ABD'li Mcgregor Türkiye'ye yönelik kirli planı itiraf etti: Örgütleri silahlandırıyoruz
ABONE OL

ABD'li emekli Albay Mcgregor, terör örgütü PKK/YPG'yi yıllardır besleyip büyütmelerinin, silah, para ve eğitim vermelerinin tek sebebinin İsrail'in güvenliği olduğunu söyledi. Mcgregor, teröristleri Türkiye ile savaştırma planını ifşa etti. Bunu söylerken bir de uyarıda bulunan Mcgregor, "(Cumhurbaşkanı) Erdoğan, savaşı önlemeye çalışıyor ama Türkler, bunu bir istiklal mücadelesi olarak görürse savaşmaktan kaçınmazlar" dedi.

TERÖR ÖRGÜTÜ PKK İLE ABD ARASINDAKİ BAĞLANTIYI ADETA İTİRAF ETTİ

Terör örgütü PKK ile ABD arasındaki bağlantıyı adeta itiraf eden Mcgregor, "(Cumhurbaşkanı) Erdoğan, İsrail'in Lübnan'a girmesi halinde bunun Lübnan'ı istikrarsızlaştıracağının farkında bizi izleyenlere İsrail ve ABD ile ilgili bilmeleri gereken bir şeyi de buradan haber edeyim. Türkiye'ye saldırmaları için Suriye'de güçlerimizi hazırlıyoruz şu anda." ifadelerini kullandı.

Terör örgütü PKK/YPG'nin Suriye'de neden beslenip büyütüldüğünü bu kez ABD'li emekli Albay Douglas Mcgregor, ifşa etti. ABD'nin NATO müttefiki bir ülkeyi terör örgütü ile hedef aldığını söyledi.

PKK'lı teröristleri silahlandıklarını söyleyen Mcgregor, "Kimleri mi kast ediyorum. PKK halkın mücahitleri örgütü ve bazı farklı örgütleri silahlandırıyor ve eğitiyoruz Türkler de bunun farkındalar. Bundan çok rahatsızlar. Bunu geçmişte de yaptık. Ama bu sefer durum çok ciddi." diye konuştu.

Bölgedeki gerilimlere de değinen ABD'li emekli albay, "İsrail'in de parçası olduğu büyük bir savaşa doğru gidiyoruz. ABD de bunun bir parçası. Türk devleti de savaşın eşiğinde olduklarını kamuoyuna açıklamak üzere... Şayet bunu bir istiklal savaşı olarak sunarsalar kamuoyu şüphesiz savaşmak isteyecektir. Ve bu Erdoğan'ın hala kaçındığı bir şey..." dedi.

GÖRMEK İSTEYENE TABLO ÇOK NET

İsrailli gazeteci David Weinberg, hain 15 Temmuz Darbesi'nden önce bölgeyi nasıl istikrarsızlaştırdıklarını anlatmıştı.

Weinberg, "Irak ordusu, Suriye ordusu kalmadı artık Mısır ordusuna gelince artık onların da yarısı faal durumda geri kalanı yozlaşmış durumda. Araplar İsrail için bir tehdit olmaktan çıkmış durumda. Libya, Tunus, Ürdün iç çatışmalarla sarsılmış durumda önümüzdeki beş on yıl boyunca kafalarını dahi kaldıramayacakları durumda." demişti.

İsrail şimdi bölgede kendisine yönelik tehdit unsuru olarak Türkiye'yi görüyor. İsrail Dışişleri Bakanı Katz'ın Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik "sonun Saddam gibi olur" mesajı da bu çıldırmışlık halinin bir yansıması olarak karşımıza çıktı. Buna ilişkin ABD'li Albay Mcgregor, "Suriye'de eğittiğimiz teröristleri Türkiye'nin üstüne salacağız. İsrail'in güvenliği için istikrarlı bir Türkiye istemiyoruz" mesajı verdi.

TÜRKİYE'YE SADECE TERÖR ÖRGÜTÜ PKK/YPG SALDIRMIYOR

Bu süreçte Türkiye'ye sadece terör örgütü PKK/YPG saldırmıyor, aynı zamanda terör örgütü sözcüsü gibi davrananlar da var. Örneğin terörist cenazesine katılan DEM Parti Şırnak vekili Nevruz Uysal Aslan, utanmadan "Mehmetçik için kimyasal silah kullanıyor" iftirasını atabiliyor.

Terörist cenazesine katılan Dem Parti Şırnak vekili Nevruz Uysal Aslan küstahça "9 yıldır devlet, Kürdistan'da, silahlarıyla, kimyasal bombalarıyla, askerleriyle, savaşçılarıyla saldırıyor. Dünyada hiçbir devlet Türk devleti kadar ahlaksızca, hukuksuza saldırmıyor." demişti.

Mecliste ettiği yemini unutan, DEM'li vekil Aslan, Kandil ağzıyla Türkiye'yi karalıyor. Terör örgütü PKK/YPG köşeye sıkıştıkça, DEM'lilerin iftira dozu da artıyor. Oysa Hakkâri'deki Gürz 6 operasyonu bile görmek isteyene yeter. Mehmetçik, 3 teröristi köşeye sıkıştırdı. Teslim ol çağrısına silahla karşılık veren turuncu kategorideki terörist etkisiz hale getirilirken beyaz bayrak çekip teslim oluyoruz diyen 2 terörist ise sağ olarak teslim alındı.

TÜRKİYE HEM IRAK'TA HEM DE SURİYE'DE MÜCADELE EDİYOR

Türkiye hem Irak'ta hem de Suriye'de dengeleri yeniden kurmak istikrarı sağlamak için mücadele ediyor. ABD ve İsrail'in bölge planlarını bozuyor. Bu yüzden de hem terör saldırılarının hem de içeriden karalamaların hedefi oluyor.

Ancak CHP'nin Irak ve Suriye tezkerelerine "2 kez hayır" demesini, güvenlik güçlerini Irak ve Suriye'den çekmek istemesini anlamak mümkün değil. Muhalefetin bir yandan "Türkiye'ye mülteci gelmesin" deyip, diğer yandan Mehmetçik'i Irak ve Suriye'deki güvenli bölgelerden çekmeye çalışması ABD ve İsrail'in ekmeğine yağ sürmekten başka bir anlam taşımıyor.