MHP Lideri Bahçeli, Kýzýlcahamam'da düzenlenen Ülkü Ocaklarý Eðitim Programý'nda gazetecilerle sohbet ederek, gündeme iliþkin sorularý cevapladý.
Sokak hayvanlarýna yönelik düzenlemeyle ilgili bir soru üzerine Bahçeli, "Zannediyorum Meclis'te veyahut da hükümet nezdinde konu ele alýnacak. Belediyeler üzerinde belki tasarruflar saðlanacak. Buna da bir son verilecek herhalde, çünkü çok tehlikeli boyutlara ulaþtý." diye konuþtu.
Düzenlemede "uyutulma" bulunduðunun belirtilmesi üzerine Bahçeli, "Konunun önerilen þeklini tam bilmiyorum. Kim ne maksatla öneriyor. Uyutunca nasýl uyutulacak, ne kadar uyutulacak, kim uyutacak? Bunlarý bilen yok. Ama dün hayvanlarýn sevgisi üzerinde aþýrý derecede yorum yapanlar þimdi sokak hayvanlarýndan þikayet eder konuma gelmiþlerdir. Demek ki hudutsuz, sýnýrsýz sevgi bir þeye yaramýyor." dedi.
Düzenlemeyle ilgili baþka bir soru üzerine Bahçeli, incelediði bir konu olmadýðýný belirterek, "Televizyonlardaki tartýþmalarý dinliyoruz. Ýkiye bölünmüþ vaziyetteler. Ýþte en çok aðýrlýk kazanan þey, köpekleri uyutma konusu. Köpekler, Türkiye'nin neresine giderseniz gidiniz öðlen sýcaklýðýnda mutlaka uyurlar ve herkes görür onu. Ama bu uyutma nedir, kim yapacak, sýnýrý ne kadar, kadar kaç saat uyutacaklar? Bunlar tabii belirsiz." deðerlendirmesinde bulundu.
Bir gazetecinin, "Köpeðin gözüne bakarsanýz uyutulmasýna içiniz kýyamaz" yönündeki ifadelerinin belirtilmesi üzerine Bahçeli, "Tartýþma çok farklý boyutlara götürüyor. Türkiye'de ve dünyada çok þeyler oluyor. Çok insan açlýk sýnýrýnýn altýnda, iþsiz, kimsesiz. Birçok olaylarla karþý karþýya. Ýnsanlarý sevmekten uzak kalanlarýn hayvanlarý sevmeye yönelmeleri acaba insanlarý sevmekteki güçlükten mi kaynaklanýyor, onu da bilmek lazým. Benim alanýma girmiyor." ifadesini kullandý.
Bahçeli, "Sizin bir hayvanýnýz oldu mu?" sorusuna, "Yok" cevabýný verdi.
Partisinin TBMM Grup Toplantýsý'nda "Türkiye'yi, Cumhurbaþkanýmýzýn deðil de baþkalarýnýn yönettiðini iddia eden Özgür Bey ve yönetimine soruyorum, mertçe cevap vermelerini bekliyorum" açýklamasýnýn hatýrlatýlmasý üzerine Bahçeli, "O sorudan kaçmanýn ifadesi. Bizim sorularýmýza cevap vereceði yerde baþka türlü konulara çekmesi cevaptan kaçma veya DEM'den korkma iþaretidir." dedi.
"Uzun yola giderken yolun kenarýnda bir levha görüyoruz. Boþ bir arazi üzerinde bir tek levha var. Sýk görülen bir levha, sýnýrlý sorumlu yapý kooperatifliði. Fikirleri savunurken sýnýrlý sorumlu olmak lazým. Her gün her þeyi her yerde konuþmak doðru deðil. Silahlý kuvvetlerde uzun yýllar hizmette bulunmuþ birçok olaylarý çok yakinen tanýyan insanlarýn, yaþayan insanlarýn daha doðrusu yaþadýklarýný siyasi kalýp içerisinde yoruma kalkmasý doðru deðil. Eðer yüksek bir tecrübe varsa bu tecrübeyi mücadele veren insanlara aktarmalý, daha saðlýklý, daha sonuç alýcý mücadeleye yardýmcý olmalarý lazým. Televizyonda herkes konuþurken, askerliðini 4 ay yapan da, 20 sene çalýþan da, paþa da, albay da konuþuyor. Buradan da bir sonuç çýkmýyor."
Ýran helikopterini Akýncý ÝHA'nýn tespit etmesiyle ilgili, "yerli ve milli" olmadýðý, Ýran'ýn "Akýncý bulmadý, biz bulduk." dediði ve "Ýran doðru, Türkiye yanlýþ söylüyor" iddia ve tartýþmalarýnýn sorulmasý üzerine Bahçeli, þunlarý söyledi:
"Ýþte ona katýlmýyorum. Yani Türkiye'nin bildiðini Ýran'dan öðrenecek deðiliz. Türkiye bir hizmet sunmuþtur ve onda da sonuç almýþtýr. Ýftihar etmek lazým. Baþkalarý üzerinden Türkiye'yi sorgulamaya, hükümeti yetersiz görmeye veyahut da mücadele veren insanlarý yok farzetmek doðru yaklaþýmlar deðil. Yani Türkiye'nin hiç hizmetlerinde haklý bulduklarý bir þey yok. Bu kadar da uzun süreli Türkiye düþmanlýðý doðru deðil. Ýnsanlarýn saðlýðýný bozar bu. Akýncýlar gitmiþ, bulmuþlar, çýkartmýþlar."
Bahçeli, baþka bir soruya karþýlýk, olmasý gereken seçimlerin tamamlandýðýna dikkati çekerek, "Sonuçlarý herkes kendi siyasi anlayýþý, parti faaliyeti, çalýþma üslubu, propaganda gücüyle deðerlendirmesi gerekirken, hükümeti yýpratmaya yönelik bir seçim tartýþmasýyla itibarsýzlaþtýrma ve meþrutiyetsizleþtirme çabalarý demokrasi için doðru bir yaklaþým deðil. Demokrasi de gittikçe itibarsýzlaþýyor, beceriksizleþiyor, insanlarýn milli iradeye olan saygýsýzlýðý artýrýyor. Buradan kurtulmak lazým." deðerlendirmesinde bulundu.
Ankara Büyükþehir Belediye Baþkaný Mansur Yavaþ'ýn Kayseri'nin Pýnarbaþý ilçesindeki mitingiyle ilgili soruya, "O Mansur Yavaþ'ýn bileceði iþ. Yavaþ yavaþ ilerliyor." cevabýný verdi.
Daha önce MHP'nin Beypazarý Belediye Baþkaný sonrasýnda ise MHP'nin Ankara Büyükþehir Belediye Baþkaný adayý olduðunu anýmsatan Bahçeli, "Þimdi bir yerlerde. Beypazarý'na gitmek yerine, Pýnarbaþý'na gidiyorsa sýk kullanýlan tabir var, 'siyasi' diyorlar. Yani bir þey olduðu zaman 'siyasi'. Siyaseten gitmiþ. Her tarafa gidebilir." diye konuþtu.
Pýnarbaþý'na, 2 Haziran'da seçim yenilenmeden önce ya da sonrasýnda bir programý olup olmadýðý sorusu üzerine Bahçeli, bir çalýþma grubu oluþturulduðunu ve her cumartesi, pazar orada çalýþmalarýn devam ettiðini söyledi.
Bahçeli, "2 Haziran'a da çok az bir zaman kaldý. Gitmek gerekirse biz de gideriz." dedi.
MHP Genel Baþkaný Bahçeli, program kapsamýndaki konuþmasýnýn anýmsatýlarak, "Düzenli bir saldýrý mý var Ülkü Ocaklarý'na?" sorusunu þu þekilde cevapladý:
"Çok eskiden beri böyle. Bunlar içerisinde yaþayan arkadaþlarýmýz bilirler. Ülkü Ocaklarý Türkiye için var olmasý gereken bir kuruluþtur. Bu kuruluþu yýpratmak, uzun vadede Türkiye'yi yýpratmayý amaçlayanlarýn iþidir. O sebepten dolayý Ülkü Ocaklarýný incitmemek lazým, üzmemek lazým, iftiralarla boðmamak lazým, gerçek amacýnýn dýþýnda saptýrmamak lazým. Ülkü Ocaklarý'nýn belli bir hedefi vardýr. Bu hedefe doðru genç arkadaþlarýmýzý, bütün bunlarýn hepsinin yetiþebileceði bir ortam yaratmaya çalýþýyoruz. Bizim deðerlendirmemiz ýþýðýnda gençliði geçmiþ deðil, geleceðe hazýrlamakla görevliyiz. Çok eskiden beri de söyleriz; mesela silahlarýn býrakýlýp, bilgisayara yönelmelerine tavsiye ettik."
Bir tartýþma boyutuna girmek istemediðini ama o dönemleri yaþayarak geldiklerini ifade eden Bahçeli, konuþmasýný þöyle sürdürdü:
"Þimdi kalkýp Ülkü Ocaklarý üzerinde lüzumlu lüzumsuz tartýþmalar açanlar, iftira yapanlar o dönemi yaþadýklarý zaman, bizler gibi onlar da gençti. Þimdi televizyonlara çýkmýþlar, kendi dönemindeki gençliklerin ne tür hata yaptýklarýna dair hiçbir ifade kullanmadan Ülkü Ocaklarý ile ilgili konuþmaya baþlýyorlar. Bu doðru bir þey deðil. Bana göre bu sözün baþlangýcý bunlardýr. Þimdi bu cümleyi iyi deðerlendirmeniz lazým, saptýrmaya da gerek yok. 'Ýþgal de bir, boykot da bir' sözü Türkiye'deki gençlik hareketlerini çok aþýrý boyutlara taþýmýþtýr. Bu cümlenin sahibini, bu cümleyle beraber olanlarý, onlarýn yetiþtirdiklerini, Türkiye'yi yönetme kabiliyetlerini dikkate alýn. Hareket noktasý neresiymiþ, oradan bir baþlamak lazým. Sosyal demokratlar boykotu tercih ettiler, sokakta gezdiler. Devrimciler kaba kuvveti temsil ettiler, iþgalde bulundular. O zaman boykotla iþgali yapanlar kimler? Bunlar bunu yaptýktan sonra ne yapacaktýk biz çiçek mi toplayacaktýk?"
Bahçeli, asgari ücretle ilgili sorular üzerine "Asgari ücretle muhatap olan insanlarýn refah seviyesini yükseltmek, bu ülkede yaþayan her insanýn asli görevi olmasý lazým. Onun için buna benzer teklifler geldiði zaman biz gerekli katkýlarý saðlarýz." dedi.