Zeytinburnu Belediyesi’nin Kazlýçeþme Sanat Galerisi’nde düzenlediði Selahattin Kara Retrospektifi; Sanat ve Yaþamýn Ýzinde sergisinin açýlýþý Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan’ýn katýlýmýyla geçtiðimiz günlerde yapýldý. Cumhurbaþkanlýðý Kültür ve Sanat Büyük Ödülü sahibi olan Selahattin Kara, hayraný olduðu kadim þehir Ýstanbul’un sokaklarý, Boðaz’ý ve mimarisi yanýnda þehrin deðiþen yüzünü tablolarýna ustalýkla yansýtýyor. Çalýþmalarýný, Ýstanbul’daki yaþamýnýn her döneminde kendisini etkilemiþ olan kent kompozisyonlarý üzerinden oluþturan Kara, kenti bütün jestleri ve duruþlarý ile resmedilmiþ plan, perspektif ya da farklý açýlardan kusursuzca aktarýlmýþ mimari görünümlerle kurguluyor. Kara’nýn 73 tane eserinin yer aldýðý Sanat ve Yaþamýn Ýzinde sergisi, Ýstanbul’un son on yýlý hakkýnda ziyaretçilere bilgi veriyor. Ýstanbul’un eski yerleþim yerlerini resmeden Kara ile hem sergi hem de resim çalýþmalarý hakkýnda sohbet ettik.
Sergideki eserler, Selahattin Kara’nýn 2009’dan bugüne kadar yaptýðý çalýþmalardan oluþuyor. Kara’nýn resim çalýþmalarý aslýnda daha eskiye dayanýyor. Öðrencilik yýllarýnda baþlayan çalýþmalarý bir dönem sekteye uðrasa da 1980’li yýllarýn sonlarýna doðru kendini tamamen resime adamýþ. Bu zamana kadar binin üzerinde eser veren Kara, “Sanat benim yaþamýmý adadýðým alan. Onun izinde bir hayat sürüyorum. Hayatým sanata hizmet etmekle anlamlanýyor. Bu açýdan sergini adý Sanat ve Yaþamýn Ýzinde” diyor.
Sergiyi gezen ziyaretçiler, 10 yýllýk süreçte geçmiþe dönük olarak Kara’nýn Ýstanbul’u resmettiði yerleri görecek. Belki de bu sayede on yýl öncesi ile þimdi arasýnda bir karþýlaþtýrma bile yapabilir ziyaretçiler. Genelde Ýstanbul resimleri ile tanýnan Kara, neden Ýstanbul’u resmettiðini þöyle anlatýyor, “Eserlerimin yüzde doksanýndan fazlasý Ýstanbul resimlerinden oluþuyor. Bunun için bana Ýstanbul ressamý diyorlar. Her ressamda bir Ýstanbul hayranlýðý olur. Ýstanbul dünyanýn göz bebeði. Ama biz deðerini çok bilemiyoruz. Dilerim ki 50-100 yýl sonra Ýstanbullular resimlerime baktýklarýnda ‘Ýstanbul ne kadar deðiþmiþ’ demezler. Özellikle de tarihi deðeri olan yerler fazla deðiþmez. Bizden 500 yýl sonra gelen kuþaklar da Ýstanbul’un bugününü görmeli.”
Buralarda tarihin sesini duyuyorum
Genelde eski dokuyu resmeden Kara, “Yeni dokuyu, binalarý resmetmek cazip gelmiyor. Uzun bir tarihi olan Ýstanbul’un þehir hayatýna dair yaþanmýþlýklarýn izlerini sürüyorum. Sosyal, kültürel ve ekonomik yaþamýn izlerinin sindiði eski yerleþim merkezlerini çiziyorum. Boðaz, Karaköy, Eminönü, Taksim, Beþiktaþ, Üsküdar, Kadýköy… Ýnsanlarýn hayat mücadelesi verdiði yerler buralar. Bu bölgeleri gezerken, izlerken tarihin sesini duyar gibi oluyorsunuz. Ýstanbul ile ilgili hikâye, roman okuduðunuzda ya da film izlediðinizde burada ne kadar ilginç hayatlarýn olduðunu görüyorsunuz. Fantastik bir yer Ýstanbul. Dünya coðrafyasýnýn odak noktasý. Tarihsel bir estetik taþýyor. Tarihten bugüne kalan eserlere daha fazla ilgi gösteriyorum. Ýnanýlmaz yapýlar var.” diyor ve ekliyor, “Bir de balýkçýlar çok fantastik geliyor bana. Onlarý resmetmeyi seviyorum. Karadenizli olmam da bunda etkili olabilir. Balýkçýlarda Ýstanbul’un parçasý ve çok eski bir kültürü. Önceden kýyýlar ve Boðaziçi ahþap iskeleler ile dolu idi. Ben onlarýn küçük bir kýsmýna denk geldim. Ama þimdi çoðu yok oldu. Ahþap iskelelere gidip orada sehpa kurup eserler çizme þansým oldu.”
Ýstanbul’un önemli eski yerleþim yerlerini birçok kez resmeden Kara, aklýnda kalan çizmediði bir yerin olmadýðýný söylüyor. Ancak Karaköy’ü son birkaç yýldýr çizmeye baþladýðýný ve aslýnda geç kaldýðýný dile getiren Kara, “Bir semti birçok kez geziyorum. Çünkü sürekli malzeme veriyor bu þehir insana. Ortaköy’de 20 yýl oturdum. Müstesna bir yer. Sahili, camisi, meydaný, Boðaz manzarasý ile bana hep yeni fotoðraflar verdi. Tabi ki hâlâ Haliç’te, Boðaz’da resmedilecek çok güzel yerler var. Ýstanbul bitmez. Masal gibi bir yer. Ressamlar buranýn resmini yapa yapa bitiremez. Ama eski dokusu azaldýkça bizim gibi klasik üslup ile resim yapanlar için esprisi de azalabiliyor. Yine de Ýstanbul; þiir, sinema, resim açýsýndan asla bitmez ve daha çok sanat eserine ilham verecektir. “ þeklinde konuþuyor.
Resimlerinin çoðunda insan figürünü kullanýyor, Kara. Ama küçük ölçülü resimlerinde insan yapmadýðýný belirten sanatçý, izleyicinin insan faktörüne takýlmadan sadece peyzajý görmesini ve onu yaþamasýný istediðini söylüyor.
Resimlerinde ara ara kendini de çiziyor. Selahattin Kara. Bu çalýþmasýnda Beyazýt Meydaný’nýn simge isimlerinden Þerbetçi Hüseyin’den þerbet alýrken çizmiþ kendini. Þerbetçi Hüseyin bu kültürü yaþatan isimlerden biri. Onu resimlerinde kullanmayý seviyor Kara. Ayrýca kendini çizdiði baþka resimler de var.
Mehmet Çebi koleksiyonundan özel bir seçki ile hazýrlanan Selahattin Kara Retrospektifi’ni, 20 Ocak 2020 tarihine kadar Zeytinburnu Kazlýçeþme Sanat Galerisi’nde ziyaret edebilirsiniz.
2017 Cumhurbaþkanlýðý Kültür ve Sanat Ödülü’nü alan Kara, “Bu ödül omuzlarýma artý yükler ekledi. Cumhurbaþkanýnýn sergimizin açýlýþýný yapmasý kýymetli. Kuþkusuz etkisi daha farklý oluyor. Böylece insanlarý sanata biraz daha yaklaþtýrabiliriz.” dedi.
Resimler kurgu deðil gerçek hikâye
Eserlerinin hepsinin ayrý bir hikayesi var Kara’nýn. “Ýstanbul’da yaþýyorum ve burasý benim hikâyem. Bu eserler de hikâyenin parçasý. Hayatýmý Ýstanbul resimlerime vakfettim.” diyen Kara sözlerine þöyle devam ediyor: “Eserler özelinde bakýldýðýnda her çalýþmada farklý þeyler görmek mümkün. Mesela birileri oturmuþ Kýz Kulesi’ni seyrediyor. Ben de onlarýn hikâyesini resmediyorum. Resimlerime giren figüranlarýn o andaki hayatýný çiziyorum aslýnda. Tarihi hikâyeler kurgulamýyorum. Ýstanbul’da çok farklý hayatlar var. Mesela balýk tutan birini yapýyorum. Ýzlenimci resmin esprisi þudur. O anda gördüklerini hýzlýca resme aktarýrsýn. Bir kurgu yok. Empresyonizm, günlük aldýðýn izlenimi sonuca dönüþtürme olayýdýr.” Ýstanbul dýþýnda özellikle gençlik yýllarýnda tatile gittiði Datça’nýn birçok resmini yaptýðýný belirten Kara, memleketi Rize’nin ve Antalya’nýn da resimlerini yapmýþ. Bu aralar yeni proje üzerinde çalýþtýðýný aktaran Kara, yine Ýstanbul’da birkaç bölgenin büyük anýtsal peyzaj çalýþmasýný yapmak istiyor. Haydarpaþa, Karaköy, Ortaköy gibi yerlerin de ekleneceði bu çalýþmayý Türk resminde olmayan büyüklükte peyzajlarla yapacaðýný belirten Kara, komposizyon çalýþmalarýna baþladýðýný söyledi. Son on yýldýr Mehmet Çebi ile çalýþtýðýný ve motivasyon anlamýnda kendisine büyük destek verdiðini anlatan Kara, “Son yapacaðýmýz büyük ölçülü peyzajlarda resme figürün yoðunlaþmasýnda katkýlarý oldu. Son 10 yýllýk sanat hayatýmda yeri özeldir. Bu serginin hazýrlanmasýnda da katkýsý oldu. Ayrýca yine bu serginin düzenlenmesindeki katkýlarýndan dolayý Zeytinburnu Belediye Baþkaný Ömer Arýsoy’a teþekkür ederim.” dedi.