“Tarihi Dokumak: Bir Kentin Gizemi, Sof” sergisi dolayýsýyla geçen yýl Hollanda Rijks Müzesi›nden Ankara›ya getirilen ve sergi sonrasýnda iki yýl Rahmi M. Koç Müzesi›nde kalmasýna karar verilen “Ankara Manzarasý» tablosu, belgesele konu oldu. Tablonun hikayesinin yaný sýra 17. ve 18. yüzyýl Ankarasýnýn kültürel deðerlerinin de yansýtýldýðý belgeselin gösterimi, müzede tablonun bulunduðu özel odada yapýlacak.
TABLONUN HÝKAYESÝ
Belgeselin yapýmcý ve yönetmeni Muhammed Murat Aslan, “Belgesel çalýþmalarý esnasýnda Ankara’nýn anýt mimarisi diyebileceðimiz, tabloda geçen bütün mekanlarý tek tek gezdik. Tabloda özellikle vurgulanan Ankara keçilerini yerinde görme imkanýmýz oldu. Bunun yanýnda arþivlere girdik, eski fotoðraflarý inceledik yani eski Ankara’ya dair büyük bir belleði büyük oranda taramýþ olduk” dedi. “Ankara Manzarasý” tablosunun yýllarca Halep manzarasý olarak bilindiðini dile getiren Aslan, 1970’de Prof. Dr. Semavi Eyice’nin yerin Halep’ten ziyade Ankara’ya benzediðini fark ettiðini belirterek, “O dönemde tiftik, kýrkým iþlemi sadece Orta Anadolu’da var. Bu düþünceden hareketle Semavi Hoca, ‘Bu, Ankara keçisidir’ diyor. Burasýnýn Ankara olabileceðini düþünüyor. Üzerinde derin tetkikler yapýyor. 1970’de Türk Tarih Kurumunda ‘Ankara’nýn Eski Bir Resmi’ isimli bir konferans veriyor ve orada resimle ilgili birçok ayrýntý vererek, resmin neden Ankara’ya ait olduðunu kanýtlamýþ oluyor.”