Tarihi belgeler ilk kez ortaya çýktý: ABD ordusu Türk askerini örnek almýþ

Türk askerinin bugüne kadarki en büyük sýnavlarýndan biri þüphesiz Kore Savaþý... Orada 4 ila 32 ay arasýnda deðiþen sürelerde esir düþen farklý rütbelerde askerlerimiz oldu. Sayýlarý 244 olarak belirtilen bu Türk askerlerin esaret altýndaki tutum ve davranýþlarý hep konuþuldu. Ancak ABD'nin bu esirlerin davranýþlarýndan yola çýkarak kendi askeri eðitim doktrinlerini tamamen deðiþtirdiði ilk kez resmi bir belgeyle görülüyor.

Bahsedilen belge ilk kez Askeri Antropolog Dr. Ece Aynur Onur'a teslim edildi. Dr. Onur, uzun yýllardýr bu alanda önemli çalýþmalara imza atmýþ bir isim. Söz konusu belgelere ulaþmak için 7 yýla yakýn bir süre bekledi. Ve nihayetinde söz konusu belgelerin gizlilik kararý ABD tarafýndan kaldýrýldý. Dr. Onur, tarihi belgelerde yer alan bilgileri ve bunlarýn ne anlama geldiðini ilk kez TRT Haber'e anlattý.

[Türk askerinin Kore'deki mücadelesi sadece bizim deðil tüm dünyanýn dikkatini çeken olaylardan biri.]

ABD'DEN GELEN TARÝHÝ DOSYA

ABD'den yeni gelen belgeler, Kore Savaþý'nda komünist Çin kuvvetlerine esir düþen en üst rütbeli iki askerimizden biri olan Yüzbaþý Ýhsan Serim'in esir takasý sýrasýnda Amerikan Askeri Ýstihbaratý tarafýndan yapýlan sorgusunun tutanaklarý.

ABD ordusu tarafýndan 1955'te ABD Ulusal Arþivi'ne teslim edilen bu dosya 'gizli' kategorisinde olduðu için bugüne kadar araþtýrmacýlara açýk deðildi. Ancak Dr. Ece Aynur Onur, çalýþmalarý kapsamýnda 2017'de ABD Ulusal Arþivi'ne dosyanýn açýlmasý için baþvuruda bulundu. Söz konusu dosyalar 7 yýl sonra raftan indirilerek kendisine ulaþtýrýldý.

"DAHA ÖNCE SADECE DUYMUÞTUK ÞÝMDÝ RESMEN BELGELENDÝ"

Dr. Onur, 2017-2020 yýllarýnda temel olarak Kore'de esir düþen askerlerimizin esaret hayatlarý hakkýnda Türk, Amerikan ve Ýngiliz askeri istihbarat belgelerini mukayeseli olarak çalýþan biri. Haliyle sürecin tüm boyutlarýna fazlasýyla hakim.

Çalýþtýðý tüm bu belgelerde, ABD ordusunun Türk esirler hakkýnda yaptýrdýðý çalýþmalarýn raporlarý ve üst rütbeli Amerikalý ya da Ýngiliz esir subaylarýn sorgu tutanaklarý da var.

Bu belgelerin ayný kampta esir olan Türk askerlerimizin üstün mukavemet baþarýsý hakkýnda çok çarpýcý bilgiler verdiðinin altýný çiziyor Dr. Onur. Örneðin, bu belgelerin Türk esirlerin tüm baskýya raðmen aralarýndaki emir komuta zincirini bozmadýklarýný gösterdiðini ifade ediyor.

Ayrýca Türk askerinin tüm bu zorlu þartlara raðmen birlik ruhunu koruyabildiklerini, hayatý idame yeteneklerinin diðer tüm BM askerlerine, özellikle de Amerikalý askerlere kýyasla çok yüksek olduðunu yine bu belgelerden öðreniyoruz.

Hapse atýlmayý ve iþkence görmeyi göze alarak defalarca kaçma teþebbüsünde bulunduklarýný kaydediyor Dr. Onur ve "Esir düþen askerlerimiz kendilerini ve silah arkadaþlarýný komünist propagandalarýndan korumayý baþarmýþ. Okuduðumuz belgeler, Türk askerlerin hasta ve düþkün silah arkadaþlarýna gerektiðinde bebek gibi baktýklarýný ve bu sayede tek birinin dahi esir kampýnda ölmediðini anlatýyor. Bu bilgiler günümüze kadar sadece sözlü anlatýlmýþtý. Elimizde belgeleri yoktu. ABD ordusunun Türk esirler hakkýnda yaptýrdýðý çalýþmanýn raporu ile Yüzbaþý Ýhsan Serim'in sorgu tutanaðý bunlarýn rivayetten veya hamasetten ibaret olmadýðýný, bilakis anlatýlanlarýn fazlasýnýn deðil eksiðinin olduðunu gösteriyor" ifadesini kullanýyor.

[Yýllar sonra raflardan inen sorgu tutanaklarý kamuoyuyla ilk kez paylaþýldý. Kaynak: Askeri Antropolog Dr. Ece Aynur Onur.]

YÜZBAÞI ÝHSAN SERÝM'ÝN SORGU TUTANAKLARI

Yüzbaþý Ýhsan Serim önemli bir isim. Çünkü Kore'de esir düþen askerlerimiz arasýnda en üst düzey rütbedeki iki kahramandan biri. Söz konusu sorgularda Ýhsan Serim'in neler anlattýðýný da merak konusu. Dr. Ece Aynur Onur, ilk kez kamuoyuna yansýyan çok deðerli bilgiler paylaþýyor.

ABD belgelerine göre Ýhsan Serim, 23 Nisan 1951'de Ýmjin Nehri'nde yaþanan muharebede 411 numaralý tepede düþman çemberini yarmaya çalýþýrken birliði ile baðlantýsýnýn kopmasý sonucu esir düþtü. Yaklaþýk 80 Türk askeri ile Amerikalý ve Ýngiliz esirlerin de bulunduðu Yalu Nehri'nin kýyýsýnda bulunan Pyoktong'daki 5 Numaralý Esir Kampý'na yürütüldü.

1 Haziran'da bu kampa giren Türk esir kafilesi Kunu-ri Muharebeleri'nde esir düþen Türk askerler ile buluþmuþ oldu. 25 Haziran 1951'de Türk esirlerin tamamý 2'nci Kamp'a gönderildi. Türk Esir Bölüðü tüm esareti boyunca hem fiziksel hem de psikolojik baskýlara maruz kaldý. Esir askerlerimiz ilk günden son güne kadar taþ ve odun taþýma gibi aðýr iþlerde çalýþtýrýldý. Ve Eylül 1951'den Aralýk 1952'ye kadar zorunlu komünist propagandaya maruz kaldýlar.

[Esir askerlerimiz ilk günden son güne kadar taþ ve odun taþýma gibi aðýr iþlerde çalýþtýrýldý.]

EN AÐIR ÝÞKENCELERE DÝRENDÝ

Belgelerin devamýnda da çok kritik detaylar olduðunun altýný çiziyor Dr. Onur... Yüzbaþý Ýhsan Serim'in defalarca sorguya alýndýðýný belirtiyor.

Sorgularda Türk Silahlý Kuvvetleri'nin organizasyonu ve askeri birliklerin konumu, Harp Akademileri'nin tarihi ve yapýsý, birliðinin organizasyonu hakkýnda sorular sorulmuþ. Yüzbaþý Serim, kendi ifadesiyle ölümü göze alarak bu sorulara yanlýþ ve çarpýtýlmýþ bilgiler vermiþ.

"Sorgularda yaþadýðý baský ve kötü muamele sonucunda dayanýlmaz baþ aðrýlarýna neden olan bir çeþit beyin sarsýntýsý geçirdi" diyor Dr. Ece Aynur Onur. Defalarca kaçma teþebbüsünde bulunduðunu ve bu nedenle bir defasýnda 10 gün boyunca ceza deliði veya ölüm mahzeni adý verilen, mahkumun sadece çömelerek veya cenin pozisyonunda sýðabildiði bir hücrede hapsedildiðini söylüyor.

[Belgelere göre esir Türk askerleri, kamptaki yaralý arkadaþlarýna 'bebek gibi' bakmýþ.]

ÖLÜM TEHDÝDÝNE RAÐMEN YARALI ASKERÝNÝ TERK ETMEDÝ

Bu noktada ilginç bir detaydan da bahsediyor Dr. Onur ve yaþananlarý ilk kez gün yüzüne çýkan ABD belgelerinden aktarýyor:

"Yüzbaþý Serim esir düþtüðü 23 Nisan günü, düþmana baþkaldýrarak aðýr yaralý bir askerini ölüme terk etmeyi reddetmiþ. Yanýndaki 3 askeri ile derme çatma bir sedye yapmýþ ve dönüþümlü olarak yaralý askerimizi 23 Nisan'dan 1 Haziran'a kadar taþýmýþlar. Ayný esir kafilesinde bulunan Teðmen Kazým Ün dizanteri nedeniyle yürüyemeyecek hale geldiðinde esir Türk erler tarafýndan kampa kadar taþýnmýþ.

Ýþte Amerikalý ve Ýngiliz subaylarý Türk askerlere hayran býrakan da bu birlik ruhu. Bu ruh, üstün mukavemet ve hayatý idame gücü bugüne kadar bir efsane gibi aðýzdan aðýza anlatýla anlatýla gelmiþti. Ýlk defa Türk Esir Bölüðü'nün iki komutanýndan biri olan Yüzbaþý Ýhsan Serim'in Amerikan Askeri Ýstihbaratý tarafýndan yapýlan sorgusunun tutanaðýnda elle tutulur bir þekilde görüyoruz."

[Türk askerlerin günlüklerinde de birbirlerine baðlýlýklarý ve emir-komuta zincirinin hiç bozulmadýðý gibi detaylar yer alýyordu.]

ABD, TÜRKÝYE'NÝN NASIL BAÞARDIÐINI ÇÖZMEK ÝSTÝYOR

ABD ordusunun Kore'de esir olan Türk askerini neden mercek altýna aldýðý sorusuna cevap veren Dr. Ece Aynur Onur, meseleyi daha da netleþtirecek bazý rakamlardan bahsediyor: Esir kamplarýnda tutsak olan 7 bin 190 Amerikan askerinin yüzde 38'i kamplarda hayatýný kaybetti. Ancak ayný kamplarda tutsak olan 244 Türk askerlerinden teki dahi kampta ölmedi. Bununla beraber, esir Amerikan askerlerinin yüzde 15'i düþmanla iþ birliði yaptý. Fakat Türk askerlerin ikisi düþmanla iþ birliði yaptýklarý gerekçesiyle kendi silah arkadaþlarý tarafýndan kampta kurulan divaný harp ile pasifize edildi. ABD ordusu, parlamentosu, basýný ve akademisi 1950'li yýllar boyunca þu soru ile çalkalandý... 'West Point mezunu Amerikan subaylarý bile esir kamplarýnda onar onar ölürken, Türk esirlerden neden teki dahi ölmedi?' Aslýnda bu sorunun temelinde ayný bakýþ açýsý yatýyordu. Öðrenmek istedikleri temel þey; ABD'nin askeri ve ekonomik yardým yaptýðý bir ülkenin askerleri, nasýl olur da Amerikan askerlerinden çok daha baþarýlý performans sergileyebildi...

TÜRK ASKERÝN DURUÞU ABD'NÝN 'ÝLKELERÝ' OLDU

Dr. Ece Aynur Onur, ABD ordusunun Türk esirler hakkýnda yaptýrdýðý çalýþmadan elde edilen sonuçlarýn 1955 yýlýnda yayýmlanan 'ABD Askerinin Muharebeye ve Esarete Ýliþkin Davranýþ Ýlkeleri Rehberi'nin oluþturulmasýnda kullanýldýðý bilgisini veriyor.

Bu rehberde sýralanan ilkelerin, Türk esirler hakkýnda hazýrlanan raporun sonuç kýsmýndaki maddeler ile neredeyse bire bir ayný olduðu ortaya çýktý. Yine, Kore'de esaret yaþayan askerlerimizin üstün performanslarý ABD ordusunun SERE yani "Hayatta Kalma, Sorguya Mukavemet, Kaçma-Kurtulma" eðitimlerine temel oluþturmuþ.

Tam da burada çok kritik bir parantez açýyor Dr. Onur ve sözlerini þöyle tamamlýyor: Bu gerçeðin üstü, 1960lý yýllardan bu yana ABD'li akademisyenler tarafýndan örtülmeye çalýþýlýyor. Yüzbaþý Ýhsan Serim'in dosyasýndan elde ettiðimiz bilgiler, Amerikalý ve Ýngiliz esir subaylarýn verdikleri bilgilerle örtüþüyor. Fakat 1955'ten bu yana ABD'de yayýmlanan ve birbirini tekrarlayan akademik çalýþmalar art niyetli bir þekilde bu bilgileri reddederek, yok sayarak ve çarpýtarak tarihte büyük bir tahrifat yaratýyor.

Örneðin, ABD'de yayýmlanan akademik çalýþmalar askeri istihbarat belgelerinin gösterdiðinin aksine, Türk esirlerin komünist endoktrinasyona alýnmadýklarý, darp edilmedikleri ve iþkence görmedikleri, sorguya alýnmadýklarý gibi iddialar ile dolu.

Hatta Amerikalý esirlerin Türk esirler ile mukayese edildiklerinde gösterdikleri büyük baþarýsýzlýk, bizim askerlerimizin en az 6 sene savaþ deneyimi olan profesyonel ve elit askerler olduklarý gibi asýlsýz bir iddia ile meþrulaþtýrýlmaya çalýþýlmýþ.

Bunlar tarihi gerçeklikten son derece uzak yaklaþýmlar. Kore'de esir olan 244 askerimizden 9'u rütbeliydi, 235'i ise er ve erbaþtý. Askerlerimizin hiçbirinin muharebe deneyimi yoktu. Ve hatta er ve erbaþlarýmýzýn birçoðunun okumasý yazmasý bile yoktu. Kore'de esir olan askerlerimiz üstün hayatý idame ve mukavemet güçlerini salt Türk kültüründen alýyorlardý.

Askeri antropolojinin odaðý da bu askeri güç ve kültür iliþkisidir. Sonuç olarak, ABD ordusu bizim askerlerimizi inceleyerek ve örnek alarak askeri eðitim oluþturdu. NATO bu eðitimleri ABD'den aldý, biz de NATO'dan aldýk. ABD ordusu ve Ýsrail ordusu kadrosunda yüzlerce askeri antropolog, sosyolog ve psikolog çalýþtýrýyor. Milli güvenliðimiz için TSK'da bu alanlardaki çalýþmalarýna hýz vermeli."