Dünya Saðlýk Örgütü'nün (DSÖ) üye devletleri, geçtiðimiz haftalarda düzenlenen Dünya Saðlýk Meclisi oturumu sýrasýnda, ABD'den gelen talebe raðmen Tayvan'a gözlemci statüsü verilmesine iliþkin tartýþmayý erteleme konusunda anlaþtý.
Ertelemeye tepki gösteren ABD Dýþiþleri Bakaný Pompeo, DSÖ'nün Tayvan'ýn gözlemci statüsü almasýný engelleyerek güvenilirliðine zarar verdiðini söyledi.
Japonya Baþbakaný Þinzo Abe de, Tayvan'ýn DSÖ'deki statüsüyle ilgili devam eden görüþmelerle ilgili yaptýðý açýklamada, Tayvan'ýn geçen ay da gözlemci olarak yer almasýna izin verilmediðini, durumun çok üzücü olduðunu söyledi.
ÇÝN'ÝN BÜTÜNLÜÐÜNE DARBE OLUR
Tayvan'ý ayrýlýkçý bir parçasý olarak kabul eden Pekin yönetimi, "Tek Çin" ilkesinin ihlali olduðunu savunarak, Tayvan'a DSÖ gözlemci ülke statüsü teklifi verilmesine þiddetle karþý çýkýyor.
ABD ise, DSÖ'yü baðýmsýz kararlar almamakla suçlayarak, Tayvan'a mutlaka gözlemci ülke statüsü verilmesini talep ediyor.
BÖLME STRATEJÝSÝ MÝ, BÝLÝMSEL VERÝLER MÝ?
Çin'in tüm tepkilerine raðmen, Tayvan'a Çin'den ayrý bir ülke muamelesi yapan ABD, bu yöndeki ayrýlýkçý fikirleri destekliyor.
Ancak, 24 milyona yakýn nüfusa sahip ada ülkesinde, koronavirüs pandemisyle mücadele inanýlmaz derecede baþarýlýydý. Bu baþarýnýn sýrrý bilinmese de, resmi rakamlara göre, ülkede onaylanmýþ vaka sayýsý 440 iken, iyileþenlerin sayýsý 431. Salgýnda 7 kiþi hayatýný kaybetti.
Bu nedenle teklif, 'ayrýlýkçý-bilimsel' tartýþmasýna neden oluyor.
TAYVAN MESELESÝ
Japonya'nýn 1895 yýlýndaki savaþta Çin'i yenilgiye uðratarak el koyduðu Tayvan Adasý'ndan, maðlubiyetle ayrýldýðý Ýkinci Dünya Savaþý sonrasý çekildi. Savaþ sonrasý Çin'de, komünistlerle milliyetçiler arasýnda iç savaþ baþladý. 1949 yýlýnda Mao Zedong öncülüðündeki Çin Komünist Partisi'nin iktidarý almasýyla, Milliyetçi Parti yanlýlarý kaçarak Tayvan Adasý'na sýðýndý. Komünist Parti yönetimindeki Çin Halk Cumhuriyeti'nden adaya kaçan milliyetçiler 1912 yýlýnda kurulan Çin Cumhuriyeti'nin burada devam ettiðini savunurken, Komünist Parti Tayvan'ý ülkenin özerk bir bölgesi olarak görmeye devam etti.
Ülkede ortaya çýkan iki farklý siyasi otoritenin neden olduðu gerilim ve karmaþa 1971'deki Birleþmiþ Milletler (BM) kararýyla yeni bir boyut kazandý. BM siyasi otorite olarak tanýdýðý Çin Cumhuriyeti (Tayvan) yerine siyasi otorite olarak Çin Halk Cumhuriyetini tanýma kararý aldý. Karar sonrasý Tayvan, baðýmsýzlýk arayýþýný dönemsel farklýlýklarla sürdürdü. 2005 yýlýnda Çin Ulusal Kongresi'nin yürürlüðe koyduðu 'ayrýlma/bölünme karþýtý kanun' (Anti-secession Law) ile Tayvan'a karþý sürdüreceði tutumu açýk bir þekilde ortaya koydu.
star.com.tr