Üzerinden 20 yýl geçmesine raðmen Amerika'da yaþanan 11 Eylül saldýrýlarýnýn yankýlarý uluslararasý siyasette hala devam ediyor.
Ýkiz Kuleler'de hayatýný kaybedenlerin yakýnlarý, ABD Baþkaný Joe Biden'ýn anma törenlerine katýlmasýnýn tek baþýna anlamý olmayacaðýný ve kendisinin samimiyetini göstermek için 11 Eylül ile ilgili belgeleri açýklamasýný istedi.
Bunun üzerine Biden'ýn izniyle Federal Soruþturma Bürosu (FBI) 16 sayfalýk bir belge yayýnladý.
Tamamý yayýnlanmayan 16 sayfalýk belge, 11 Eylül saldýrýlarý sonrasýnda yapýlan sorgulamalarýn bir dökümünü içeriyor.
Daha önce George W. Bush, Barack Obama ve Donald Trump yönetimlerinin de eleþtirilmesine neden olan gizli belgelerin açýklanmamasý konusu, saldýrýlarýn arkasýnda kimin olduðu tartýþmalarýný sürekli canlý tutuyordu.
Çünkü Amerikalýlarýn büyük bir kýsmý saldýrýlarýn arkasýnda Suudi Arabistan hükümetinin olduðuna inanýyor.
Antalya Bilim Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararasý Ýliþkiler Bölümü Öðretim Üyesi Prof. Dr. Tarýk Oðuzlu, 11 Eylül saldýrýlarýyla ilgili yayýnlanan belgelere iliþkin AA muhabirine deðerlendirmelerde bulundu.
Oðuzlu, Federal Soruþturma Bürosu FBI'nýn 11 Eylül belgelerini yayýnlamasýnýn Afganistan'dan çekilme süreci ile alakalý olduðuna vurgu yaparak, ABD'nin, küresel sistemde ve iç kamuoyunda oluþan negatif algýyý bertaraf etmeye çalýþýyor olabileceðini belirtti.
Demokrat parti temsilcilerinin ve seçmenlerinin Afganistan'da yönetimin insan haklarýnda sorunlu olan Taliban'a býrakýlmasýndan rahatsýz olduðunu kaydeden Oðuzlu, "ABD'nin artýk demokrasiyi önemsemediði yönünde düþünen çok hassas bir kitle var ülkede. Özellikle demokratik kesimlerde, 'ABD müttefiklerini geride býraktý, sattý, umursamadý.' gibi ciddi bir algý oluþtu. Taliban'ýn insan haklarý konusunda problemli olmasý ve çekilme sürecinde yaþanan insani görüntüler bu kesimlerde ciddi bir rahatsýzlýk yarattý ve bu da ABD'nin imajýný ciddi bir þeklide zedeledi. Bu belgelerin apar topar yayýnlanmasýný bir nevi vicdan rahatlatmak ya da imaj düzeltmek çabasý diye okumak gerekiyor diye düþünüyorum." dedi.
Oðuzlu, Suudi Arabistan vatandaþlarýnýn saldýrganlarla olasý iliþkisini araþtýran bazý gizli belgelerin de kamuoyu ile paylaþýlmasýnýn son derece önemli olduðunu dile getirerek, ABD'nin Riyad ile iliþkileri riske atmaktan artýk çekinmediðini ifade etti.
Gazeteci Cemal Kaþýkçý cinayetiyle gerilen Suudi Arabistan-ABD iliþkilerinin açýklanan belgelerden sonra yeniden riske girebileceðini savunan Oðuzlu, þöyle devam etti:
"ABD Afganistan'dan çekildi. Irak'tan da askeri varlýðýný çekiyor, Yakýnda Suriye'den de çýkmaya hazýrlanabilir. Dolayýsýyla Orta Doðu'ya artýk önem vermeyen bir politika güdüyor olabilir. Dolayýsýyla bölgede iþine yaramayan bir Suudi Arabistan'la çok rahat papaz olabilirim diyor olabilir. Çünkü Suudi Arabistan'ý hala stratejik ortak olarak görseydi bu belgeleri yayýnlamazdý. Washington, Riyad ile bir gerilimi göze almýþ gibi gözüküyor."
Ortadoðu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Uluslararasý Ýliþkiler Bölümü Öðretim Üyesi ve Dýþ Politika Enstitüsü Baþkaný Prof. Dr. Hüseyin Baðcý ise ABD'de resmi belgelerin olayýn üzerinden 30 yýl geçtikten sonra açýklandýðýný belirterek, þu anda yayýnlananlarýn asýl dokümanlar olmadýðýný sadece bilgilendirme niteliði taþýdýðýný aktardý.
Gerçek belgelerin 50-60 yýl sonra yayýnlanabileceðini belirten Baðcý, "Turpun en büyüðü bence þu anda heybede. Bence açýklanmayanlar daha önemli. Bu belgelerin çekilmeden hemen sonra açýklanmasý da bence uluslararasý ve Amerikan kamuoyunun vicdanýný rahatlatmaktan baþka bir anlam taþýmýyor. " ifadelerini kullandý.
Siyaset Bilimci ve Güvenlik Bilimleri Uzmaný Prof. Dr. Mehmet Þahin de ABD'nin Afganistan'dan çekilirken verdiði kötü görüntüyü kapatmak için alelacele belgeleri yayýnlamaya baþladýðýný vurguladý.
Açýklamalarýn ABD'nin hem kendi kamuoyunda hem dünya kamuoyunda bozulan imajýný düzeltme amacý taþýdýðýný belirten Þahin, "Þunu söylemeye çalýþýyorlar; Biz bir terör saldýrýsýna uðradýk. Afganistan'da El-Kaide örgütünü ortadan kaldýrdýk, saldýrýlarýn bedelini ödettik ve çekiliyoruz. Amaç bir baþarý hikayesini yinelemek veya hatýrlatmak. Öte yandan çekilme sýrasýnda yaþanan kötü görüntüler imajýný ciddi zedelemiþti. Bu eleþtirileri de ortadan kaldýrmak için de hemen belgeleri yayýnlamýþ olabilirler." deðerlendirmesinde bulundu.
Suudi Arabistan ile ilgili birçok belgenin yayýnlanmadýðýný, halihazýrda devam eden bir soruþturmanýn olduðunu hatýrlatan Þahin, þöyle konuþtu:
"11 Eylül terör saldýrýlarýnda ölen yaklaþýk 3 bin kiþinin ailesi, Suudi Arabistan'a tazminat davasý açmýþtý. Bu süreç durdurulmuþtu ama yeniden baþlama ihtimali söz konusu, yani süreç halen devam ediyor. Suudi Arabistan'ýn herhangi bir konuda kontrolden çýkmasý durumunda bunu koz olarak devreye sokabilir."
Ýstanbul Aydýn Üniversitesi Öðretim Üyesi ve Diplomasi Araþtýrmalarý Derneði Baþkan Yardýmcýsý Prof. Dr. Ragýp Kutay Karaca ise FBI belgelerinin bir yýl önce veya bir yýl sonra deðil de Afganistan'dan çekilmeden hemen sonra açýklanmasýnýn son derece manidar olduðunu söyledi.
Karaca, açýklanan belgelerde oklarýn Suudi Arabistan'ý gösterdiðine dikkati çekerek, "Acaba 11 Eylül saldýrýlarýndan sonra ortaya çýkan gergin ortam yeniden mi oluþacak? Biden'ýn özellikle Cemal Kaþýkçý cinayetinden sonra Suudi Arabistan'a yönelik sert tavrýný biliyoruz zaten." dedi.
Taliban yönetimiyle beraber Afganistan'da Suudi destekli bir Vahhabi oluþumun önünü kapatmak, engellemek amacýyla bu bilgilerin hemen dolaþýma sokulmuþ olabileceðini iddia eden Karaca, þunlarý aktardý:
"ABD her ne kadar Afganistan'dan çekilmiþ olsa da Suudi Arabistan destekli bir Taliban yönetimi istemiyor olabilir ve bunun önünü kapatmak için bu belgeleri ayar vermek amacýyla açýklamýþ olabilir. Ayrýca Riyad'ýn Çin ve Rusya ile kurduðu iliþkileri engellemek amacýyla baský unsuru olarak da kullanabilir diye düþünüyorum."
Bursa Teknik Üniversitesi Uluslararasý Ýliþkiler Bölümü Öðretim Üyesi Doç. Dr. Nuri Korkmaz da Trump döneminde Suudi Arabistan'ýn demokrasi alanýndaki kötü durumunun görmezden gelinerek sýrf Amerikan çýkarlarý için iþ birliði yapýlmasý, Amerikan halký arasýnda 11 Eylül saldýrýlarý ile ilgili bir þeylerin gizlendiði þüphesinin artmasýna yol açtýðýný anlattý.
Amerikalýlarýn, Orta Doðu'da demokrasiyi desteklediðini iddia eden ABD'nin neden hala insan haklarý konusunda çok kötü bir performansý olan Suudi Arabistan'la müttefikliðe varan bir iliþki kuruduðunu sorguladýðýný kaydeden Korkmaz, þöyle devam etti:
"Bu konuda kendi hükümetlerini ve ülkesinin dýþ politikasýný da eleþtiren Amerikan vatandaþlarýnýn itirazlarýný bir nebze olsun dindirmek için açýklanan bu belgenin, þüpheleri, eleþtirileri daha da artýracaðý açýktýr. Açýklanan belgenin Suudi Arabistan devletinin 11 Eylül saldýrýlarý ile ilgili doðrudan bir rolü olduðu konusunda tam bir kanýt içermese de bundan sonra ABD ile Suudi Arabistan iliþkilerinde yeniden bir kýrýlma yaþanacaðý sinyallerini de içeriyor."