ABD Kongresi'nin Temsilciler Meclisi kanadının Dış İlişkiler Komitesi'nde, ABD'nin Suriye rejimine yönelik askeri güç kullanma talebi tartışılıyor. Toplantıda, yönetim kanadını ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Savunma Bakanı Chuck Hagel ve Genelkurmay Başkanı General Martin Dempsey temsil ediyor.
Dışişleri Bakanı Kerry, açılış konuşmasında, Kongre'nin bugün sadece askeri güç kullanımı yetkisi konusunu değil, konuyu nasıl ele alacağının da önemli olduğunu belirterek, bu kararın en zor kararlardan biri olduğunu ama birlikte karar verdiklerinde ulus olarak daha güçlü olacaklarını kaydetti.
Suriye'de sadece Esed rejiminin sarin gazı kullandığını bildiren Kerry, "Sadece gerçeklerden kaçmak için oluşturulan en kasıtlı bir istek, bunun tanımlandığı gibi olmadığını veya rejimin bunu yapmadığını iddia edebilir. Bu saldırı oldu ve bunu Esed rejimi yaptı" diye konuştu.
Irak savaşı deneyimlerini hatırlatan Kerry, Kongre'ye tekrar asla hatalı istiharat bilgilerin oylanmasının sorulmaması noktasında özellikle duyarlı olduklarını, bu nedenle ABD Başkanı Barack Obama ve istihbarat camiasının emin olmak için kanıtları tekrar tekrar gözden geçirdiğini ve birçok bilgiyi kamuoyuna açtıklarını söyledi.
Kerry, bazılarının burada ABD Başkanı Barack Obama'nın "kırmızı çizgileri"nin konuşulduğunu iddia ettiğini dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu yanlış. Tartışma dünyanın kırmızı çizgileriyle alakalı, insanlığın kırmızı çizgileriyle. Vicdanı olan herkesin kırmızı çizgisi. Bu aynı zamanda bu Kongre'nin kırmızı çizgisi. Kongre olarak sizler Kimyasal Silahlar Konvansiyonu'nu imzaladınız, Kongre olarak siz, Suriye'nin kimyasal silahlarının Ortadoğu ve ABD'nin ulusal güvenlik çıkarlarına tehdit oluşturduğu ifadesini içeren Suriye'nin Sorumlu Tutulması Tasarısı'nı onayladınız".
Kerry, Temsilciler Meclisi Başkanı John Boehner ile Meclis Azınlık Lideri Nancy Pelosi'nin de Esed rejiminin kimyasal silah kullanmasının kabul edilemez olduğunu ve ABD'nin buna cevap vermesi gerektiğini belirttiğini hatırlattı.
-"Tarih, bunların gerçekleşmesine olanak tanıyanlara da çok az sempati duyacak"-
Dünyanın, ABD'nin kenarda durarak sessizlikle razı olup olmayacağını merak ettiğini belirten Kerry, tarihin Esed gibi suçluları sadece kötü şöhretle anacağını ama aynı zamanda tarihin bunların gerçekleşmesine olanak tanıyanlara da çok az sempati duyacağını hatırlattı. Kerry, "İşte bu şu anın ağırlığı. Kongre'nin kararında yüz yüze kaldığı risk de budur" ifadesini kullandı.
Suriye'nin ABD'nin ulusal güvenlik çıkarları açısından önemli olduğunu, çünkü kimyasal silahyarın yanlış ellere düşebileceğini, teröristler için güvenli alan yaratabileceğini, Suriye'den sadece şiddetli bir rüzgar uzaklıkta olan Türkiye, İsrail ve Ürdün'ün ABD'nin taahhütlerini tutup tutmadığını görmek istediğini dile getiren Kerry, bu ülkelerin kendilerinin güvencesini beklediğini belirtti. Kerry, dolayısıyla bu konunun kesinlikle ABD'nin ulusal güvenlik çıkarlarıyla alakalı olduğunu vurguladı.
-"Harekete geçmemek daha büyük risk"-
Kerry, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sağduyu ve insani deneyimlerimiz ve gerçekler, harekete geçmemenin, geçmekten daha büyük riske sahip olduğunu gösteriyor. Eğer bugün bu konuda harekete geçmezsek, size garanti ederim ki güvenliğimize yönelik çok daha fazla risklerle ve gelecekte bizim harekete geçmemize neden olacak daha büyük çatışma ihtimaliyle karşı karşıya kalmamız olası. Neden? Çünkü, Esed bizim sessizliğimizi ve isteksizliğimizi, kimyasal silah kullanma noktasında dokunulmazlıkla hareket edebileceğini şeklinde okuyacak. Şimdiden 11 kez kimyasal silah kullandı, bu son daha geniş çaplı kimyasal silah kullanılmasından sonra eğer biz eylemden vazgeçersek, eğer dünya vazgeçerse (bu silahları kullanma noktasında) serbestliğe yönelik açık bir mesaj göndereceğiz."
İran ve Kuzey Kore'nin ABD'nin diğer yöne bakmasını istediğini ve bunu kitle imha silahları konusunda adım atma yönünde yorumlacağına dikkati çeken Kerry, şunları kaydetti:
"Bizim sessizliğimizi dinliyorlar. Bu nedenle, Başkan Obama'nın istediği yetki açıkça ulusal çıkarımıza. Suriye'ye, dünyaya, diktatörlere ve teröristlere, müttefiklere ve sivillere, biz 'asla' dediğimiz zaman, bunun bazı zamanlarda, bazı yerlerde değil, her zaman 'asla' anlamına geldiği yönünde kesin bir mesaj vermeliyiz. Dolayısıyla, bu güvenirlilik yönünde bir oylama. Modern dünyayı modern tutan norm ve kanunlara yönelik bir oylama. Eğer bugün Esed'e cevap vermezsek, yüzyıldır askerlerimizi koruyan standartları aşındıracağız. Askerlerimiz bu yasakların varlığı sayesinde korunuyor. Bu bizim uygulamamız gereken standartlar. Müttefik ve ortaklarımız açık biçimde bize güveniyorlar. İsrail, Türkiye, ve Ürdün halkı Suriye'nin yanı başında ve potansiyel kimyasal silahlardan sadece güçlü bir rüzgar uzakta."
-"Savaşa girmeyi talep etmiyoruz"-
Amerika'nın savaşa gitmesini talep etmediklerini dile getiren Kerry, Obama'nın, Esed'in kimyasal silah kullanmaya yönelik kapasitesinin azaltılması ve caydırıcılık olmasını sağlayacak bir yetki istediğini bildirdi.
Suriye konusunda, Esed'in iktidardan gitmesine yönelik bir politika izlenerek daha fazlasının yapılması gerektiğine inananlar olduğunu da anımsatan Kerry, "Bu silahları kullanma noktasında Esed'in kapasitesinin düşürülmesi, onun için öldürücü silahların ulaşılabilirliğine etki edecek. Bu da muharebe alanında da etki yaratacaktır" diye konuştu.
-"Rejimden kaçışlar var"-
Kerry, bugün toplantıya gelmeden önce rejimden ayrılıp Türkiye'ye giden rejim yetkilileri hakkında e-posta aldığını kaydetti. Bunun yanında, ABD'nin olası eylemi nedeniyle diğer bazı firar ihtimallerinin de olduğunu belirten Kerry, "Dolayısıyla Başkan'ın sizden talep ettiği ana amaç bu olmasa da bunlar rejim için aşağı yönlü etkiler yaratacaktır" değerlendirmesini yaptı.
Bazı kesimlerin de askeri eylemin öngörülmeyen sonuçları noktasında soruları bulunduğunu ve bunun daha büyük çatışma yaratması endişesi taşıdıklarını dile getiren Kerry, "Şunu açıkça söyleyim: Eğer Esed, kendi suçunun sonuçları noktasında misilleme yapacak kadar aptal ve kibirliyse ABD ve müttefiklerimizin, bir savaşa gitmeden onu buna pişman edecek birçok yolları var" dedi.
Kerry, ayrıca "Biri, dünyanın yasakladığı bir silahla yüzlerce çocuğu öldürdüğü zaman, bundan hepimiz sorumluyuz" diyerek, "Tecritçilik zamanı değil, katliamın seyircileri olmanın zamanı değil. Ne ülkemiz ne de vicdanımız sessizliğin maliyetini kaldırabilir" ifadesini kullandı.