ABONE OL

1978 yýlýnda Sevr Devrimi ile yýkýlan Afganistan Cumhuriyeti'nde Sovyet destekli yeni bir hükümet kurularak Devlet Baþkanlýðýna Nur Muhammed Terakki getirildi.

Tarihler 14 Eylül 1979'u gösterdiðinde, parti içindeki bölünme sonucunda Terakki'nin yardýmcýsý Hafýzullah Amin, hükümeti devirerek baþa geçti. Bu süreçte Nur Muhammed Terakki ve yandaþlarý öldürüldü. Yönetimin bu fýrtýnalý sürecinde Müslüman halk ise Sovyet destekli yeni Afgan yönetiminin politikalarýna sert tepki göstererek sokak hareketleri baþlattý.

1979 sonlarýna gelindiðinde Afgan hükümetinde bir çatlak daha oluþtu. Kanlý koltuk savaþlarýnda bu sefer Afgan hükümetinin 'Bayrak kanadý' lideri Babrak Karmal, Hafýzullah Amin'i devirerek Devrim Konseyi Baþkaný oldu.

Bir yandan parti içindeki koltuk kavgalarý sürerken bir yandan da mücahitlerin gösterilerini bastýrmakta zorlanan Afgan hükümeti, Sovyetler Birliði'nden yardým istedi. Dönemin Sovyetler Birliði Genel Sekreteri Leonid Ýlyiç Brejnev bu çaðrýya olumlu yanýt vererek orduya Afganistan'a müdahale etmesi emrini verdi.

24 Aralýk 1979 tarihinde Sovyet ordusu resmen Afganistan'a girerek ülke içindeki tansiyonu yükseltti. Afgan hükümetinin davetiyle Afganistan'a giren Sovyet ordusu, Afganistan ordusundan da destek bulmayý umuyordu, fakat aradýðý desteði bulamadý.

Afgan hükümetinin Sovyetler Birliði'ne yaptýðý bu çaðrýdan rahatsýz olan Afgan ordusunun büyük bölümü mücahitlerin safýna geçti.

1980'de Birleþmiþ Milletler Genel Kurulu'na taþýnan bu müdahale oylamaya sunuldu. 104'e karþý 18 oy ile Sovyetler Birliði'nin aleyhine sonuçlanan bu oturumun doðrudan bir etkisi bulunmuyordu. Zaten Sovyetler Birliði de bu sonucu tanýmadýðýný açýkladý.

Bunun üzerine dünyadan tepkiler yükselirken, Afganistan topraklarý, soðuk savaþ döneminin en sýcak yaþandýðý coðrafyaya dönüþtü.

O dönemde Sovyetler Birliði ile arasý açýk olan Çin, Afgan mücahitlere askeri teçhizat ve eðitim desteði saðlarken, Amerika Birleþik Devletleri de mücahitlere aðýr silah desteðini sürdürdü. Ayný dönemde Pakistan ile Hindistan arasýndaki husumetten ötürü; Hindistan, Sovyet destekli Afgan hükümetinin yanýnda yer alýrken, Pakistan ise Afgan mücahitlere destek saðladý.

1988'in sonlarýna kadar günbegün þiddetini arttýran çatýþmalar sonucunda Birleþmiþ Milletler'de imzalanan Cenevre Anlaþmasý kapsamýnda Sovyetler Birliði Afganistan'dan çekilmeye baþladý.

1979-1989 yýllarý arasýnda Afganistan'da bozguna uðrayan "yenilmez kýzýl ordu" geri çekildi. Fakat bunun için geç kalýnmýþtý. Çünkü Afgan mücahitlerin mücadelesinden de destek alan Sovyetler Birliði bünyesindeki ülkeler bir bir baðýmsýzlýklarýný ilan etmeye baþladýlar. Afganistan'ý iþgal etmesi kendisine pahalýya patlayan Sovyetler Birliði 1991 yýlýnda parçalandý. Son kýzýl bayrak indirildi.

Bu süreçte saðlanan silahlar sayesinde Afgan mücahitler, 451 Sovyet helikopter ve uçaðýný düþürürken on binlerce iþgalci Sovyet askeri öldürüldü. Resmi kaynaklarda kaç Afgan'ýn hayatýný kaybettiðine dair net bir bilgi yer almazken, iki milyon kadar kayýp yaþandýðý tahmin ediliyor.