AA
Bakanlıktan "Dünya Hepatit Günü" dolayısıyla yapılan yazılı açıklamaya göre, bu yılın teması, ülkelerde tanı ve tedaviye erişimi genişletmek için işbirliğine vurgu yapan "Harekete Geçme Zamanı" olarak belirlendi.
Hepatit, en basit anlamıyla karaciğer iltihabı olarak tanımlanırken, viral hepatitler, kronik karaciğer hastalığı, siroz ve karaciğer kanserine yol açabilen, tüm dünyada yaygın olarak görülen önemli halk sağlığı sorunları arasında yer alıyor.
Viral hepatitlere, başta Hepatit A, Hepatit B, Hepatit C, Hepatit D ve Hepatit E virüsleri olmak üzere farklı virüs tiplerinin sebep olabiliyor. Özellikle Hepatit B ve Hepatit C virüsleri, uzun vadede kronik karaciğer hastalığı, siroz veya karaciğer kanserine yol açabiliyor.
Kirlenmiş su ve besinlerle salgınlara yol açabilen, kötü hijyenik koşullarda kolaylıkla bulaşabilen bir hastalık olan Hepatit A enfeksiyonu, çocukluk çağında hafif belirtilerle geçiriliyor, ileri yaşlarda ise daha ağır seyredip şiddetli karaciğer hastalığına sebep olabiliyor.
Bebeklere 18'inci ve 24'üncü aylarda, risk grubundaki kişilere de en az 6 ay ara ile 2 doz halinde sağlık kuruluşlarında Hepatit A aşısı uygulanıyor, bu aşı kapsayılıcılığı yüksek oranlarda sürdürülüyor.
Hepatit B'nin bulaşma yolları arasında, kontrol edilmemiş kan ve kan ürünlerinin damar yoluyla vücuda verilmesi, sterilize edilmemiş cerrahi malzemelerin kullanıldığı diş tedavisi ve tıbbi müdahaleler, tıraş bıçağı, diş fırçası gibi eşyaların paylaşımı, sterilize edilmemiş araçlarla dövme, akupunktur veya vücut takılarının uygulanması, Hepatit B ve Hepatit C taşıyıcılarının aile içi teması ve korunmasız cinsel ilişki yer alıyor.
Hepatit C virüsünün bulaşma yolları, Hepatit B virüsü bulaşma yolları ile benzer olmakla birlikte esas yayılma yolu hastalık bulaşmış kan ve kan ürünleri ile doğrudan temas olarak ön plana çıkıyor.
Ancak Hepatit C virüsü bulaşmış kan ile temas etmiş diğer vücut sıvıları da bulaşma açısından kaynak olabiliyor. Hepatit C virüsüne karşı aşı henüz bulunmamakla birlikte kullanılmaya başlanan yeni ilaçlarla tedavide yüzde 95'in üzerinde iyileşme sağlanıyor.
Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Hepatit B hastalığından korunmanın en etkili yolunun aşılanma olduğu vurgulanarak, şu bilgilere de yer verildi:
"Ülkemizde Hepatit B aşısı 1998 itibarıyla Sağlık Bakanlığı Çocukluk Dönemi Aşı Takvimi'ne eklenmiştir. 2005-2009 yıllarında okullarda yapılan destek aşılamaları ve risk grubu aşılamaları uygulamaya alınmıştır. Bakanlığımızca yürütülen 'Genişletilmiş Bağışıklama Programı' kapsamındaki Hepatit B kontrol programı stratejilerine göre Hepatit B aşılamaları yüksek öncelikli strateji olarak belirlenmiştir. Bağışıklama hizmetleri, Bakanlığımız tarafından yürütülen en önemli ve etkili koruyucu sağlık hizmetlerinden biridir."
"Birleşmiş Milletler (BM) Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları'nın başarı göstergelerinden biri 5 yaş altı çocuklarda akut Hepatit B hastalığı görülme sıklığının yüz binde 1'in altına indirilmesidir. Ülkemizde bu hedefe 2009 itibarıyla ulaşılmış ve halen sürdürülmektedir." ifadelerine yer verilen açıklamada, Hepatit B aşısının, bebeklerde ilk dozunun doğumda, 2. ve 3. dozlarının ise 1 ve 6 aylıkken uygulandığı hatırlatıldı.
Açıklamada, Hepatit B aşısının risk grubundaki kişilere ise 0, 1 ve 6 ay takvimi ile 3 doz olarak uygulandığı ifade edildi.
Hepatit D virüsünün, Hepatit B virüs enfeksiyonu olan kişilerde hastalığa yol açtığı, kişide Hepatit B virüsü yoksa Hepatit D virüsünün de enfeksiyon yapamayacağına dikkatin çekildiği açıklamada, "Hepatit B virüs enfeksiyonu olan kişilerde Hepatit D virüsü, hafif seyreden Hepatit B virüs enfeksiyonunu daha ağır ve hızlı seyreden bir hastalığa dönüştürebilir." uyarısında bulunuldu.
Hepatit D virüsünün kan ve kan ürünleri temasıyla, kas içi veya damar içi enjeksiyonla, cinsel yolla ve mukoza yoluyla bulaşabildiğine işaret edilen açıklamada, Hepatit E virüsünün ise dışkı ile temas yoluyla bulaştığı, vahşi ve evcil hayvanlarda bulunduğu anlatıldı.
Hepatit E hastalığının gebelikte geçirildiğinde daha ciddi seyredebileceği belirtilen açıklamada, özellikle gebelerde son 3 aylık dönemde düşük, erken doğum, ciddi karaciğer yetmezliği riskinin artmasına sebep olabileceği hatırlatıldı.
Hepatit E virüsünün aşısının olmadığı anımsatılan açıklamada, aşı dışında hepatitlerden korunmanın en etkili yolunun, bulaşma şekline göre gerekli korunma önlemlerinin alınması olduğu bilgisi verildi.