İnsana yatırımın kamusal örneği: Kültürel belediyecilik

Özellikle de şehrin çeperlerinde kültür sanat alanında faaliyet gösterenler her tür takdiri hak ediyor. Zira ‘varoş’ denilerek kültürel etkinlik adı altında popüler kültürün boca edildiği yerlerde sahici anlamda kültürel belediyecilik yapmak kolay iş değil!

Şehir her geçen gün büyüyüp genişlerken sanat üretimi ve tüketimini Beşiktaş, Kadıköy, Taksim’le sınırlamak, uzunca bir dönem varoş diye nitelenen ilçeleri bu işlerin dışında tutmak eskiden kalma bir hastalık. Ancak gecikmeli de olsa artık ciddi bir kültürel hareketlilik yaşanmaya başladı bu bölgelerde. Sözgelimi Esenler Belediyesi Sanat Evi (ESEV) bu anlamda özel çalışmalara imza atan, örnek bir kurum. 2011 yılında yola çıkan ESEV; Müzik, Geleneksel Türk İslam Sanatları, Görsel Sanatlar ve Dil alanında yaklaşık 40 branşta eğitim veriyor. E, ne var bunda canım, bütün belediyeler bunu yapıyor diyenler olabilir. ESEV’in benzerlerinden ayrılan özellikleri var. Bir defa kültür sanatı ciddiye alan, önemseyen ve hizmet verdikleri ilçedeki gerekliliğine inanan bir ekip hizmet veriyor. ESEV’in arkasında belediye başkanı M. Tevfik Göksu, kültürden sorumlu başkan yardımcısı Dr. Hasan Taşçı, Kültür Sosyal İşler Müdürü Hüseyin Cerrahoğlu gibi isimler var. Ancak ESEV’in dinamosu Sanat Evi Koordinatörü olan Muhammed Uyar ve ekibindeki gençler. Dolayısıyla bu kurum belli sanat dallarında Milli Eğitim Bakanlığı onaylı sertifika vermenin ötesinde sanatsal bir çaba gösteriyor. Yetişkin ve çocuk sınıfları bulunan sanat evinin ayrıcalıklarından en önemlisi çalışmaların kültürel etkinliklerle desteklenmesi. Usta Çırak Buluşmaları adıyla gerçekleştirilen programlarda kadim bir gelenek devam ettirilirken bir yandan da gençlerin eğitimini aldıkları sanat dalında yetişen usta isimler ile bir araya gelmeleri sağlanıyor. Şu ana kadar Sadrettin Özçimi, Alparslan Babaoğlu, Hüseyin Kutlu, Salih Bilgin, Fuat Başar gibi isimler gençlerle buluştu.

İNSANLARIN DA BANİLERİ VAR

Türkiye’de bir ilk olan ‘İşitme Engelliler Fotoğraf Atölyesi’ de önümüzdeki Cumartesi günü eğitimlerine başlayacak. 11 Ocak’ta da ESEV’de Cihan Aktaş ile bir sinema söyleşisi gerçekleştirecek. Sinema söyleşilerinin yanı sıra belediyelerde ilk kez kısa filmcileri buluşturacak bir proje de ESEV’de hayata geçirilecek. ‘Kısa Buluşmalar’ başlığı altında her ay bir kısa film yönetmenini misafir edip hem filmlerini izlenecek hem de söyleşi gerçekleştirilecek.

Bütün bunları yaparken çeperde bulunmak bir dezavantaj mı sorusu akla geliyor. Ancak ESEV Koordinatörü Muhammed Uyar, şehrin merkezi kavramının artık değişmeye başladığını söylüyor: “Günümüz İstanbul’unda hangi kurum hedef kitlesini yakalayarak bir etkinlik gerçekleştiriyorsa ‘şehrin merkezi’ orası oluyor. Geçmişte oluşan ‘varoş Esenler’ algısının artık tamamen ortadan kalktığını düşünüyorum. Eğer Esenler Belediyesi ‘belediyecilik’ hizmetini sadece yol ve bina yapmaktan ibaret görseydi bu algının kolay kolay değişebileceğini zannetmezdim. Ama kültürel belediyecilik yaptığınızda insana yatırım yapmaya başlıyorsunuz. ‘Bani’ kavramını çok severim. Ülkelerin ve şehirlerin banileri olduğu gibi insanların da banileri vardır. Kültürel belediyecilik insan yetiştirir. İmkân sunar. Toplum o imkânı değerlendirir veya değerlendirmez, o farklı bir mesele. Kültürel hamleler kim daha çok çalışırsa orada başlayacak. Kim bu hizmete talip olursa, kim elini taşın altına daha çok koyarsa o bunu başaracak” diyen Uyar gibi düşünen ve gayret edenlerin sayısının çoğalması en büyük dileğimiz.