AA
AA muhabirine konuşan Çam, TBMM Avrupa Birliği Uyum Komisyonu'nda başkanvekilleri olarak birlikte görev aldığı Çeviköz'e "AB Uyum Komisyonunda birlikte çalıştığımız sayın büyükelçi, milletvekili çalışma arkadaşlarını da acaba cesur görmüyor mu?" diye sordu.
Bir fotoğraf karesi üzerinden birtakım imalar yapan bir siyasetçiye cevap vermenin ne kadar doğru olduğunu bilmediğini ifade eden Çam, "Ana muhalefet partisinin önemli bir temsilcisinin, üst düzey görevlerinden, diplomatik birikimlerinden sonra ergenlerin sosyal medya paylaşımlarına benzer türden bir yorum yapmasını, dünyada onca uluslararası mesele varken kadın üzerinden bir ayrımcılık çabası içine girmesini milletimizin takdirine bırakıyorum." dedi.
Kadınların cesaretli olmasının önemli olduğunu belirten Çam, "Ama bir fotoğraf karesi üzerinden bir takım imalar yapılmasını, hiç de inandırıcı olmayan 'helalleşme' söylemleri yaparken, bu tür subliminal mesajlarla kendi siyasi tabanlarına akılları sıra gerçek düşüncelerini aktarma çabalarını, bir acziyet ve zavallılık örneği olarak görüyorum." değerlendirmesinde bulundu.
AK Parti'nin siyaset anlayışında her zaman aileye sahip çıkan güçlü ve cesaretli kadın duruşunun olduğunu vurgulayan Çam, aile değerlerine önem veren, girişimci ruhu olan, belli bir davası olan, milli ve manevi değerlerini önemseyen bir anlayışla yeni nesillerini yetiştiren, tarihine, kültürüne ve köklü medeniyetinden gelen değerlerine her daim sahip çıkan Türk kadınına karşı öncelikle saygı ve minnetle yaklaşmak gerektiğini söyledi.
Lütfiye Selva Çam, "Şanlı tarihimizin o cesaretli kadınlarının, başı açık ya da kapalı olmasına bakılmaksızın tamamının azimli mücadeleleri sayesinde bu topraklar bize vatan olarak miras bırakılmıştır. Halka rağmen, çoğunluğun istikametine değil de aksine giden bir kadının ancak cesaretli olacağına dair bir yaklaşımla bu resim karesini yorumlamaya kalkışmak da saçmadır, yanlıştır ve sahte algılar oluşturmaya yönelik seviyesiz bir girişimdir." görüşünü paylaştı.
Milletin birlik ve beraberliğini önceleyenleri hafife alan, milli duruşu olan bireyleri özellikle aşağılayan, her konuda ayrık otu gibi sözde aykırı veya özgün olmak adına tepkisel davrananların, tek başına topluma kafa tutanların "her zaman doğru olduğu algısının oluşturulmasını" eleştiren Çam, "Çoğu kez de işin ucu terörize olmaya kadar giden, illegal hareket ve duruşları teşvik eden, eski Tabipler Odası Başkanı gibilerin ordumuza iftira atmasını adeta birer cesaret örneğiymiş gibi gösterilmesine zemin teşkil eden zihinsel karanlığı ve rezilliği de pekala ifade edebilir bu kare." diye konuştu.
Çam, "Şayet bu fotoğraf karesi bir kadının cesaretini anlatmaya matufsa bile niçin başı kapalı kadınların ters yöne gittiğini başı açıkların ise doğru yöne gittiğini ima eden bir ifade tarzı ile aklı sıra yine kılık ve kıyafet üzerinden bir kadın ayrımcılığına gidiliyor? Aslında cevabı çok açık; bu, tipik bir CHP zihniyetinin tezahürüdür." yorumunu yaptı.
CHP anlayışını, bir fotoğraf karesi üzerinden toplumu kutuplara bölen, ayrıştıran ve küçümseyen üstenci bakış açısıyla aşağılayan bir siyasi ahlakın yansıması olarak görmek gerektiğini anlatan Çam, "Bu dinazor kafalı CHP'liler farkında değiller ama artık 21. yüzyılda, Türkiye Yüzyılı olarak ilan ettiğimiz yeni bir dönemde bu gibi ucuz istismar kokan açıklamalarla, kılık kıyafet üzerinden, yaşam tarzı üzerinden ayrıştırıcı lisanlar ile siyaset yapmaktan bıkmış feraset sahibi bir milletimizin olduğunu hatırlatmak isterim." ifadesini kullandı.
CHP'nin başörtüsü üzerinden söylemler geliştirdiğini, sözde duygusal 28 Şubat eleştirileri yaptığını, ama asla bu milleti aldatamadığını kaydeden Çam, "Sayın Çeviköz'e sadece şu kadar tavsiyede bulunmak isterim; iktidara alternatif olmak için güçlü bir siyasi mücadele vermeleri gerekirken, çelik çomak oynamayı bıraksınlar, biraz daha etkili ve güçlü argümanlarla karşımıza rakip olarak çıksınlar. Milletin zekasını ve algısını asla hafife almamalarını tavsiye ediyorum. Akşam başka, sabah başka siyasi söylemlerle ne helalleşme olur ne de iktidara gelinir." düşüncesini dile getirdi.