Borrell'den AB ülkelerine uyarý
Avrupa Birliði (AB) Dýþ Ýliþkiler ve Güvenlik Politikasý Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, AB ülkelerinin, Uluslararasý Ceza Mahkemesinin (UCM) Rusya Devlet Baþkaný Vladimir Putin'le ilgili tutuklama emrini 'alkýþlarken', Ýsrail Baþbakaný Binyamin Netanyahu hakkýnda verilen ayný karara uymamayý seçmeleri halinde uluslararasý hukuku çiðnemiþ olacaklarý uyarýsýnda bulundu.
Borrell, Ýtalya'da düzenlenen görevinin sonuna gelmesi nedeniyle katýldýðý son G7 toplantýsýnýn giriþinde basýna açýklamalarda bulundu.
Birçok AB üyesi ülkenin UCM'nin Netanyahu hakkýndaki tutuklama emriyle ilgili rahatsýzlýklarýný bildirmelerine deðinen Borrell, "ABD'nin tamamen farklý bir konumda olduðunu biliyorsunuz, çünkü ABD Roma Statüsü'nün imzacýsý deðil. Tamam, ABD imzalamadý. Ancak AB'nin tüm üye ülkeleri imzacý. Bu seçim yapabileceðiniz bir þey deðil. Mahkeme Putin'e karþý çýktýðýnda alkýþlayýp Netanyahu'ya karþý çýktýðýnda sessiz kalamazsýnýz. Bu, çok fazla eleþtirildiðimiz 'çifte standart' konusunun tipik bir örneðidir." diye konuþtu.
Borrell, "AB üyesi ülkelerden uluslararasý hukuka dair yükümlülüklerini yerine getirmelerini istedim. Ýster beðenin ister beðenmeyin, UCM herhangi bir ulusal mahkeme kadar güçlü bir mahkemedir ve Avrupalýlar UCM'yi desteklemezlerse, o zaman adalet için hiçbir umut kalmayacaktýr." deðerlendirmesini yaptý.
Bir soru üzerine Borrell, þunlarý kaydetti:
"Sanýrým UCM'nin bir mahkeme olduðunu ve tutuklama emrinin uygulanmasý gerektiðini, eðer biri bunu yapmazsa bunun uluslararasý hukuku ihlal etmek olacaðýný açýkça ifade ettim. Bu, uluslararasý hukuku ihlal etmektir."
Macaristan, Avusturya, Çekya ve Almanya baþta olmak üzere bazý ülkeler karardan memnuniyetsizliklerini bildirmiþ ve buna uymayabilecekleri yönünde açýklamalar yapmýþtý.
