Bazı dönemler vardır gerçekten dünyanın siyasi ve sosyolojik atmosferini etkiler. 60’larda yaşananlar bunların en bilindik örneği. Hareketlenmenin sebebi ise artık tıkanan sistemin bir yansımasıdır aslında. II. Dünya Savaşı sonrası tıkanan dengeler, Küba’ya gönderilen füzelerle zirve yapan Soğuk Savaş ve tam da o sıralarda patlak veren gençlik hareketleri. Toplum bir yerden sonra alarm verir. Günümüzde de aynı hareketlilik yaşanmakta. Hep deriz ya ‘Sinema hayatın aynasıdır’ diye. Bakın kaç haftadır gençlikle siyaseti harmanlayan filmlerle karşınıza çıkıyoruz. Çünkü sinema dünyasının yaratıcıları, bizim düşündüğümüzden daha fazla toplumun nabzını tutabiliyor.
Engeiert’ı dikkatle izleyin
Gösterime giren Bir Hayalimiz Vardı/ Ginger&Rosa da böyle filmlerden. Geçen hafta size tanıttığımız Apres Mai’ye benzer bir konusu var. Yine 60’larda geçiyor, bu defa Küba’daki füze krizi yüzünden nükleer savaş ile karşı karşıya kalan dünyanın bir köşesinde büyümeye çalışan iki kız arkadaşın hayatlarına dalıyoruz. Ginger (Elle Faning) ailesiyle yaşayan genç bir kız. Arkadaşı Rosa ile ergenliğin heyecanlarına ve hatalarına düşme çabası içinde. Bütün çocukların başedemediği tek şey olan anne babası arasındaki gerilim onu daha da içinden çıkılmaz duruma sokar. Annesi zayıf bir kişiliğe, babası Roland (Alessandro Nivola) ise sorumluluktan kaçan bir yapıya sahip. Roland sanat ve siyasetle içiçe. Ginger’ın arkadaşı Rosa ise babası tarafından terk edilmiş ve bunun eksikliğini yaşayan bir genç kız. İki arkadaşın hayata bakış açıları ve peşlerinden koştukları hayaller gün geçtikçe kimliklerini buldukça farklılaşmaya başlar. Rosa arkadaşı Ginger’ın babasıyla ilişkisini kıskanır.
Yönetmen Sally Potter derinlikli bakış açısı ile filme çok şey katmış. Özellikle iki genç kızı oynayan Elle Fanning ve Alice Englert çok iyi kast seçimleri. Filmden sonra birçok eleştirmen Fanning’i zirveye taşırken ben Englert’e dikkat çekiyorum. Süper bir kabiliyet. Hem iyi hem de kötü karakteri canlandırabilme yeteneğine sahip. Eline aldığı her karakteri karanlık bir uçuruma çevirebiliyor. Filmi seyrettikten sonra biraz araştırınca annesinin ünlü yönetmen Jane Campion olduğunu öğrendim. Sanıyorum Alice Englert’i birçok filmde seyredeceğiz. Filmin sinema dilinin ise Sally Potter’dan beklenilmeyecek kadar izleyicinin kolay algılayabileceği bir tarzda olduğunu da söylemeliyiz. Zaten yönetmen verdiği röportajlarda bunun altını özellikle çiziyor. İstanbul Film Festivali’nde de seyrettiğimiz Ginger&Rosa kesinlikle kaçırılmamalı!
FİLMİN KÜNYESİ
Orjinal adı: Ginger&Rosa
Yönetmen: Sally Potter Senarist: Sally Potter Oyuncular: Elle Fanning, Alice Englert, Christina Hendricks, Timothy Spall
Tür: Dram
Yapım: 2012, ABD-İngiltere, 90 dakika.