AA
Merkez üssü Sivrice ilçesi olan, 41 kişinin yaşamını yitirdiği 6,8 büyüklüğündeki depremden 24 saat sonra, Mustafa Paşa Mahallesi'nde yıkılan Kalay Apartmanı'nın enkazından Jandarma Arama Kurtarma (JAK) timi tarafından çıkarılan Yüsra ve 28,5 saat sonra kurtarılan anne Ayşe Yıldız, 3,5 aylık tedavinin ardından devletin sağladığı imkanlarla yerleştirildikleri Bizmişen Mahallesi'ndeki TOKİ konutlarında yaşamlarını sürdürüyor.
Depremde eşi Hüseyin ile 12 yaşındaki oğlu Onur'u kaybeden Ayşe Yıldız, sürekli babası ve ağabeyinin yokluğunu hisseden kızına yaşadıkları o dehşet anlarını unutturmaya çalışıyor.
Ayak ve bacaklarındaki ezilmeler nedeniyle kızı ile çok sayıda ameliyat geçiren ve hasta yürüteci yardımıyla yürüyebilen anne Yıldız, kendilerini bugüne kadar yalnız bırakmayan devlet yetkililerine ve devam eden tedavi sürecinde kendisi ile yakından ilgilenen sağlık çalışanlarına duyduğu minneti her vesileyle dile getiriyor.
Ayşe Yıldız, AA muhabirine, 24 Ocak depreminin hem yüreklerinde hem de bedenlerinde derin izler bıraktığını, unutulmayacak acılar yaşattığını belirtti.
Depremin üzerinden bir yıldan fazla zaman geçmesine rağmen eşini ve biricik oğlunu kaybetmenin acısını ilk günkü gibi hissettiğini ifade eden Yıldız, şöyle konuştu:
"Depremden sonra hayatımızdaki her şey değişti, eşimin ve oğlumun yokluğu bizleri derinden etkiledi. Ailem yok oldu, umutlar, hayaller, gençliğim gitti, hayatımız kökten değişti. Çok şükür hayatta kalan kızımla birbirimize sarılarak yaşamaya çalışıyoruz. Uzaktan bakıldığında belki normal bir hayat yaşıyormuşuz gibi geliyor insanlara ancak çektiğimiz acıyı ve zorluğu yaşayan bilir. Hiç aklımdan çıkmıyor, sürekli o anı yaşıyorum."
Yıldız, yaşadıkları felaketten küçük yaşta olmasına rağmen kızının da çok etkilendiğini, eski neşesinin kalmadığını ve zaman zaman içine kapandığını dile getirdi.
Kızının mutlu olması için büyük çaba gösterdiğini anlatan Yıldız, "Kızım sürekli babasını ve ağabeyini soruyor, 'özledim gelsinler' diyor. Deprem anını detaylı hatırlıyor, bazen anlatıyor. Onda da bende de büyük bir acı ve yara kaldı. Çocuktur, belki zamanla unutur diyoruz ama hiç unutmadı, sürekli hatırlıyor. Hayatı değişti çünkü babası ağabeyi yok." diye konuştu.
Yıldız, depremlerde aynı acıların tekrar yaşanmaması için herkesin oturduğu binanın ya da evin depreme dayanıklı olup olmadığını tespit ettirmesinin çok önemli olduğunu vurgulayarak, bu noktada devletin eski bina stoklarının yenilenmesine yönelik yürüttüğü kentsel dönüşümün herkes için büyük fırsat olduğuna işaret etti.
Devletin sağladığı imkanla yerleştikleri TOKİ konutlarında kendisini güvende hissettiğini aktaran Yıldız, "Tabii ki devletin yaptığı evler daha sağlam, güvenli. İnsanlar evleri sağlam değilse oturmasınlar, sağlam olup olmadığını araştırsınlar, çünkü en önemlisi can güvenliğidir. Kentsel dönüşüm büyük bir fırsattır, kimin imkanı varsa evlerini kentsel dönüşüme versin, konutlarını daha sağlam yapsınlar." ifadelerini kullandı.