Hint Pasifiği'nde Çin'in baskısına karşı yükselen ittifak ''Quad''
ABONE OL

"Asya NATO"su olarak da anılan Quad'ı oluşturan dört ülke, Aralık 2004'te yaşanan felaketin ardından bölgeye insani yardım götürmek için geçici olarak "Tsunami Çekirdek Grubu"nda bir araya geldi. Felaketin açtığı yaraların sarılması sürecinde bu ülkelerin oluşturduğu grup dağılsa da dörtlü, bu birliktelikle bölgesel sorunların ele alınması konusunda başarılı oldu.

Serbest ve açık İndo-Pasifik vurgusuyla dört ülkenin ortak çıkarlarına odaklanılan Mayıs 2007'deki gayri resmi stratejik forumundan üç ay sonra Quad ülkeleri, Bengal Körfezi'nde Singapur'un da katılımıyla Malabar 07-02 deniz tatbikatını düzenledi. Bu tatbikat, dörtlünün askeri müttefiklik yönünde attığı bir adım olarak değerlendirildi.

2007'de 25 geminin katıldığı Malabar tatbikatı, o zamana dek yapılan en kapsamlısı olurken Çin, tatbikat üzerine Quad ülkelerini protesto etti.

- İlk Quad girişimi başarısızlığa uğradı

Çin'in sert tepkisine neden olan ilk Quad (Quad 1.0) girişimi, tatbikattan hemen sonra Eylül 2007'de Japonya'da Başbakan Abe Şinzo'nun istifa etmesi ve yerine Çin'e yakınlığıyla bilinen Yasuo Fukuda'nın gelmesiyle sarsılmaya başladı.

Hindistan Başbakanı Manmohan Singh'in Ocak 2008'deki Pekin ziyaretinden sonra Hindistan'ın en büyük önceliğinin Çin ile ilişkilerin geliştirilmesi olduğu açıklaması, ardından Avustralya seçimlerinde John Howard'ın yerine başbakanlık koltuğuna oturan Kevin Rudd'un Şubat 2008'de Avustralya'nın Quad'dan çekildiğini ilan etmesiyle girişim başarısızlığa uğradı.

Quad'ın 2017'de yeniden canlandırılmasına kadar geçen 10 yılda dört ülke arasında ikili ya da üçlü askeri ilişkilerin geliştirilmesine devam edildi.

Japonya, 2015 yılından itibaren, 2007'den sonra ABD ve Hindistan'ın sürdürdüğü Malabar tatbikatlarının daimi katılımcısı haline geldi; Avustralya ile Hindistan'ın AUSINDEX tatbikatlarının kapsamı genişletildi; ABD ile Avustralya'nın Talisman Saber tatbikatlarına 2016'dan itibaren Japonya da katılmaya başladı.

Bu hamlelerle, Quad ülkelerinin orduları arasında güven ve iletişimi artırarak birlikte çalışmayı teşvik etmek, gelecekte daha derin siyasi bağların temelini oluşturmak amaçlanıyordu.

Bölgede 2015'ten sonra ağırlığı iyice hissedilmeye başlanan Çin'in nüfuzu ve baskısı, Quad'ın temelini oluşturan ortak çıkarları daha da netleştirdi ve pekiştirdi.

- Diyalog forumundan askeri ittifaka

Aradan geçen 10 yılın ardından 2017'de Quad 1.0'ın öncüsü Abe Şinzo ve eski ABD Başkanı Donald Trump, Çin'in artan baskısı nedeniyle Quad'ı ittifak olarak yeniden canlandırmak istedi. Eski ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson ve eski Japonya Dışişleri Bakanı Kono Taro, Ekim 2017'de Quad'ın toplanmasını önerdi.

Bundan bir ay sonra 12 Kasım 2017'de Manila'daki Güneydoğu Asya Uluslar Birliği (ASEAN) zirvesi sırasında dışişleri bakanı yardımcısı seviyesinde katılımın gerçekleştiği Quad 2.0'ın ilk toplantısı yapıldı. Katılımcılar bu toplantıda Açık ve Serbest Hint-Pasifik'in desteklenmesi ve teşvik edilmesi gibi konuları tartıştı, iki yılda bir dışişleri bakanı seviyesinde toplanılması kararı aldı.

Eylül 2019'da Quad 2.0'ın dışişleri bakanı düzeyindeki ilk toplantısı New York'ta yapıldı. Bu toplantıda da yine Açık ve Serbest Hint-Pasifiği vurgusu yapıldı.

Quad 2.0 ülkelerinin yetkilileri, 2020'de yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınını tartışmak ve Malabar tatkibatına Avustralya'yı da davet etmek için bir araya geldi.

Dörtlünün 2020'de Tokyo'da 4 ülkenin dışişleri bakanları arasında yapılan son toplantısının ardından Malabar tatbikatına 2007'den sonra ilk kez Avustralya'nın katılacağı açıklandı.

Avustralya, Hindistan, Japonya ve ABD donanmaları, 3-6 Kasım 2020'de şimdiye kadarki en büyüğü olan Malabar tatbikatını düzenledi.

Analistler, bu tatbikatın dört ülkenin Hint-Pasifiği bölgesinde Çin'in askeri ve siyasi etkisine karşı koyma konusundaki kararlılığına işaret ettiği yorumunu yaparken Çin basınında "Asya NATO'su" olarak nitelendirilen Quad 2.0'ın düzenlediği tatbikatın, "Çin'in yükselişini durdurmayı amaçladığı ve bölgesel istikrar için risk oluşturduğu" haberleri çıktı.

Quad'ın 18 Şubat 2021'de bu yılki ilk, yeniden faaliyete geçirildiği 2017'den bu yana ise bakan düzeyinde düzenlediği üçüncü toplantısı gerçekleştirildi. Kovid-19 tedbirlerinden ötürü çevrimiçi yapılan toplantıda, salgın ve iklim değişikliği konularına odaklanıldı.

Toplantıda ayrıca dezenformasyonla ve terörle mücadele, deniz güvenliği, Myanmar'da demokratik yollarla seçilmiş hükümetin acilen yeniden göreve gelmesi ve bölgede demokratik direncin güçlendirilmesi konuları tartışıldı; Hint-Pasifik bölgesi için seyahat serbestisi dahil iş birliğini güçlendirmek için bakanlar düzeyinde en az yılda bir kez, çalışma grubu düzeylerinde de düzenli toplanılması arzusu dile getirildi.

- Quad, Çin'in yükselişine karşı koyabilir mi?

Uzmanlar genel olarak Quad 2.0'ın, Çin'in bölgedeki nüfuzuna karşı beklenen caydırıcı etkiyi gösteremeyeceğine fakat bir denge unsuru olacağına inanıyor.

Buna neden olarak Quad ülkelerinin Çin ile ekonomik ilişkileri, bölge meselelerinde farklı öneme sahip çıkarlarının bulunması ve Hint Pasifik ülkelerinin Quad'ın bölgeyi istikrarsızlaştırabileceği endişesi gösteriliyor.

Asya-Pasifik Uzmanı Dr. Altay Atlı AA muhabirine yaptığı açıklamada, Quad'ın yeniden canlandırılmasının sebeplerinden birinin, Çin'in son yıllarda ekonomik kalkınmayla beraber askeri alanda ve teknolojide büyük ilerleme kaydetmesi olduğunu söyledi.

Atlı, "Quad Çin'in yükselişini engeller" demenin mümkün olmadığını ancak dörtlünün, Çin'e karşı bölgede bir denge unsuru olabileceğini vurgulayarak "Şahsi kanaatim, Quad ülkeleri için Çin'e karşı tek cephe olmak dediğiniz zaman bu çok iddialı olabilir. ABD'nin Çin ile büyük güç rekabeti olabilir; Hindistan'ın Çin sınırında Çin ile askerlerinin de kaybına yol açan çatışmaları olabilir; Avustralya'ya baktığımızda, onlar da Çin ile büyük bir ticaret savaşı içerisinde aslında. Avustralya'nın durumu basına yansımıyor fakat ABD kadar büyük olmasa da ciddi bir rekabet içinde. Japonya ise zaten Çin'in doğal rakibi ve 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana Çin ile çözülememiş meseleleri olan bir ülke." ifadelerini kullandı.

Altay Atlı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ancak şöyle bir durum da var, Çin bölgenin en büyük ekonomisi. Doğu Asya, güney Asya ve güneydoğu Asya; bu bölgelerdeki ülkelerin neredeyse tamamı Çin'e ekonomik olarak bağımlı durumda. Yani bence Asya ülkeleri için şu anda esas olan Çin'e karşı cephe almak değil, daha dengeli bir siyaset oluşturmaktır. Quad ise bunu sağlayan bir denge unsuru olur. Onun dışında Çin'in yükselişini engelleyebilecek veya aşağı çekecek gibi söylemlerin ise iddialı olduğunu düşünüyorum."

Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi'-kzne (CSIS) konuşan Merkezin Asya Denizcilik Şeffaflık Girişimi Direktörü Gregory Poling de Çin her ne kadar Quad'ı ABD liderliğinde "Asya NATO'su" olarak yansıtmaya çalışsa da dörtlünün resmi bir güvenlik ittifakı olma ihtimalinin düşük olduğunu söyledi.

Quad ülkeleri arasında, askeri cephede birbirlerinin çıkarlarını ortak çıkar olarak kabul etme arzusunun bulunmadığını dile getiren Poling, "Hint-Pasifik'teki çıkarlarına yaklaşımları, dört Quad üyesini farklı alanlara öncelik vermeye yönlendiriyor. Örneğin ABD için Güney Çin Denizi ve Doğu Çin Denizi hayati önem taşıyor. Japonya için de aynı şey geçerli. Fakat, Avustralya için bu Batı Pasifik'tir. Hindistan için ise Hint Okyanusu önceliklidir. Güney Çin Denizi ise ikincil öneme sahiptir. Bu nedenle Hindistan, Quad'ın kapasitesini geliştirilmesine yardım etmeye istekli olsa da Güney Çin Denizi'nde şiddet tırmandığında gerçekten risk almayacaktır." değerlendirmesini yaptı.

Merkezi Sydney'de bulunan Lowy Enstitüsünün Güç ve Diplomasi Programı Direktörü Herve Lemahieu da Al Jazeera'ya yaptığı açıklamada, "Quad ilk önerildiğinde geçici bir ortaklıktı. Özellikle Avustralya, Quad'a ihtiyaç duyulduğundan şüpheliydi ve Çin ile diplomatik ilişkileri bozmaktan çekiniyordu. 2007'deki Quad 1.0'in başarısız olmasının nedeni budur. Fakat o zamandan bugüne tüm Quad üyeleri arasında Çin'e yönelik tavır sertleşti." dedi.

Lemahieu, "Bölgede pek çok ülke sadece Çin'e karşı değil, büyük güç rekabetine karşı çok temkinli ve Quad'ı, bölgeyi daha fazla istikrarsızlaştırma potansiyeline sahip, büyük güç rekabetinin bir yüzü olarak görüyor. Bu nedenle Quad'ın bölgeyi, Çin'e karşı sadece askeri bir güçten daha fazlası olduğuna ikna etmeye çalışması gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.