Sanatla hayata sarýldýlar
ABONE OL

Ýç dünyamýzý rahatlýkla ortaya koyabildiðimiz, kendimizi ifade edebildiðimiz bir alandýr sanat. Müzik, resim, fotoðraf, seramik veya yazmak ne olursa olsun dýþ dünyadan uzaklaþýp kendimiz için bir þeyler yapmak sýkýntýlarýmýzý unutmak ve hayata umutla bakmak için bize yol gösterir. Herhangi bir sanat dalýyla aktif olarak uðraþýp üretim yapmak iç sesimizi dinlememiz için de bir fýrsat oluþturur. Ne yaparsak yapalým dikkatimizi yoðunlaþtýrdýðýmýzda, yaptýðýmýz iþe odaklandýðýmýzda baþka bir þey düþünmeyiz ve duygularýmýzý yaptýðýmýz ürünlere yansýtýrýz. Bu da rahatlamamýzý ve huzurlu bir iç dünya oluþturmamýzý saðlar. Dolayýsýyla sanatýn iyileþtirici gücünden yararlanmak doktorlarýn da tavsiye ettiði bir rehabilite süreci. Bir sanat dalýyla uðraþmak isteyenlere fýrsat sunan belediyeler, dernekler, STK’lar var. Bunlardan biri de sekiz yýldýr Dr. Kadir Topbaþ Kültür ve Sanat Merkezi çatýsý altýnda hizmet veren Esenler Sanat Evi (ESEV). Esev; Enstrüman ve Müzik Eðitimi, Geleneksel Sanatlar ile Edebiyat ve Sahne Sanatlarý ana baþlýklarý altýnda, 37 branþta eðitim veriyor. Her yaþtan sanatseveri aðýrlayan kurslara çeþitli sýkýntýlar yaþayan insanlar da ilgi gösteriyor. Sanatla rehabilite olduklarýna ve sanatýn iyileþtirici gücüne inanan Burcu Altýkardeþ, Pakize Korkmaz ve Fatma Balcý ESEV’in resim Atölyesi’ne katýlýyor. Her birinin ayrý ayrý saðlýk sorunlarý olmasýna raðmen resim yapmayý býrakmýyorlar ve hayata sanat ile tutunuyorlar.

Hayata küsmedim hep ürettim 

Dört kez kanser hastalýðýný atlatan Fatma Balcý, 57 yaþýnda. Ýlkokul yýllarýnda içinde ukde kalan resim çalýþmalarýna yýllar sonra baþlamýþ. Hastalýðý ile barýþtýðýný ve asla hayata küsmediðini söyleyen Fatma Balcý sözlerine þöyle devam ediyor: “Eþim vefat edince kýz kardeþim bana dedi ki ölmeden önce yapýlacak 100 þey arasýnda resim yapmak var. Benden habersiz kayýt ettirmiþ. 2017’de Resim Atölyesi’ne baþladým. Eþimi kaybettiðim için geç baþlamýþtým kursa. Hastalýðým da tekrarlayýnca kurs bitmeden ayrýldým. Ameliyat oldum böbrek üstü bezinden. 2018’de iyileþince tekrar yazýldým. Hastalýðým nüksedince yine yarýda kaldý. Dördüncü kez yeniyorum bu hastalýðý. Kadýn hastalýklarýndan akciðere oradan böbrek üstüne ve þimdi de atardamar üstünde çýktý. Ama pes etmedim. Kursa yeniden yazýldým. Resim yapmak hep içimde kaldý. Ben ilkokul mezunuyum. Öðretmenim iki þeye dikkat ederdi. Okumamýzý ve resim yapmamýzý isterdi. Biz her gün gazete almak zorundaydýk. Olay defterimiz vardý. Herkes aldýðý gazeteden ilgisini çeken bir haberi kesip deftere yapýþtýrýp altýna yorum yazardý. Bir de resim yapmamýz konusunda teþvik ederdi. Kursa baþlamadan önce evde de resim denemelerim oldu ama çok beceremiyordum. Sonrasýnda ilerleme kaydettim. Þimdi yaðlý boya tablolar yapýyorum. Evde de çalýþmalarým sürüyor. Hatta resim yaparken yemekleri yakýyorum, kapý, telefon asla duymam. Resim yapmak bana iyi geliyor. Kanser hastalarýný görüyorum. Hayata küsüyorlar. Ecele çare yok. Ama kanser hastalarýnda hedef, amaç yoksa ve hayata küsmüþlerse yaþayamazlar. Ben 38 kere kemoterapi, 30 kere ýþýn aldým ve 2 kere ameliyat oldum. Asla hayata küsmedim. Evde resim dýþýnda da þeyler yaptým. Fileler ördüm. Þimdi de kýrk yama çalýþýyorum. Özellikle kronik hastalýklarý olanlara ben bir þeylerle meþgale olmalarýný tavsiye ediyorum. Ben ayrýca 23 yýldýr da Romatoid Artrit yani Ýltihaplý Eklem Romatizmasý hastasýyým. Ama hastalýklarým ile barýþýðým.”

Mutlu olacaðým iþler yapýyorum 

Burcu Altýkardeþ, 32 yaþýnda ve ev hanýmý. Bundan üç sene önce hem guatr hem de meme kanserini yenmiþ. Þimdi resim yaparak o süreci atlatmaya çalýyor. Resim yapmak bana terapi gibi geliyor diyen Altýkardeþ, “Kanser tedavisi görürken de evde hep bir þeyler ile uðraþtým. Bileklik, kolye yaptým. Kafamý baþka þeylerle meþgul ettim. Moralimi yüksek tutmam hastalýðýmý atlatmamda yardýmcý oldu. Tedavi biteli üç sene oldu ama hâlâ evde tek kaldýðýmda kendimi dinleyip daha çok hastalanýyorum. O yüzden mutlu olacaðým iþler yapýyorum ve resim kursuna baþladým. Böylece kendimi dinlemeye vaktim olmuyor. Özellikle manzara resimleri yapmayý seviyorum. Atölyeye geldiðimde bütün dertlerimi, sýkýntýlarýmý kapýnýn ardýnda býrakýyorum. 8 yaþýnda kýzým var. Resim dersine onunla geliyoruz. Teknikleri öðreniyoruz. Kara kalem ya da yaðlý boya çizimleri yapýyoruz. Dersler eðlenceli ve öðretici geçiyor. Þimdi Kadýnlar Günü ile ilgili bir sergi hazýrlýyoruz. ” þeklinde konuþtu.

Hastalýðýma iyi geldi

Pakize Korkmaz 58 yaþýnda. Evde resim yapmaya baþlayýnca kýzlarýnýn da desteði ile ESEV’e gelmeye karar vermiþ. Hastalýðý sebebiyle geçirdiði ataktan sonra 2012’de kursunu yarýda býrakmýþ. Ama yine de resim yapmaktan vazgeçmemiþ ve yeniden kursa baþlamýþ. Romatoid Artrit yani Ýltihaplý Eklem Romatizmasý hastasý. Buna raðmen bir eline diðer eliyle destek vererek resim yapmaya devam ediyor. “Orta okul mezunuyum ve ama resime hep ilgim vardý. Bana iyi geliyor ve deþarj oluyorum” diyen Korkmaz þöyle konuþuyor: “Kara kalem ile baþladým. Akrilik de çalýþtým bir dönem. Þimdi yaðlý boya resim yapýyorum. Dört yýldýr düzenli geliyorum. Þu anda kadýnlar günü ile ilgili bir eser çiziyorum. Sýrtýnda küfesi ile bir Karadeniz kadýný hayal ettim. Onu resmediyorum. Dersler Pazartesi günü 9.00’da baþlýyor 13.30’a kadar devam ediyor. Pazartesi gelse diye bütün hafta bekliyorum. Hastalýðýma da iyi geldi. Dört yýldýr atak geçirmiyorum. Burasý ruhuma da iyi geldi. Ellerimde sýkýntýlar, aðrýlar oluyor ama resim yapmaya devam ediyorum.”

Sanat insaný mutlu ediyor  

“Sanatla ilgilenen herkes benim baþ tacým. Alaný farketmez. Sanat ile uðraþan bir insanýn kötülük yapacaðýný düþünmüyorum. Sanat insanýn ruhunu temizliyor.” diyen resim öðretmeni Kader Peker iki yýldýr Esev’de çalýþýyor. 6 yaþýndan 72 yaþýna kadar üç yüze yakýn öðrencisi olan Kader Öðretmen, atölyeye gelen herkesin dýþ dünyadaki sýkýntýlarýný, hastalýklarýný bir kenara býraktýðýný ve burada bambaþka bireyler olduðunu anlatýyor. Kader Öðretmen resim atölyesi ile ilgili þunlarý aktardý: “Okul’da da öðretmenlik yapýyorum. Ama buranýn ayrý bir huzuru var. Özellikle yetiþkin sýnýflarýnda abla, abi iliþkisi var. Hoþ sohbetler ediyoruz. Herkes birbirinin görüþüne saygýlý. Bana da terapi oluyor burasý. Ýþe gelir gibi gelmiyorum.  Burada belli teknikler gösteriyorum. Öðrenen de oluyor anlamayan da. Ama sene sonu herkesin bir tablosu oluyor. Sanat insaný mutlu ediyor. Hangi dalý olursa olsun, insana iyi geliyor. Burada kulladýklarý renkler, çizgiler aslýnda onlarýn duygularýný anlatýyor. Müziksiz çalýþmýyoruz. Ruhu dinlendirici müzikler açýyoruz.”