöyle devam etti:
"15 Temmuz'da TRT'de bildiri okutulunca, TRT gibi kurumların bu darbe teşebbüslerindeki fonksiyonlarını çok iyi bildiğimiz için Emniyet Genel Müdürümüzü arayarak, 'neye mal olursa olsun gerekirse TRT binasını yıkın, altında kalsınlar ama bu darbecileri oradan temizleyin.' diye talimat verdim. TRT'nin hemen karşısında Emniyet İstihbarat Birimimiz var. Eski FETÖ'cüler, oradan atılmış olanlar kendi aralarında yazışmalarla, haberleşerek bir araya gelip istihbaratı ele geçirmeye teşebbüs ettiler. Benim TRT'ye ilişkin talimatım ulaşınca emniyet birimlerimiz o bildiriyi okutmuş olan 120 askeri alıp TRT'deki, emniyet istihbarat dairesinin bodrum katına getirdiler ve onlardan aldıkları silahlarla da ayrıca tim kurdular kendileri."
Darbe girişimini, Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın amcasının Erzurum'daki cenazesine katılmasının ardından döndüğü Ankara'da havaalanında öğrendiğini belirten Ala, "İner inmez arkadaşlarımız bazı tankların havaalanına doğru geldiğini söylediler. Ben iner inmez şunu yaptım, Emniyet Genel Müdürünü, ilgilileri arayarak, 'mutlaka silahla karşılık verilecek. Asla bunlara baş eğilmeyecek, taviz verilmeyecek ve darbeye silahla karşı durulacak.' Bütün bunları benim talimatım olarak teşkilatın tamamına, emniyete gönderin. İçişleri Bakanlığındaki arkadaşlarımızı arayarak, diğer birimlere hepsine bu talimatları verdik. Ve talimatlar yerine getirilecek. 'Tereddüte kimse düşmemelidir, düşmeyecek' diye kesin talimat verdim." ifadelerini kullandı.
-"MÜCADELEYİ KESİNTİSİZ SÜRDÜRMEK GEREKİR"
Ala, 15 Temmuz'da Türkiye'nin lideri ve milletiyle dünyaya örnek olacak destansı mücadelesinin tarihe mal olduğunu belirterek, FETÖ ile mücadeleye yönelik şunları kaydetti:
"Bugün bile alt yazı geçiyor '40'a yakın Fetullahçı gözaltına alındı' diyor. Mücadele devam ediyor, bitmiş değil. Bu örgüt de bitmiş değil. Halkımız meselenin farkında. Halk desteği azalmıştır. Yurt dışındaki güçler ve odaklar her zaman bu maşaları kullanmak isterler. Bu maşalara karşı mutlaka teyakkuz halinde olmak lazım. Bunlara karşı uyanık olmak gerekir. Mücadeleyi kesintisiz sürdürmek gerekir. Demokrasimizi kurumsallaştırdıkça bunlarla mücadelede başarı sağladıkça ki sağlıyoruz, Türkiye'de bunların sonuç alma ihtimali ortadan kalkacaktır ama şu anda yine teyakkuz halinde ve dikkatli olma mecburiyetimiz vardır. Darbe yapmak isteyenler olabilir. Ama darbelere karşı duruşun tarihi değişti Türkiye'de, yazıldı. Darbelere karşı millet ve milletin seçtiği lider cesaretle, ferasetle birlikte hareket edince darbelerin başarılı olamayacağını Türkiye'de ortaya koyduk. 15 Temmuz bize millet ve milletin seçtiği siyasi iradenin işbirliğinin nasıl sonuç alacağını göstermiş oldu. Sadece bize değil, dünyaya da."
Bir ülkede darbe imkanı varsa ihtimali de olduğunu dile getiren Ala, "Mesele darbe imkanını ortadan kaldıracak yasal düzenlemeleri, reformları yapmaktır. Ona çok ehemmiyet gösterdik. Halen de gösteriyoruz. Yani demokrasiyi kurumsallaştırmak istiyoruz ki bu tür hevesi olanlar, her ülkede olabilir ama asla başarılı olamasınlar." değerlendirmesinde bulundu.