EBRD'nin Türkiye'deki yatýrýmlarý 20 milyar avroyu aþtý
ABONE OL

Tuerkner, 1 Aðustos itibarýyla 7 yýldýr bulunduðu Türkiye'den ayrýlacak ve EBRD Ukrayna Direktörü olarak göreve baþlayacak.

Arvid Tuerkner, Türkiye'de geçirdiði 7 yýldaki tecrübelerini ve bankanýn yatýrýmlarýný AA muhabirine anlattý.

EBRD'nin Türkiye'deki toplam yatýrýmlarýnýn 20 milyar avroyu aþtýðýný bildiren Tuerkner, "Bu, Bankamýz ile ülkedeki ortaklarýmýz arasýndaki ortaklýðýn gücünü ve zor zamanlarda bile Türkiye ekonomisinin potansiyeline olan uzun vadeli baðlýlýðýmýzý ve inancýmýzý yansýtýyor." dedi.

- TÜRKÝYE'DE ÖZEL SEKTÖR CANLI VE DÝNAMÝK

Tuerkner, Türkiye'de özel sektörün oldukça canlý olduðunu ve büyüme, yenilikçilik ve kalkýnma için güçlü bir iþtahý bulunduðunu dile getirdi.

Bu dinamizmin, giriþimcilik ruhunda ve çeþitli sektörlerde görülen sürekli ilerleme dürtüsünde kendini gösterdiðini söyleyen Tuerkner, ekonomik ortamýn önemli zorluklar içerdiðini kabul etmek gerektiðini dile getirdi.

Yatýrým ortamý ve düzenlemelerde öngörülebilirliðin kritik olduðunu aktaran Tuerkner, konuþmasýný þöyle sürdürdü:

"Türkiye'deki deneyimlerimden çýkardýðým en önemli derslerden biri, Türk özel sektörünün bu zorluklara uyum saðlama konusundaki olaðanüstü kapasitesi. Yerel iþletmelerin sergilediði çeviklik ve dayanýklýlýk takdire þayan. Ancak, sürekli ve þiddetli ekonomik dalgalanmalarla karþý karþýya kalýndýðýnda bu nitelikler tek baþýna yeterli olmayabilir. Bu noktada bizim gibi uluslararasý yatýrýmcýlarýn rolü büyük önem kazanýyor. Varlýðýmýz ve finansal desteðimiz, Türkiye ekonomisinde istikrar ve ilerlemenin teþvik edilmesi için önemli. Çok ihtiyaç duyulan sermaye ve uzmanlýðý saðlayarak, boþluklarýn kapatýlmasýna ve sürdürülebilir büyüme için daha elveriþli bir ortam yaratýlmasýna yardýmcý oluyoruz. Bu nedenle, yerel kurumlarýn özerkliðini, düzenleyici çerçevelerin etkinliðini ve yatýrým ortamýný iyileþtiren yapýsal reformlarýn uygulanmasýný tutarlý bir þekilde desteklemek zorunlu."

Tuerkner, Türkiye'deki 7 yýlýnda özel sektörün ekonomik zorluklardan doðal afetlere kadar her türlü krize verdiði tepkiyi deneyimleme ayrýcalýðýna sahip olduðunu anlattý.

Bu dönemde küresel ve yerel zorluklarla ekonomik kýrýlganlýklarýn arttýðýný ve yapýsal reformlara ihtiyacýn daha kritik hale geldiðini belirten Tuerkner, "Ancak geçtiðimiz yýl boyunca, ekonomide ortodoks bir politikaya dönüþ yönünde pek çok olumlu adýma ve Türkiye'nin potansiyeline yönelik yatýrýmcý güveninde güçlü iyileþme iþaretlerine tanýk olduk. Bu durum derecelendirme kuruluþlarý tarafýndan da kabul edildi. Bizim ve ekonomik istikrar için önemli olan ortodoks politikalara dönüþün devam etmesidir. Þu an itibarýyla bu yolda bir deðiþiklik iþareti görmüyoruz." diye konuþtu.

- "DEZENFLASYON PATÝKASININ BAÞLADIÐINA ÝLÝÞKÝN ÝÞARETLER MEMNUNÝYET VERÝCÝ"

Tuerkner, faiz artýþlarýna raðmen ülkede enflasyonist baskýlarýn devam ettiðini dile getirerek, þöyle devam etti:

"Ancak, dezenflasyon patikasýnýn baþladýðýna iliþkin iþaretleri memnuniyetle karþýlýyoruz. Yüksek enflasyon, en çevik özel sektör firmalarý için bile fiyatlandýrma stratejilerini zorlaþtýrýyor, belirsizliði ve ihtiyatý körüklüyor. Belirsizliklerle karþý karþýya kalýndýðýnda, dayanýklýlýk ekonomiler için daha da önemli hale geliyor. Türkiye ekonomisinin dayanýklýlýðýný artýrabilecek projelere yatýrým yapmak için Türkiye'deki ortaklarýmýz ve müþterilerimizle birlikte çalýþýyoruz. Bunu baþarmanýn güçlü bir yolu, hem küresel hem de yerel þoklarý absorbe edebilen kapsayýcý ve yeþil bir ekonomi inþa etmek."

Tuerkner, görev süresi boyunca Türkiye'de özel sektörle ilgili gözlemlediði en güçlü deðiþimin yeþil yatýrým iþtahýndaki artýþ ve þirketlerin dönüþümlerini hýzlandýrma konusundaki istekliliði olduðunu ifade etti.

Bu dönemde özel sektörün hedeflerine katkýda bulunmak amacýyla enerjiden altyapýya ve tarýma kadar tüm sektörlerde projelere finansman saðladýklarýný ve yüksek baþarý elde ettiklerini anýmsatan Tuerkner, "Þirketler güçlü bir ilgi göstermeseydi bunlarýn hiçbiri mümkün olmazdý." dedi.

- DEPREM DÖNEMÝNDEKÝ DAYANIÞMA

Tuerker, Türkiye'de 2023'ün özel bir þekilde öne çýktýðýný belirterek, "Yaþanan tarifsiz deprem felaketine, özel sektör þirketlerinin verdiði tepki eþi benzeri görülmemiþti. Depremden etkilenen insanlara ve bölgedeki þehirlere saðlanan destek, bugüne kadar tanýk olduðum en güçlü dayanýþma gösterilerinden biriydi. EBRD'nin de kendi payýna düþeni yapmýþ olmasýndan gurur duyuyorum." ifadelerini kullandý.

Türkiye'deki deneyimlerinin Ukrayna'ya nasýl yansýyacaðýna iliþkin ise Tuerkner, Ukrayna'daki savaþýn ülkenin ekonomik istikrarý açýsýndan yarattýðý zorluklar bakýmýndan benzersiz olduðunu söyledi.

Tuerkner, Türkiye'deki zorlu dönemlerde ekonomide istikrarýn saðlanmasýnda gördüðü en net durumun özel sektörün rolü ve etkisi olduðuna dikkati çekerek, þunlarý kaydetti:

"Rekabetçi, dirençli ve kapsayýcý bir ekonomi için özel sektör, özellikle dijital geliþmeler, çevresel tedbirler ve kurumsal verimlilik konularýnda kapasitelerini geliþtirmeleri için desteklenmeli. Ancak bu kapasiteler elveriþli bir düzenleyici ortamla desteklenmeli ki bu da politika diyaloglarýný çok önemli kýlýyor. Bu çabalar bir araya geldiðinde, EBRD gibi etki kurumlarýnýn görevlerini yerine getirme potansiyelini bir kez daha kanýtlýyor. Türkiye'deki ekibimin bu önemli stratejik hedeflere ulaþtýðý gibi Ukrayna'daki meslektaþlarýmýzýn da ulaþacaðýndan eminim."