Neonazilerden Türk avukata ölüm tehdidi
ABONE OL

Almanya’da 8’i Türk 10 kişiyi öldürmek, banka soymak ve bomba saldırılarında bulunmakla suçlanan Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütü davasının müdahil avukatlarından Mehmet Daimagüler, Bahçeşehir Üniversitesi Beşiktaş Kampüsü’nde düzenlenen konferansta, NSU davası ve Almanya’daki Neonazilerin Almanya’daki ırkçı faaliyetleri hakkında bir sunum yaptı. Daimagüler “Ben Alman mahkemelerine güvenmiyorum. Bu ceza davalarından fazla bir şey beklemiyorum. Bu yüzden tazminat davası açtık. Diyoruz ki; ‘Eğer Alman Hükümeti ve eyalet hükümetleri işlerini doğru yapmış olsaydı, polisler araştırmalarını ırkçı bir gözlükle yapmasalardı bu insanlar ölmezlerdi’ diye dava açtık. Bu davaları Almanya’da kaybedeceğiz. Bundan eminim ama sonrasında bunları AİHM’e taşıyacağız ve bu bir kaç yıl sürebilir” dedi.  

YALNIZ HİSSETMEDİK

NSU teröristlerinin gizli örgütler için çalıştığını belirten Daimagüler, Almanya’nın federal bir devlet olduğu hatırlatmasını yaparak, birbirinden bağımsız 19 istihbarat örgütünün olduğunu belirtti. Daimagüler, polisler arasında da ırkçıların bulunduğunu ifade ederek, cinayetlerin farklı eyaletlerde işlenmesine ve her eyaletin polisinin farklı olmasına rağmen öldürülen insanların suçlandığını söyledi. Kassel’deki polislerin işlerini iyi yaptığını dile getiren avukat Daimagüler “Türk kökenliler davalara ilgi göstermiyor ve destek amaçlı mahkemelere gelmiyor. Alman vatandaşı hak savunucuları mahkemeleri takip ediyor. Bu durumdan çok memnunuz aynı şekilde Alman gazeteleri de davalara çok ilgi gösterdi, kendimizi yalnız hissetmedik” dedi. 

ÜÇ KİŞİDEN FAZLA

Federal Savcılığın NSU’nun 3 kişilik bir hücre olduğunu ve örgüt ile ilgili her şeyin soruşturulduğunu iddia ettiğini hatırlatan Daimagüler “Alman yasalarına göre terör örgütü kurmak için 3 kişiye ihtiyaç var. 2’si öldüyse NSU artık yok demektir. Bu çok pratik. Mahkemede 24 kişinin de örgüte yardımda bulunduklarını itiraf etti” değerlendirmesinde bulundu. 

BfV’nin paralı muhbirleri 

Daimagüler, NSU’nun aşırı sağcı Thüringer Heimatschutz Derneğinden ortaya çıktığını, bu derneğe üye olan 163 kişiden 44’ünün geçmişte muhbir olarak ülkenin iç istihbarat örgütü olan Anayasayı Koruma Teşkilatı (BfV) için çalıştığını anlattı. Daimagüler, bu muhbirlerin BfV’nin maaş listesinde bulunduğunu ifade ederek, NSU’nun asla 3 kişilik bir örgüt olmadığının altını çizdi.