Portreye küçük bir dokunuş
ABONE OL

Bir gece yolculuğunda baktım vakit geçmiyor otobüsteki kişiye özel televizyon kanallarını karıştırmaya başladım. Bilirsiniz önceden yüklenmiş yerli yabancı filmler içinden seçtiğinizi seyredersiniz... Ünlü marka Channel’in yaratıcısının yaşam öyküsünü anlatan filmin önce adı ilgimi çekti, Coco Before Chanel. Yetimhanede büyüyen ve Coco olarak çağırılan küçük bir kızın nasıl tasarımcı olduğunu anlatıyordu.

Dönemin Fransası’nda sosyetik kadınların neredeyse aynı kalıptan çıkmış hissi veren abartılı giysi, tüy, peluş, çiçekli koca koca şapkalar Coco’ya çok sıradan ve çirkin görünüyordu. Bazı zenginlerin şapkalarına basit küçük aksesuarlarla müdahale etmesi o şapkayı taşıyan kadını diğerlerinden ayırıyordu. Coco’nun elinin değdiği giysiyi giyen kadınlar çevrelerinde ilgi odağı olunca doğal olarak Coco dikkatleri üzerine çekiyordu. Hayatta da tekdüzeliğimizi kıranlardan biri de küçük değişiklikler değil midir? Aksesuarın önemi de burada ortaya çıkıyor. Her ne kadar bütünü tamamlayıcı olarak algılansa da durum pek de göründüğü gibi olmayabiliyor. Öyle ki giyilecek giyside karar verilmiş olsa da kullanılacak aksesuarda tereddüt varsa aksesuar giysiyi bile değiştirtiyor. Artık hangisi diğerini tamamlıyor Allah bilir.

BİR FULAR NELERE KADİRMİŞ!

“Yaşamak hatırlamaktır” derler ya İstanbul’da Akmerkez’in yeni açıldığı yıllardı. Bir dergi için kadın giysilerinin satıldığı güzel, şık bir mağazada çekim yapıyorduk. Genç bir kadın vitrinde görüp beğendiği fuları incelemek istedi. Boynuna taktı, aynaya baktı, kendine yakıştırdı. Sonra fulara uygun bir çanta arayışına girdi. Fular boynunda çeşitli çantaları kah elinde kah omuzunda ayna karşısında denedi. Sonunda birini beğendi. Şöyle bir etrafına bakındı. Bu kez çantaya da yakışacak birkaç ayakkabı denedikten sonra birinde karar kıldı. Boynunda fuları, omuzunda çantası,ayağında ayakkabısı ayna karşısında birkaç kere döndü. Biz hem çekimimizi yapıyor hem de şaşkınlığımızı gizlemeye çalışıyorduk. Meğer erken şaşırmışız! Kadın “Bunlara uygun hangi elbiseyi önerirsiniz?” diye sormaz mı! Sonunda elbisesini de seçti ve yüklü bir ödeme yaparak mutlu mutlu çıktı mağazadan. Bir fular meğer nelere kadirmiş!

Fotoğrafta ve özellikle de portre odaklı çalışmalarda, biraz bakım, kendine ve fotoğrafçıya güven, bazı aksesuarlarla küçük dokunuşlar modeli de fotoğrafçıyı da mutlu edecek sonuçlar doğurur. Bu konuyu yazmaya karar verdiğimde ne demek istediğimi örneklerle anlatmak için birkaç ay önce fotoğrafa başlayan Aslıhan Atay Karadağ’dan modellik yapmasını rica ettim. Bu çekimlerde iki sabit ışık kullandım. Sağdan verdiğim ışığı biraz renklendirdim. Önce saçlara küçük bir şapka tutturup çekim yaptım. Bu aksesuar portreye değişik bir hava verdi. Aynı kadraj (çerçeve) ama o küçük dokunuş olmadan yapılan ikinci çalışma ise arkadaşına poz veren birinin samimiyeti dışında bir özellik içermiyordu. İki fotoğrafta da İSO/ASA 640, beyaz ayarı/white balance otomatik/auto, shutter/enstantane 1/60 (saniyenin altmışta biri), diyafram F:5.6, odak uzaklığı 75 mm idi. Artık aradaki farkı farketmek her okurun algısına kalmış.

HEPSİ YÜKTE HAFİF

Aklınızda portre ağırlıklı çalışma olduğunda, yükte hafif bazı aksesuarları yanınızda bulundurmanızda yarar var. Şal, şapka, fular, eldiven, mendil, şemsiye vb. Ancak belki de en önemlisi nazınızı çekecek bir arkadaşınızı da ikna ederseniz kendinizi geliştirecek çekim denemelerini daha rahat yaparsınız.