Kavcýoðlu, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliði (TOBB) Ýkiz Kuleler'de gerçekleþtirilen "TOBB Sektör Meclisleri Ýstiþare Toplantýsý"nda yaptýðý konuþmada, Kovid-19 salgýný ile baþlayan, yakýn bölgede giderek yükselen jeopolitik riskler ile artan enerji sorunlarý, arz kýsýtlarý ve tedarik zincirindeki aksamalarýn küresel ölçekte olumsuz yansýmalara yol açtýðýna dikkati çekti.
Bununla birlikte, enerji ve emtia fiyatlarýyla, özellikle geliþmekte olan ülkelerin tedarik sürelerinde son dönemde bir miktar iyileþme kaydedildiðini ifade eden Kavcýoðlu, bu geliþmelere baðlý olarak, üretim maliyetleri üzerinde bir süredir biriken baskýlarýn yavaþ yavaþ azaldýðýný gördüklerini söyledi.
Kavcýoðlu, Türkiye'nin salgýn döneminde diðer ülkelere kýyasla oldukça baþarýlý ve güçlü bir reel ekonomik performans sergilediðini ifade ederek, þu deðerlendirmede bulundu:
"Söz konusu dönemde birçok ülkede iktisadi faaliyet gerilemiþ ve pek çok ekonomide büyüme sýfýra yakýn bir seyir izlemiþtir. Buna karþýlýk, ilerleyen süreçte hýzla normalleþen Türkiye ekonomisi, büyüme oranlarý açýsýndan tüm ekonomiler arasýnda en üst sýralarda yer almýþtýr. 2022 yýlýnýn ilk çeyreðinde Rusya ve Ukrayna arasýnda baþlayan çatýþma, süregelen olumsuz yönlü arz þoklarýnýn etkilerinin daha da aðýrlaþmasýna ve belirsizliklerin artmasýna neden olmuþtur. Buna raðmen, ekonomimizin dayanýklýlýðý ve yurt içi finansal koþullarýn desteðiyle 2022 yýlýnýn ilk çeyreðinde yýllýk büyüme oraný yüzde 7,3 olarak gerçekleþmiþtir. Daha önce de ifade ettiðimiz gibi, ikinci çeyreðe iliþkin beklentimiz de büyümenin bu orana yakýn olarak gerçekleþeceði yönündedir."
Güçlü büyümede, net ihracat ve makine-teçhizat yatýrýmlarýnýn önemli rol oynadýðýna iþaret eden Kavcýoðlu, büyümenin bileþenlerine bakýldýðýnda, net ihracatýn büyümeye son 5 çeyrek boyunca arka arkaya pozitif katký saðladýðýný vurguladý.
Kavcýoðlu, makine-teçhizat yatýrýmlarýnýn saðlýklý ve sürdürülebilir bir çerçevede devam ettiðine dikkati çekerek, bu yatýrýmlarýn istikrarlý ve güçlü bir büyümeye iþaret ettiðini bildirdi.
Bu kapsamda, sürdürülebilir büyüme ve fiyat istikrarýna arz yönlü desteðin devamý için gerekli olan yatýrým ihtiyacýnýn ulaþýlabilir, uzun vadeli ve düþük maliyetli Türk lirasý finansman ile karþýlanmasýnýn önemini vurgulayan Kavcýoðlu, þöyle konuþtu:
"Türkiye ekonomisinin yatýrým, istihdam, üretim ve ihracatý artýrmaya odaklý ekonomik performansýnýn destekleyici bileþenleri olan makine-teçhizat yatýrýmlarýnýn ve net ihracatýn milli gelirden aldýðý toplam pay istikrarlý bir þekilde yükselmektedir. Söz konusu bileþenlerin 2022 yýlýnýn ilk çeyreði itibarýyla milli gelirden aldýklarý pay yüzde 18 ile tarihsel olarak en yüksek seviyesine ulaþmýþtýr. Yatýrýmlar ve net ihracatýn istikrarlý bir þekilde artmasý, ekonomimizin arz kapasitesini destekleyerek kalýcý fiyat istikrarýna da katký saðlayacaktýr. Açýklanan son veriler, yýlýn ikinci çeyreðinde, sanayi üretiminin güçlü bir seyir izlemeye devam ettiðini göstermektedir. Üretimde gözlenen bu artýþ, imalat sanayinin geneline yayýlýrken ihracatçý sektörlerde sanayi üretimi daha güçlü seyretmektedir. Kapasite artýþlarý son dönemde yatýrým iþtahý yüksek olan firmalarýn bulunduðu sektörlerde daha belirgindir. Bu durum, ilave kapasite ihtiyacýna iþaret etmekte ve yatýrým talebini desteklemektedir."
Kavcýoðlu, Türkiye ekonomisindeki son dönem istihdam geliþmelerinin de son derece umut verici olduðuna iþaret ederek, mayýs ayý itibarýyla toplam istihdam edilen kiþi sayýsýnýn 31 milyon ile tarihsel yüksek seviyeye ulaþtýðýný söyledi.
Salgýn döneminde birçok ülkenin iþ gücüne katýlýmda yaþanan kayýplarý telafi edemediðini belirten Kavcýoðlu, "Buna karþýlýk, iþ gücüne katýlým ve istihdam göstergelerinin pandemi öncesi seviyelerin üzerine çýkmýþ olmasý, iþ gücü piyasalarýnýn normalleþme sürecindeki canlýlýðýný ve saðlamlýðýný göstermektedir." dedi.
Kavcýoðlu, çevrimsel etkilerden arýndýrýldýðýnda, Türkiye ekonomisinin, analizin yapýlmaya baþlandýðý 2004 yýlýndan bu yana ilk defa ve üst üste iki çeyrek boyunca cari fazla verdiðini belirterek, sözlerini þöyle sürdürdü:
"Bir baþka deyiþle, bu yeni denge, küresel enerji ve emtia fiyatlarý normalleþme eðilimine girdiðinde ekonomimizin cari fazla verme kapasitesine ulaþmasýna, kýsa vadeli finansman ihtiyacýnýn asgariye inmesine ve ihracata dayalý büyümeye iþaret etmektedir. Bu durum, ülkemiz için yeni bir dönemin baþlangýcýný oluþturmaktadýr. Merkez Bankasý olarak uygulamakta olduðumuz politikalarla, enerji fiyat artýþlarý tarafýndan gölgelenen ve verilerle tespit ettiðimiz bu tarihi fýrsatýn kalýcý olmasýný saðlamaya kararlýyýz."
Türkiye ekonomisinin büyüme yapýsýnda ihracat aðýrlýklý bir dönüþüm yaþandýðýný anlatan Kavcýoðlu, ihracatýn, 2022 yýlýnýn ilk yarýsýnda geçen yýlýn ayný dönemine kýyasla yýllýk bazda yaklaþýk yüzde 20 artýþla 126 milyar dolara ulaþtýðýný ve bunun ihracat için ilk 6 ayda ulaþýlan tarihsel en yüksek rakam olduðunu bildirdi.
Kavcýoðlu, dýþ dengenin önemli bir unsuru olmasýnýn yaný sýra geniþ bir istihdam ve gelir kaynaðý olan turizm sektörünün ilk 6 aydaki performansýnýn da memnuniyet verici olduðunu ifade ederek, "Ziyaretçi sayýlarýnýn 2021 yýlýna göre aylýk bazda artýþ kaydettiði ve 2019 yýlý rakamlarýna yaklaþtýðý görülmektedir. Seyahat gelirleri ise kiþi baþý harcamalardaki artýþýn da etkisiyle 2021 yýlýna göre artýþ kaydetmekle kalmayarak, pandemi öncesi dönemine kýyasla önemli oranda yükseliþ kaydetmiþtir." diye konuþtu.
Türkiye'nin önemli ticari ortaklarýnýn arasýndaki sýcak çatýþmaya raðmen, ihracatta gerçekleþen rekor niteliðindeki bu artýþýn temel olarak 3 etkene dayalý olduðunu belirten Kavcýoðlu, þu deðerlendirmede bulundu:
"Ýlk olarak, pandemi sonrasýndaki süreçte küresel ticaretin yeniden þekilleniþinde Türkiye'nin, göreli avantajlarýnýn artmasýyla önemli bir ticaret üssü olarak konumlandýðýný görüyoruz. Ýkincisi, ihracatçýlarýmýzýn dayanýklý ve esnek yapýlarý sayesinde ürün ve ülke çeþitliliði saðlayarak deðiþen koþullara hýzlýca uyum saðlama kapasiteleri olduðunu gözlemliyoruz. 2022 yýlýnda ihracatýmýzýn ülke ve ürün çeþitliliði 2006 yýlýna göre iki kat artmýþtýr. 2015-2022 yýllarý arasýnda ihracatýmýzdaki artýþýn yaklaþýk yüzde 29'u yeni pazar giriþleriyle gerçekleþmiþtir. Bu esnekliðin olumlu etkileri, ihracatýn son dönemdeki jeopolitik risklere raðmen artýþýný sürdürmesiyle oluþtuðunu teyit etmektedir. Son olarak, Merkez Bankasý tarafýndan yapýlan düzenlemelerin de önemli etkisiyle ihracatçýlarýmýza, üretimlerini artýrmaya yönelik daha elveriþli finansal koþullarýn saðlandýðýný deðerlendiriyoruz. Türk lirasý cinsi ihracat ve yatýrým kredileri, 2022 yýlý baþýndan itibaren hýzlý bir artýþ göstermiþtir. Aralýk 2021-Mayýs 2022 döneminde TL ticari krediler 618 milyar lira artarken, bu artýþýn 154 milyar lirasý ihracat ve yatýrým kredilerindeki artýþtan kaynaklanmýþtýr. Bu çerçevede, yatýrým ve ihracat kredilerinin toplam ticari krediler içerisindeki payýnýn yüzde 28'e yaklaþarak son 20 yýlýn en yüksek seviyesine ulaþtýðýnýn altýný çizmek isterim."
Merkez Bankasý olarak son dönemde yatýrým, istihdam, üretim ve ihracatý destekleme noktasýnda oynadýklarý rolün, firmalarýn kullandýklarý krediler ile çarpýcý bir þekilde ortaya çýktýðýna dikkati çeken Kavcýoðlu, 2021'in ilk 6 ayýnda TL firma kredi net kullandýrýmýnýn 75,6 milyardan 2022'nin ayný döneminde 820 milyar liraya çýktýðýný, bunun önemli derecede artýþ olduðunu söyledi.
Kavcýoðlu, yabancý para dahil, tüm kredilerin 2021-2022 ilk yarýsýndaki kullandýrýmýnýn büyüme oranýnýn, kur etkisinden arýndýrýlmýþ olarak, yüzde 500'lere yakýn gerçekleþtiðine iþaret ederek, þu bilgileri paylaþtý:
"2022 yýlýnýn ilk yarýsýnda saðlanan krediler 2021 yýlýnýn tümünün neredeyse 3 katýna ulaþmýþtýr. KOBÝ kredileri ise yýlýn ilk 6 ayýnda 372,8 milyar lira ile 2021 yýlýnýn ayný dönemindeki 27,3 milyar liranýn oldukça üzerindedir. Saðlanan kredilerin rekor artýþ gösterdiði bu dönemde krediye eriþim, kredi kullanan firma sayýlarýna da yansýyacak ölçüde güçlü ve yaygýn þekilde gerçekleþmiþtir. Aralýk 2021 ile Haziran 2022 arasýnda kredi verilen firma sayýsý toplamda 1 milyon 878 binden yaklaþýk 2 milyona ulaþmýþtýr. Kredi kullanan KOBÝ'lerin sayýsý 195 bin adet yükselerek 2 milyon 56 bin olmuþtur."
Kavcýoðlu, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliði (TOBB) Sektör Meclisleri Ýstiþare Toplantýsý'nda yaptýðý konuþmada, Türk bankacýlýk sektörünün likidite, aktif kalitesi, karlýlýk ve sermaye yeterliliði göstergelerinin uluslararasý akranlarýndan kayda deðer olarak pozitif yönde ayrýþtýðýna iþaret ederek, sektörün yýlýn ilk yarýsýnda vadesi gelen sendikasyon kredilerini yüzde 100'ün üzerinde bir oranla yenilediðini söyledi.
Sektörün kar yaratma kapasitesinin de yüksek seyrettiðini dile getiren Kavcýoðlu, "Sektörün net dönem karý 2022'nin ilk yarýsýnda 169 milyar lirayla geçen yýlýn ayný dönemine göre 5 kat artarken, öz kaynak karlýlýðý yüzde 30'a yükselmiþtir. Kar artýþý sektörün sermaye görünümünü de desteklemektedir." bilgisini verdi.
Kavcýoðlu, reel sektörün de güçlü ve karlý olduðuna dikkati çekerek, 2021 sonuna kýyasla firmalarýn net döviz pozisyonu açýðýnýn önemli ölçüde azaldýðýný, kýsa vadeli net döviz pozisyonu fazlasýnýn da arttýðýný ifade etti.
Merkez Bankasý baþkanlýðýna atanmasýndan sonra yapýlan çalýþmalardan bahseden Kavcýoðlu, þöyle konuþtu:
"20 milyar dolar olan reeskont limitini 30 milyar dolara çýkardýk. Vadeyi 1 yýla yaydýk, faizleri düþürdük, tabana yaygýn bir þekilde kullanýmýna önem verdik. Bugün böyle avantajlý bir kredinin hala talep görmesi memnuniyet verici. Bu talebin karþýlanmasý noktasýnda elimizden gelen tüm gayreti göstereceðiz. Bu talebin karþýlanmasý için de 10 milyar dolarýný tüm özel ve kamu bankalarýna verdik. Limitler þu an açýk ve kullanýlabilir durumda. Size ve bize, hepimize düþen görev bu kredinin hedefli olarak en saðlýklý bir þekilde doðru yerlere, doðru firmalara ulaþmasýdýr. Bizim çabamýz budur. Bunda da kýsmen baþarýlý olduk."
Kavcýoðlu, ihracatýn ve ithal ikamesi yatýrýmlarýnýn artmasý için Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan tarafýndan açýklanan yüzde 9 faiz ve 2 yýl ödemesiz, 10 yýl vadeli yatýrým kredisinin Merkez Bankasý kaynaklarýndan karþýlandýðýný anýmsattý.
Kredilerin verimli kullanýmýna iliþkin bilgi veren Kavcýoðlu, "Geçen yýlýn 7 ayýna kýyasla 2022'nin ayný döneminde reeskont kredisi kullanan firma sayýsý 2 bin 363'ten 4 bin 812'ye, kredi kullaným tutarý da 11 milyar dolardan 12 milyar dolara yükseldi. Reeskont kredisi kullanýmlarýnýn tabana yayýlmasýna yönelik çalýþmalarýmýz neticesinde, 2022 baþýndan bu yana toplam kredi kullanýmý içinde KOBÝ'lerin payý istikrarlý bir þekilde artmýþtýr. 2022 yýlý ocak ayý sonunda reeskont kredisi kullanýmlarý içinde yüzde 6 olan KOBÝ payý, Temmuz 2022 itibarýyla yüzde 20'lerin de üzerine çýkmýþtýr. Bu dönemde KOBÝ reeskont kredisi kullanan firma sayýsý 1880'den 3 bin 439'a yükselmiþtir." ifadelerini kullandý.
Kavcýoðlu, ihracat kredilerine eriþim konusunda yapýlan düzenlemelerin KOBÝ'leri olumlu etkilediðine dikkati çekerek, liralaþma stratejisiyle birlikte reeskontta yüzde 90'lara çýkan Türk lirasý kredi kullanýmý içinde KOBÝ'lerin payýnýn yüzde 50'lere ulaþtýðýný bildirdi.
KOBÝ'lerin yüksek ihracat performansý nedeniyle bu durumun reeskont programýnýn cari dengeyi destekleme kapasitesini de olumlu etkilediðini söyleyen Kavcýoðlu, þöyle devam etti:
"Yeni ekonomi modelimizde, cari fazlaya destek olacak hedefli kredi politikalarýmýzla ülke ekonomimiz için en verimli sonuçlarý almaya odaklanmýþ durumdayýz. Tüm düzenleme ve kararlarýmýzý da bu doðrultuda alýyoruz. Reel sektöre verilen söz konusu destekler için gerekli finansal koþullarý oluþturduðumuz gibi bu kaynaklarýn ekonomimiz için azami verimi saðlayacak alanlarda doðru kullanýmýný da önemsiyoruz. Hem kaynaklarýn reel sektörümüzle tabana yaygýn þekilde buluþturulmasý hem de söz konusu kaynaklarýn döviz kurlarý ve enflasyonda istikrarsýzlýk oluþturmayacak ve cari denge hedefimize katký verecek þekilde kullanýlmasý saðlanmalýdýr."
Kavcýoðlu, arz kýsýtlarý ve küresel finansal koþullarda artan oynaklýklarýn negatif arz þoklarýna neden olarak küresel enflasyonu tarihi yüksek seviyelere çýkardýðýna iþaret ederek, yaþanýlan enflasyonun temel belirleyicilerinin güçlü ve sürekli arz þoklarý, döviz kuru geliþmeleri ve bunlarýn etkisiyle bozulan fiyatlama davranýþlarý olduðunu dile getirdi.
Alýnan kararlarla uygun maliyetli kaynaklarýn yatýrým, istihdam, üretim ve ihracata hedefli olarak cari dengeyi güçlendirmesine ve ayný zamanda bu kaynaklarýn iktisadi faaliyet ile uyumsuz kullanýmýný engellemeye çalýþtýklarýný belirten Kavcýoðlu, "Böylelikle, en kýsa zamanda enflasyonda kalýcý bir düþüþü saðlamayý amaçlamaktayýz. Bu kapsamda faiz politikasýyla birlikte likidite, teminat, zorunlu karþýlýk ve uluslararasý rezervlerin yönetimine iliþkin politika bileþenini etkin bir þekilde kullanmaktayýz. Bütünleþik politika çerçevemizde, araçlarýmýzý bundan sonra da liralaþma perspektifiyle kullanmaya devam edeceðiz." dedi.
Kavcýoðlu, Merkez Bankasý olarak para politikasý kararlarýnýn, yatýrým, üretim, istihdam ve ihracat üzerine kurulan Türkiye Ekonomi modeli uygulamasýna destek verdiðini vurgulayarak þunlarý kaydetti:
"Burada amaç cari fazla vererek Türkiye'de sürekli ve kalýcý fiyat istikrarýný saðlamaktýr. Merkez Bankasý olarak bu hedefin gerçekleþmesi için önemli paydaþlardan biri olarak firmalarýn finansman ihtiyacýný ve bu ihtiyaca uygun bir þekilde kullanýmý için her türlü makro ihtiyati tedbiri almaya devam edeceðiz. Bankacýlýk sektörümüz güçlü, reel sektörümüz güçlü, hamdolsun TCMB de çok güçlüdür. Dünyadaki bu kadar olumsuz geliþmelere ve bölgemizdeki sorunlara raðmen rezervlerimiz 2020 ve 2021 ayný döneminin üzerindedir."
Merkez Bankasýnýn temel amacýnýn fiyat istikrarýný saðlamak olduðunu belirten Kavcýoðlu, kalýcý ve sürekli sürdürülebilir fiyat istikrarýnýn cari dengeyle mümkün olacaðýna inandýklarýný dile getirdi.
Kavcýoðlu, yatýrým, istihdam, üretim ve ihracatýn desteklenmesinin hükümetin, Cumhurbaþkaný Erdoðan'ýn büyüme ve istihdam politikalarýyla uyumlu bir þekilde ilerlediðini vurgulayarak, sözlerini þöyle tamamladý:
"Bunu, sektöre de öncülük edecek yatýrým ve ihracat hedefli kredi programlarýyla, bu programlarýn saðladýðý çeþitlendirilmiþ, uygun maliyetli ve uzun vadeli Türk lirasý imkanlarla, bu imkanlarý artýrýp tabana yayarak ve güçlendirilmiþ makroihtiyati politikalarýmýzla destekliyoruz. Bunlara ek olarak, firmalarýmýzýn swap anlaþmasý yaptýðýmýz ülkelerle yapýlan ticarette yerel paralarý kullanmasýný, swap reeskont kredileriyle teþvik ederek finansal çeþitliliði geliþtiriyoruz. Tüm politikalarýmýzla özel sektörümüzün yanýnda olmaya devam edeceðiz."