Tunus ve Cezayir halklarının ortak acısı: Fransa'nın 1958 Sakiye Sidi Yusuf Katliamı
ABONE OL

Cezayir'in Fransa'ya karşı 1 Kasım 1954'te başlattığı zorlu bağımsızlık savaşı, ülkenin doğu komşusu olan Tunus'tan da yoğun destek topladı.

Güçlenen Cezayir'in bağımsızlık mücadelesinin önüne geçmek isteyen Fransa, Tunus'un mukavemete verdiği desteği de kesmek adına 8 Şubat 1958'de Tunus'a bağlı Sakiye Sidi Yusuf köyüne saldırma kararı aldı.

Fransa'nın saldırı yapmayı kararlaştırdığı Sakiye Sidi Yusuf köyü, Cezayir'in doğu sınırından bölgeye sığınan birçok sivilin karşılandığı, Tunus Kızılayı ve Uluslararası Kızılhaç tarafından ilk yardım ve gıda destek faaliyetlerinin sürdürüldüğü önemli bir merkez konumunda bulunuyordu.

Köye karşı sivil halk gözetilmeksizin Fransız uçakları tarafından bir saatten fazla süreyle gerçekleştirilen hava saldırısında, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu yetmişten fazla insan hayatını kaybederken, yüzden fazla kişi ise yaralanıyor.

- FRANSA SALDIRI İÇİN KÖYDE HAFTALIK PAZARIN KURULDUĞU GÜNÜ SEÇTİ

Fransa'nın 1958 Sakiye Sidi Yusuf Katliamı ile ilgili AA muhabirine konuşan Cezayirli tarihçi akademisyen Muhammed Emin Belgis, saldırı için Cezayir'in doğu sınırına yakın olarak Tunus'un Sakiye Sidi Yusuf köyünün seçilmesinin rastlantı olmadığını kaydetti.

Belgis, iki ülke arasında doğal bir geçiş yolu olduğunu belirttiği bölgeye, Fransa'nın boyunduruğu altında kalmak istemeyen birçok Cezayirli sivilin güvenli bölge olarak gördüğü Sakiye Sidi Yusuf'a sığındığını ve bu nedenle köyün Tunus ve uluslararası yardım kuruluşları tarafından ilk yardım ve gıda desteğinin verildiği sivil bir alan konumunda görüldüğünü söyledi.

Fransa'nın saldırı için seçtiği günün ise tesadüf olmadığını vurgulayan Belgis, "O gün köyde haftalık pazarın kurulduğu gündü. Fransa saldırı için o günü rastgele seçmedi." şeklinde konuştu.

- "KATLİAM BİR SEMBOL OLARAK KALMAYA DEVAM EDECEK"

Belgis, Fransa'nın bu katliamı "hem Cezayirli kurtuluş hareketi mücahitlerinin umudunu kırmak hem de Tunus'un mücadeleye olan desteğini kesmek ve bir nevi intikam almak" amacıyla yaptığını söyledi.

Katliamın, iki mağrip ülkesinin tarih boyu devam eden kardeşliğinin bir göstergesi olarak hatırlanmaya devam edeceğini ifade eden Belgis, şu ifadeleri kaydetti:

"Fransa'nın yaptığı bu katliam, Cezayir ve Tunus halklarının kanlarının birbirine karıştığı bir sembol olarak kalmaya devam edecek."