Michel, Mısır'ın başkenti Kahire'de Gazze'deki gelişmelerin ele alındığı "Kahire Barış Zirvesi"nde konuşma yaptı.
AB'nin, iki dünya savaşının ardından kurulan bir siyasi proje olduğunu hatırlatan Michel, AB'nin kuruluş anlaşmasında yer alan ve Birliğin "barış, güvenlik, gezegenin kalkınması, dayanışma, halkların birbirine saygı duyması, başta çocuklarınki olmak üzere insan haklarının korunması, uluslararası hukukun sıkı şekilde uygulanması ve geliştirilmesi" konularına katkı yapmasını öngören 3. maddesini okudu.
Michel, "Çifte standart olmamalı. Takip etmemiz gereken düz bir çizgi olmalı." dedi.
AB olarak Hamas'ın İsrail'e saldırılarını kınadıklarını, rehinelerin serbest bırakılması çağrısı yaptıklarını anımsatan Michel, "Sivillerin ve sivil altyapıların her zaman ve her yerde korunmasının önemini vurguluyoruz. İsrail'in kendini savunma hakkını onaylıyoruz. Bu savunma hakkı uluslararası hukuk ve uluslararası insancıl hukuk uyarınca uygulanmalıdır." diye konuştu.
Michel, İsrail'in kuşatması altındaki Gazze'ye acilen insani yardımların ulaştırılması gerektiğini belirterek, "Topyekun kuşatma uluslararası hukuka aykırıdır." ifadesini kullandı.
Bölgesel tırmanışı engellemek, şiddet döngüsünü sonlandırmak için herkese sorumluluk düştüğünü vurgulayan Michel, İsrail-Filistin meselesinde iki devletli kalıcı çözüm için her türlü çabanın yürütülmesinin önemine değindi.
Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı İsrail'e "Aksa Tufanı" adıyla kapsamlı saldırı başlatmıştı.
Gazze'den İsrail yönüne binlerce roket atılırken Filistinli silahlı gruplar Gazze-İsrail sınırındaki Beyt Hanun-Erez Sınır Kapısı'na baskın düzenleyerek burayı ele geçirmişti.
Silahlı gruplar daha sonra buradan İsrail içindeki yerleşim yerlerine girmiş, İsrail ordusu da onlarca savaş uçağıyla Gazze Şeridi'ne saldırı başlatmıştı.
Gazze'den düzenlenen saldırılarda 306'sı asker 1400 İsraillinin öldüğü, 4 bin 834 İsraillinin yaralandığı aktarılmıştı.
Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail'in Gazze'ye saldırılarında 1756'sı çocuk, 4 bin 385 kişinin öldüğünü, 13 binden fazla kişinin yaralandığını duyurmuştu.
İşgal altındaki Batı Şeria'da da İsrail güçlerinin ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 84 Filistinlinin öldüğü belirtilmişti.
İsrail'in saldırılarında 16 gazeteci yaşamını yitirmişti.
İsrail'in Lübnan sınırında 8 Ekim'de İsrail ordusu ile Hizbullah arasında başlayan çatışmalarda ise 12 Hizbullah, 2 İslami Cihad üyesi, biri gazeteci 3 sivil hayatını kaybetmişti.
Lübnan tarafından düzenlenen saldırılarda da 3 İsrail askeri ve bir İsrailli sivil yaşamını yitirmişti.