Star Gazetesi
Amerikan nükleer denizaltısı USS Rhode Island, 1 Kasım'da Cebelitarık limanına ulaştı ve ardından Akdeniz'de görüldü. Ve 5 Kasım'da Amerikan Boeing E-6 Mercury of Doomsday, İspanya'daki bir askeri üsse indi.
1993'ten beri hizmette olan dünyanın en büyük nükleer fırlatma aracı USS Rhode Island, Kremlin'i uyarma görevinde, saatte 29.000 kilometre hızla 18.000 kilometre vurabilen 24 adet Trident II kıtalararası füze taşıyor: her biri on dört nükleer savaş başlığını silahlandırabiliyor.
Böyle bir uçağın işlevlerinden biri nükleer bir saldırıyı kontrol etmektir. Bu iki Amerikalı "misafirin" Avrupa'da ortaya çıkışı bir tesadüf olabilir mi? Değilse, ABD hangi askeri hedefleri takip edebilir?
Hamle 'Batı özellikle niyetlerini gizlemiyor' şeklinde yorumlandı. Tüm Avrupa medyası, olayı "Putin'e uyarı" olarak nitelendirdi.
Batılı askeri uzmanlar, Rusya'nın nükleer denizaltısı Generalissimo Suvorov'un başarılı bir balistik füze ateşlediğini söylemesinin ardından Rhode Island denizaltısının stratejik bir konumda olduğunu belirtti. Cebelitarık'taki üs, yalnızca İngiltere için değil, bir bütün olarak NATO için büyük stratejik öneme sahip.
Askeri analist Alexei Leonkov "NATO ülkeleri, özellikle Amerika Birleşik Devletleri, şimdi nükleer cephaneliklerinin savaşa hazır olup olmadığını sergiliyor." dedi.
Yakın zamanda Avrupa'da tatbikatlar yaptılar ve Rhode Island ile Boeing E-6 Mercury'nin buraya neredeyse aynı anda gelmesi de bu tatbikatlara bir cevap olarak değerlendirildi.
Leonkov, "NATO büyük çaplı tatbikatlar yapamaz, bu pahalıdır. Bu nedenle, tatbikatlar için bir yer seçerler - tercihen Avrupa'da, taşınması kolay bazı kuvvetleri alır ve yerel Avrupalı askeri uzmanların katılımıyla kullanırlar. Bu kadar küçük güçlerle, küresel operasyonların izole bölümlerini denerler." ifadelerini kullandı.
Ayrıca, bir tatbikat bölümünün fiilen konuşlandırılmasında, örneğin, bir B-52 bombardıman uçağı aynı anda bu türden birkaç bombardıman uçağının kimliğine bürünebilir ve bir F-16 uçağı aynı anda birkaç avcı uçağının ve hatta filonun kimliğine bürünebilir.
Amerikalıların USS Rhode Island denizaltısını ve Boeing E-6 Mercury Doomsday uçağını kullanarak böyle bir küresel planın hangi taktik bölümünü simüle edebileceği konusuna da değinen analist konuşmasını şu şekilde tamamladı;
"Bu, denizaltıyı örneğin Atlantik'teki ABD deniz kuvvetlerinin komutasıyla bağlayabilen bir uçak. Bu arada, birçok Amerikan belgesine ve Amerikan nükleer doktrinine göre, Atlantik'teki komutan taktik nükleer silah kullanma hakkına sahiptir. Amerikalılar, taktik nükleer silahlarla grevlere izin veren sınırlı bir nükleer savaş doktrinine sahiptir. Ancak, denizaltı balistik füze savaş başlıklarının bir parçası olarak kullanılması amaçlanan düşük verimli bir termonükleer savaş başlığı olan W76-2 savaş başlığından bahsedilmektedir. D5 versiyonunda Trident II balistik füzelerine kurulan "değişken" verim ile tam olarak aynı savaş başlığı. Ve bu doktrin, Amerikalıların denizaltılarıyla birlikte her zaman gemide bu tür silahlarla okyanuslarda bulunacaklarını da söylüyor. Yani bir Amerikan denizaltısının Akdeniz'e gelişi iyiye işaret değil."
Star Gazetesi