Baş ağrısı nedeni nedir? Hamilelikte baş ağrısı neden olur? Kulak kristalleri baş ağrısı yapar mı?

Baş ağrısı en yaygın tıbbi şikayetlerden biridir; Çoğu insan yaşamında bir noktada onları deneyimliyor. Yaş, ırk ve cinsiyete bakmaksızın herkesi etkileyebilirler. Peki baş ağrısı neden olur? Baş ağrısının çeşitleri ve tedavisi hakkında merak edilenleri haberimizde tüm detayları ile bulabilirsiniz... Baş ağrısı bölgeleri ve nedenleri nedir? Bir çok insanının yaşadığı sağlık sorunları arasında yer alan baş ağrısı internette en çok araştırılan konusu arasında yer alıyor.Milyonlarca insanın kronik sıkıntılarından biri olan baş ağrısı problemi her insan da farklı bir şekilde kendini gösteriyor. Peki Baş ağrısı bölgeleri ve nedenleri nedir? Hamilelikte baş ağrısı neden olur? Kulak kristalleri baş ağrısı yapar mı? Hangi ilaç iyi gelir? Merak edilen detaylar haberimizde... Sık sık baş ağrısı problemi mi yaşıyorsunuz? Gerek çalışma ortamı gerekse yaşanılan şehrin kalabalık olması, yansımaların giderek artması baş ağrısına neden olan konular arasında yer alıyor. Peki baş ağrısı nasıl geçer? Baş ağrısına ne iyi gelir? Bir fincan kahveye ne dersiniz? Kafein baş ağrısını azaltır. Baş ağrısı başlarken, içeceğiniz bir fincan kahve ağrının şiddetlenmesine engel olacağı gibi sizi rahatlatır.

7 Ocak 2019 Pazartesi 07:00
Sağlık Haberleri

 
Baş ağrısı bölgeleri ve nedenleri nedir? Yaşanılan şehirler ve çalışma hayatı bir çok insanın baş ağrısı sorunu yaşamasında etkin rol oynuyor. Baş ağrısı, başın herhangi bir bölgesindeki ağrıdır. Başın herhangi bir yerinde, başın her iki tarafında ya da sadece bir yerde baş ağrısı oluşabilir. Baş ağrısı, keskin bir acı, zonklama hissi veya sıkıcı bir ağrı olarak görünebilir. Baş ağrısı yavaş yavaş veya aniden gelişebilir ve bir saatten birkaç güne kadar sürebilir. Peki Baş ağrısı nedeni nedir? Hamilelikte baş ağrısı neden olur? Kulak kristalleri baş ağrısı yapar mı? Lavanta kokusu kişiyi rahatlatır ve baş ağrısı üzerinde olumlu etkisi vardır. Baş ağrısı başladığı zaman birkaç damla lavanta yağı ile şakaklarınıza yapacağınız masaj ağrıyı dindirmeye yardımcı olur. Ayrıca sıcak su içine birkaç damla lavanta yağı damlatıp teneffüs etmek de işe yarar. Baş ağrılarını tedavi etmenin en yaygın yolları, dinlenme ve ağrı kesici ilaçlardır. Genel ağrı kesici ilaçları reçetesiz olarak kullanılabilir (OTC) veya doktorlar trisiklik antidepresanlar, serotonin reseptör agonistleri, anti-epileptik ilaçlar ve beta blokerleri gibi önleyici ilaçları reçete edebilirler. Doktorun tavsiyesine uymak önemlidir, çünkü ağrı kesici ilaçların aşırı kullanımı baş ağrılarına yol açabilir. Geri tepme baş ağrılarının tedavisi, ağrı kesici ilaçların azaltılmasını veya durdurulmasını içerir. Aşırı durumlarda, kısa bir süre hastanede kalmaya ihtiyaç olabilir.
 
 
Karanlık ve sessizlik
 
Strese dayalı baş ağrısıyla mücadele etmenin ilk yolu olarak aklınıza hemen bir ağrı kesici ilaç içmek gelmesin. Çünkü ağrının önüne geçmenin doğal yolları var ilaçtan önce. Migrene dayalı bir ağrı ise yaşadığınız, karanlık ve sessiz bir odada yatarak krizi atlatmayı tercih edin.
 
Açık hava yürüyüşü
 
Stres ve gerilimden uzak bir ortamda dinlenmeye çalışın. Bulunduğunuz yerin havadar olmasına özen gösterin. Ağrıdan dolayı ışığa karşı duyarlılığınız arttıysa karanlıkta dinlenin.
 
Kendinizde o gücü buluyorsanız, açık havada yürüyüş yapmak da baş ağrısına iyi gelir.
 
Masaj
 
Şakaklarınıza, kaşlarınızın arasından alnınıza doğru ve burun deliklerinin üzerinden başlayarak göz kenarlarına doğru cildinizi gererek masaj yapın.
 
Sıcak duş
 
Sıcak duş, vücudunuzda gevşeme hissi yaratır. Duşa girmezseniz, ayaklarınızı sıcak su dolu bir kapta bekletin. Ardından su ılık olana kadar soğuk su ekleyin. Ayak banyosundan sonra çorap giyin ve dinlenmek üzere yatın. Beyinde yükselen kan akışı bu şekilde ayaklara aktarılır ve baş ağrısı sona erebilir.
 
Soğuk kompres
 
Bir bezi soğuk suyla ıslatarak veya poşete buz koyarak başınıza soğuk kompres yapın.
 
İlaç
 
Ağrı kesici kullanmadan önce mutlaka doktorunuza danışın. Ancak, her ağrıda ilaç kullanmayı alışkanlık haline getirirseniz, bir süre sonra ilaç ağrıları yaşamaya başlarsınız. Yani ilaç bağımlısı olduğunuz için ilacı almadığınızda ağrı başlar. Dolayısıyla mümkün olduğunca ağrı kesici almamakta fayda var.
 
Sık tekrarlayan ve uzun süren baş ağrısı şikayetiniz varsa sağlıkla ilgili her konuda olduğu gibi, bu durumda da uzman bir doktora başvurmak en doğrusudur.
 
Baş Ağrısı Nasıl Geçer, Baş Ağrısı Tedavisi
 
Baş ağrıları, sinir bozucu derecede şiddetli ya da önemsenmeyecek kadar hafif olabilir. Fakat şiddeti ne olursa olsun sürekli ya da sık sık baş ağrısı çeken insanlar bundan önemli derecede etkilenir. Bu ağrı kişilerin hayattan aldıkları zevki azaltır, günlük yaşamlarının olumsuz bir yönde ilerlemesine sebep olur. Baş ağrılarınızı azaltmak için bu 5 yöntemi deneyebilirsiniz.
 
1- Sağlık koşullarınızı geliştirin.
 
Yapmanız gereken ilk şey ikincil baş ağrınız olmadığından emin olmaktır. Bu, diğer sağlık problemlerinizin yan etkisi olan baş ağrısıdır. Bunu belirlemek baş ağrınızın nedeninin ne olduğunu anlamak için size yardımcı olur; fakat baş ağrınızı tetikleyici faktörleri tanımlayabilmek uzun zamanınızı alabilir. Baş ağrınızın başlangıcından 48 saat önce ne yediğinizi ve neler yaptığınızı ve adet döngünüzü kontrol edebilmenizi sağlayacak tarihi ve saati olan bir günlük tutun.
 
2- Boynunuzu güçlendirin.
 
Zayıf boyun kasları sırtınızın üst tarafında alt boynunuza ve daha sonra üst boynunuza ilerleyen bir ağrıya neden olabilir. Zayıf kaslar bilgisayarın karşısında çok fazla zaman geçirmekten ve bayanların uzun süre örgü örmesinden dolayı oluşabilir. Trapez kaslarındaki zayıflık sırtınızın üst tarafında acıya neden olabilir. Bu bölgeyi güçlendirmek ağrıyı %80 azaltabilir.
 
3. Bu ağrıyı terleyerek atmaya çalışın.
 
Yürümek, yüzmek ve bisiklete binmek yalnızca kalp sağlığınız için değil; belinizin inceliği ve cinsel çekiciliğiniz için de yararlıdır. Düzenli aerobik egzersizleri demek daha az baş ağrısı demektir. Çünkü egzersiz stresi azaltmaya, sizi rahatlatmaya ve ağrı kesici endorfinlerin derecesini arttırmaya yardımcı olur. Aynı şekilde, yoga, germe egzersizleri ve meditasyon da gerginliği azaltır ve bu yüzden baş ağrısına neden olan kimyasal durumları da rahatlatır.
 
4. Gıda takviyelerini deneyin.
 
Bazı vitaminler, minareler ve diğer besin destek ürünleri baş ağrısını önlemeye yardımcı olabilir. Bu gıda takviyelerinin arasında B2 vitamini (sabahları 400 miligram riboflavin), koenzim Q10 (günde üç kez 200 miligram) ve magnezyum sülfat (günde iki kez 200 ile 400 miligram; en azından seyrek olarak büyük tuvalete çıkıyorsanız) vardır. Bu gıda takviyelerinin verimliliği konusunda genel bir karara varılamamıştır; fakat kronik problemleriniz varsa denemeye değer. Bunu denemek 6 haftanızı alacaktır.
 
5. Basınç noktalarına dokunun.
 
Evet, parmaklarınızın sizi rahatlatmasına izin verin. Asya'da 2000 yıl önce geliştirilen akupresür, parmaklarınız vücudunuzdaki kaslarla ilgili stresi rahatlatan noktalara basınç yaptığında işe yarar. 'Shiatsu (bir tür Japon masajı)' masajını yaptırın ya da bir dahaki sefere başınız ağrıdığında şimdi size vereceğimiz adımları izleyerek bu masajı kendiniz yapın. Fakat hamileyseniz bu masajı yapmayın!
 
Şakak kemiği kasınızın ortası: Bu, şakak bölgesinin tam ortasında bulunmaktadır. Bu bölgeyi başparmağınız ile orta parmağınızı birbirine yakın şekilde tutarak kas alanında yumuşamayı hissedene dek ovun. Eğer bu noktayı saptamakta zorluk çekerseniz parmaklarınızı şakaklarınıza yerleştirin ve sonra azı dişlerinizi birkaç kez sıkın. Şakak kaslarının ortasındaki ana kasın çıkıp indiğini hissedeceksiniz.
 
Kulaklarınızın arkası: Kafanızın arka tarafındaki, kulaklarının arkasındaki kemiğin hemen önündeki kafatası noktalarını saptayın ve başparmaklarınızla 2 dakika kadar dairesel basınç uygulayın.
 
Gözlerinizin arası: Burnunuzun hemen üzerindeki dokuyu orta parmağınızı bir gözünüze başparmağınızı da diğerine yakın bir şekilde yerleştirerek sıkın. Yavaşça yukarıya doğru ittirin, böylece kaşlarınızın kenarlarında basıncı hissedeceksiniz.
 
El dokusu: Başparmağınızı ve işaret parmağınızı kullanarak diğer elinizin baş parmağı ile işaret parmağı arasındaki yumuşak dokuyu sıkıştırın ve basınç uygulayın.
 
Tedavide ilk seçenek “cerrahi”
 
Beyin tümörlerinin tanısında altın standart MR’dır. Tümörün alındıktan sonra patoloji laboratuvarında incelenmesi, türü hakkında kesin bilgi vermektedir. Beyin tümörlerinin tedavisi çoğunlukla cerrahidir. Bazı tümörlerde tedaviye tüm beyin radyoterapisi ya da bölgesel radyoterapi eklenebilmektedir. Cerrahi tedavi, beyin biyopsisi ya da mikrocerrahi yöntemiyle yapılmaktadır. Teknolojik gelişmeler ve cerrahi deneyimin artmasıyla her iki yöntemde de komplikasyon riski düşerken başarı oranında artış görülmektedir.
 
Mikrocerrahi ile hassas bölgelerin zarar görmesi engelleniyor
 
Derin yerleşimli olan ve kafa içi basınç artışına neden olmayan ancak tümörün türünün belirlenmesi gereken durumlarda biyopsi tercih edilmektedir. Hasta genellikle beyin biyopsisinden bir gün sonra taburcu edilmektedir. Mikrocerrahi yönteminde ise tümörün tamamını çıkartmak hedeflenmektedir. Bu sayede tümörün bölgesel etkilerinden kurtulmakla birlikte kafa içi basınç da düşürülür. Tümör; görme, konuşma ya da kol ve bacak hareketlerini sağlayan hassas bir bölgede ise cerrahi sırasında bu bölgelerin zarar görmemesi için operasyon mikroskop altında gerçekleştirilir.
 
 
İleri teknoloji sayesinde ameliyat riski en aza iniyor
 
Ameliyatlarda oluşabilecek riski en aza indirmek amacıyla yüksek teknolojiden faydalanılmaktadır. Kullanılan yöntemlerin amacı, sağlam beyin dokusunu koruyarak tümörü daha fazla çıkartırken, kalıcı sakatlıkları azaltmaktır. Nöronavigasyon cihazı sayesinde cerrahi öncesinde tümöre en doğru yönelim belirlenirken, cerrahi sırasında yakında bulunan önemli yapıların lokalizasyonu sağlanır. Nöromonitorizasyon adı verilen sistemle, ameliyat öncesi hastanın yüz, kol ve bacaklarına yerleştirilen elektrotlar yoluyla operasyon boyunca sinyal alınır. Sinyalde düşme olduğunda cerrah bilgilendirilerek hassas bölgede olduğu uyarısı verilir. Bu sayede ameliyat sonrası oluşabilecek yüz ya da kol, bacak felci riski büyük oranda azaltılır. Bu teknolojilerin yanı sıra beyin tümörü ameliyatlarında intraoperatif ultrasonografi ve endoskopi gibi teknolojiler de kullanılmaktadır.
 
BAŞ AĞRISI ÇEŞİTLERİ
 
Birincil baş ağrısı
 
Birincil baş ağrısı, başınızdaki aşırı duyarlılık veya ağrıya duyarlı yapılardaki sorunlardan kaynaklanır. Birincil baş ağrısı, altta yatan bir hastalığın belirtisi değildir. Beyninizdeki kimyasal aktivite, kafatasınızı çevreleyen sinirler veya kan damarları veya başınızın ve boynunuzun kasları (veya bu faktörlerin bazı bileşimleri) birincil baş ağrılarında rol oynayabilir. Bazı insanlar ayrıca, bu tür baş ağrıları geliştirme olasılığını artıran genleri de taşıyabilir.
 
En yaygın birincil baş ağrıları şunlardır:
 
– Baş zonklaması
– Migren
– Auralı migren
– Gerilim baş ağrısı
– Küme baş ağrısı (genellikle erkeklerde görülen, çok şiddetli, tek taraflı göz ve şakak ağrılarıdır. Migrenle çok karıştırılır) ve paroksismal hemikranya gibi Trigeminal otonomik sefaleralgi (TAC)
 
Birkaç baş ağrısı çeşidi de genellikle birincil baş ağrısının tipleri olarak kabul edilir, ancak daha az yaygındır. Bu baş ağrıları, belirli bir aktivite ile ilişkili olağandışı bir süre veya ağrı gibi farklı özelliklere sahiptir.
 
Genel olarak primer kabul edilmesine rağmen, her biri altta yatan bir hastalığın belirtisi olabilir. Bunlar:
 
– Kronik günlük baş ağrıları (örneğin, kronik migren, kronik gerilim tipi baş ağrısı veya hemicranias continua)
– Öksürük baş ağrıları
– Egzersiz baş ağrısı
– Cinsel ilişki baş ağrıları
 
Bazı birincil baş ağrıları da dahil olmak üzere yaşam tarzı faktörleri tarafından tetiklenebilir:
 
– Alkol, özellikle kırmızı şarap
– Nitratlar içeren işlenmiş etler gibi belirli gıdalar
– Uykudaki değişiklikler veya uyku eksikliği
– Kötü duruş
– Yemeklerde öğün atlama
– Stres
 
İkincil baş ağrıları
 
İkincil bir baş ağrısı, başın ağrıya duyarlı sinirlerini aktive edebilen bir hastalığın belirtisidir. Şiddetli bir şekilde değişen birçok durum ikincil baş ağrılarına neden olabilir.
 
Sekonder baş ağrılarının olası nedenleri arasında şunlar bulunur:
 
– Akut sinüzit (sinüs enfeksiyonu)
– Arteryel gözyaşları (karotis veya vertebra diseksiyonu)
– Beyindeki kan pıhtılaşması (venöz tromboz) – felçten ayrı
– Beyin anevrizması (beyninizde bir arterde bir şişlik)
– Beyin AVM (arteriyovenöz malformasyon) – beyin kan damarlarının anormal oluşumu
– Beyin tümörü
– Karbonmonoksit zehirlenmesi
– Chiari malformasyonu (kafatasının tabanındaki yapısal problem)
– Sarsıntı
– Susuzluk
– Diş sorunları
– Kulak enfeksiyonu (orta kulak)
– Ensefalit (beyin iltihabı)
– Dev hücreli arterit (arterlerin kaplamasının iltihabı)
– Glokom (akut açı kapanması glokomu)
– Alkol kullanımı
– Yüksek tansiyon (hipertansiyon)
– Grip ve diğer ateşli hastalıklar
– İntrakraniyal hematom
– Diğer hastalıkları tedavi etmek için kullanılan ilaçlar
– Menenjit
– Monosodyum glutamat (MSG)
– Ağrı kesici ilaçların aşırı kullanımı
– Panik atak ve panik bozukluğu
– Post-concussion sendromu
– Kask veya gözlük gibi sıkı başlıklardan gelen basınç
– Pseudotumor serebri
– İnme
– Toksoplazmozis
– Trigeminal nevralji (tüm diğer sinirlerin yanı sıra, yüz ve beyni bağlayan bazı sinirlerin tahrişini de içerir)
 
Baş ağrısı bazı durumlarda menenjit, felç, ensefalit gibi hayati tehlikeye sebep olabilen durumların belirtisi olabilir. Hayatınızda ilk defa aniden gelişen ya da şiddeti gittikçe artan bir baş ağrısı yaşıyorsanız, en kısa zamanda bir hastanenin acil servisine gitmeli veya 112'yi aramalısınız.
 
– Kafa karışıklığı veya konuşmaları anlamakta zorluk
– Bayılma
– Yüksek ateş, 39-40 °C den daha fazla olması
– Vücudunuzun bir tarafında uyuşma, güçsüzlük
– Görme bozukluğu
– Konuşma bozukluğu
– Yürümede dengesizlik
– Mide bulantısı veya kusma (Grip veya bir başka nedene bağlı değilse)
 
BAŞ AĞRISI TEDAVİSİ
 
Baş ağrılarını tedavi etmenin en yaygın yolları, dinlenme ve ağrı kesici ilaçlardır. Genel ağrı kesici ilaçları reçetesiz olarak kullanılabilir (OTC) veya doktorlar trisiklik antidepresanlar, serotonin reseptör agonistleri, anti-epileptik ilaçlar ve beta blokerleri gibi önleyici ilaçları reçete edebilirler. Doktorun tavsiyesine uymak önemlidir, çünkü ağrı kesici ilaçların aşırı kullanımı baş ağrılarına yol açabilir. Geri tepme baş ağrılarının tedavisi, ağrı kesici ilaçların azaltılmasını veya durdurulmasını içerir. Aşırı durumlarda, kısa bir süre hastanede kalmaya ihtiyaç olabilir.
 
Gerilim tipi baş ağrısı tedavisi
 
Gerilim tipi baş ağrısının genellikle stresten dolayı oluştuğu düşünülür, fakat stres sadece ağrıyı tetikleyen faktörlerdendir. Gerilim tipi baş ağrısında, başın etrafında bir bant varmışçasına basınç hissine sebep olur.
 
Gerilim tipi baş ağrılarında tedavi yöntemleri şunladır:
 
– Doktorunuz tarafından verilen reçeteli ilaçlar ve reçetesiz ilaçlar
– Yaşam tarzı değişiklikleri (Dinlenmek, başa buz paketleri ile soğuk uygulama, uzun ve sıcak bir duş gibi)
– Meditasyon gibi rahatlama teknikleri
– Stresi yönetimi tekniklerini öğrenmek ve uygulamaktır.
 
Küme tipi baş ağrısı tedavisi
 
Küme tipi baş ağrısı birkaç haftalık kümeler şeklinde gelir ve oldukça şiddetli tiplerinden biridir. Küme tipi baş ağrısı hastayı gece uykusundan uyandıracak kadar şiddetlidir. Genellikle tek yanlı, göz çevresinde ve oyucu bir ağrı olur.
 
Küme tipi baş ağrılarında tedavi yöntemleri şunlardır:
 
Küme tipi baş ağrısını tamamen geçirebilecek bir tedavi yoktur. Tedavinin amacı, ağrının şiddetini azaltmak, baş ağrısı süresini kısaltmak ve atakları önlemektir. Bir küme baş ağrısında ağrı aniden şiddetli gelir ve kısa bir süre içinde azalır. Bu nedenle hızlı etki eden ilaçlar gereklidir. Hızla etki eden bazı ilaçlar ağrıda rahatlama sağlayabilir. Ağrıyla baş etmek, ağrıyı yönetmek ve doktorunuzla iletişim halinde olmak küme tip baş ağrısını kontrol etmenizde büyük yarar sağlayacaktır.